İran'la nükleer anlaşma petrol, ticaret ve güvenliği nasıl etkiler?
İran'la dünya güçleri arasında 2015'te yapılan ve ABD Başkanı Trump'ın tek taraflı olarak çekildiği nükleer anlaşmanın yeniden devreye alınması yakın görünüyor. Anlaşmanın, uluslararası petrol, ticaret ve güvenlik alanında önemli etkileri olacağı belirtiliyor
ABD Eski Başkanı Donald Trump, 2018'de İran nükleer anlaşmasından çekilme kararı almış ve 2015'te askıya alınan İran rejimine yönelik yaptırımları yeniden devreye almıştı. Müzakereler yaklaşık bir yıl önce yeniden başlarken Tahran yönetimi daha kararlı bir tavır ortaya koydu. Son olarak Rusya'nın Ukrayna'yı işgali petrol fiyatlarında sert yükselişe neden olması da Tahran ve büyük güçler arasında uzlaşı çabalarını hızlandırdı. Anlaşmayla birlikte İran milyonlarca varil ham petrolü birkaç ay içinde küresel piyasalara sürebilir.
Anlaşma kapsamında ABD İran'dan petrol alımlarına uyguladığı ambargoları kaldıracak. Anlaşmanın, ABD'nin İran'ın petrol ithalatına tarihi yasağı kaldırması beklenmese de diğer ülkeler yaptırımlara maruz kalmadan İran'dan petrol alabilecek.
Anlaşmanın devreye girmesinin ardından İran'ın uluslararası pazara girmesinin iki ayı bulabileceği ifade ediliyor. Trump'ın ambargoları öncesi İran'ın büyük müşterileri arasında Çin, Hindistan, Güney Kore, Japonya, Türkiye, Tayvan, Yunanistan ve İtalya bulunuyordu. Bu ülkelerin yeniden İran'dan petrol alımına başlaması bekleniyor.
Analistler, daha önce OPEC'in en büyük 2 numaralı petrol üreticisi konumunda bulunan İran'ın anlaşmayla birlikte günlük yaklaşık 1 milyon varil üretim yapabileceğini, gelecek sene ise günlük yaklaşık 3.7 milyon varille tam kapasite üretim yapabileceğini belirtiyor.
Trump hükümeti İran'ın bankacılık sistemine 2015 anlaşmasının öncesinde de yaptırımlar uygulamıştı. İran'da birçok özel banka ve kamu bankası, terörle bağlantılı konularda ek yaptırımlara maruz kalmıştı. ABD 2019'da da Suudi Arabistan'da büyük bir petrol tesisine saldırıyla bağlantısı olduğu gerekçesiyle İran Merkez Bankası'na da yaptırımları devreye almıştı.
İran yaptırımlar nedeniyle yurt dışından elde ettiği petrol gelirlerini tahsil edememişti. Yaptırımlar ülkenin petrol gelirlerinde milyarlarca dolarlık kayba neden olmuştu.
Bölgede istikrar umudu
Bu dönemde dondurulan fonlar yapılacak anlaşmayla birlikte bu serbest bırakılacak, İran yeniden uluslararası ödeme sistemi SWIFT'e dahil edilecek. Ancak İranlı bazı şirket ve kurumlar balistik füze programları nedeniyle nükleer anlaşmaya dahil edilmeyecek.
ABD'nin yaptırımları yeniden devreye almasının ardından İran nükleer programında önemli ilerleme kaydetti. Anlaşmanın yeniden canlandırılmasıyla birlikte İran'ın zenginleştirilmiş uranyum üretiminin yenide yüzde 3.67 sınırına dönmesi gerekecek.
Müzakerelerde 2015 yılındaki müzakereler arasında önemli bir farklılık da olacak; İran'ın Suudi Arabistan ve Tahran'ın önemli ticaret ortağı olan Birleşik Arap Emirlikleri ile ilişkileri.
Yemen'deki İran destekli Husilerin, BAE'ye ait tesisleri hedef alması iki ülke arasında gerilimi artırmıştı.
Suudi Arabistan ve BAE Trump'ın İran'a yönelik 'maksimum baskı' kampanyasını desteklemişti.
Diplomatlar anlaşmayla İran'ın bölgesel komşuları olan bu 2 ülkeyle tansiyonun azalacağını belirtiyor.