Advertisement

Geçtiğimiz hafta sonu Dişişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun daveti üzerine Türk medya sektörünü temsilen 'British-Turkish Tatlıdil' başlıklı Forum'un ilk toplantısına katıldım. Mehmet Ali Birand (Posta, Kanal D) Erdal Şafak (Sabah), Abdülhamit Bilici (Cihan Haber Ajansı) ile birlikte bu yarı diplomatik görevle Türk medyasını temsil etme fırsatını buldum. Forum'un ilki bu yıl İngiltere'in ünlü kampüsü Oxford'da Ditchley Park'ta gerçekleşti. İki ülkeden son derece değerli katılımcıların yer aldığı 'Tatlidil', bu yıl ilk kez gerçekleştirilen Türk-İngiliz stratejik ilişkilerini güçlendirmek için Türk ve İngiliz iş dünyasını, politikacıları, akademisyenleri, hukukçuları, sivil toplum kuruluslarını ve basın mensuplarını bir araya getiren bir forum. Önümüzdeki yıl Türkiye'de yapılacak. Forumda tartışılan konular "Chatham House Kuralı" olarak bilinen kurala tabi. Eşbaşkanlığını Türkiye adına eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, İngiltere adına da eski Dışişleri Bakanı Bakanı Jack Straw'un üstlendiği forumda, katılımcılar tartışılan konulardan bahsedebiliyorlar ancak kimin ne söylediği anonim kalmak kaydıyla. Bu anonimlik de resmi hükümetlerin bir araya gelerek birbirlerine söyleyemeyecekleri konuların dile getirilmesine fırsat veriyor. İngiltere'nin önde gelen şirketlerinden en üst düzey katılımın olduğu toplantıda Türk tarafından katılım Başbakan Erdoğan'ın annesini kaybı nedeniyle buruk gerçekleşti. Avrupa'daki lider eksikliğinin ön plana çıktığı toplantılarda, İngiliz iş dünyası Başbakan Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin yakaladığı ekonomik ve siyasi istikrar da Türkiye ile ticari açıdan yakınlaşmak istediklerini her fırsatta dile getirdiler. Sabahın köründen günün sonuna kadar süren 1 saatlik seansların her birinde 15'er dakika iki konuşmacıya ayrılırken geri kalan beyin fırtınası şeklinde gerçekleşti. Chatham House Kuraları'nın getirdiği anonimlik çok üst düzey olan katılımcıların çok net ve açık konuşmasına neden olması seansları çok verimli kıldı.

***

İngilizler: Türkiye'ye uygulanan vize bize de zarar vermeye başlıyor!

Forumda "enerji güvenliği, Türkiye'nin AB üyeliği, vize uygulaması ve ticaret ilişkileri gibi konular ön plana çıktı. Forum sonrasında konuştuğum Eski İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw'a, ilişkileri güçlendirmekten bahsediyorsunuz peki vize engelinin çözülmesi gerekmiyor mu? diye sorunca, "Vize, bir bakıma çok utanç verici öte yandan da uzun bir yol. Üzerinde çok sıkı çalışmamız gerekiyor. Politika ve icra farklı. Politikaların nasıl uygulandığı geliştirilebilir"cevabını verdi. İngilizler de Türkiye'ye uygulanan vizenin zorluğunun kendi ekonomilerine zarar verdiğini görmeye başlamışlar. Jack Straw, Türklerin İngiltere vizesi almasını kolaylaştırıcı önlemler alınmasını gözden geçireceklerine ve Dışişleri Bakanlığı'na yansıtacağına dair söz verdi. Anladığım kadarıyla takipçisi olacak.

***

Ticari ilişkilerde ikinci kanal diplomasi dönemi

Aslında 'Tatlıdil' Forumu'nun arkasındaki gizli kahraman Vodafone'u Türkiye'ye getiren isim olan Sir Julian Horn-Smith. Her ne kadar Sir Julian Smith, "Bu toplantının amacı iş anlaşması yapmak değil, geniş çaplı politikalar belirlemek ve Türkiye İngiltere ilişkilerini güçlendirmekti" dese de ben kahve arasında sağlık ve otomotiv alanlarında yeni iki ortaklığın tohumlarının atıldığına şahit oldum. Geçtiğimiz hafta tohumları Davos'ta atılan Garanti Yatırım-Cerberus Fund ve Kauffman Vakfı ile Özyeğin arasında gerçekleşen ortaklıklara bakarsak, Türkiye dış politikasında örneği az olan ve ikinci kanal diplomasi olarak nitelendirilen bu tip forumlar cari açığı düşürecek kalıcı yatırımların ve fonların Türkiye'ye gelmesinde kuşkusuz çok etkili oluyor. Bu yüzden ben ikincisi Türkiye'de yapılacak 'Tatlıdil" gibi forumları çok önemsiyorum.