Yen 1986'dan beri en çok işlem gören para birimleri sepetine karşı, yüzde 84 oranında değerlendi. Bu değerlenme, sadece 2010 için yüzde 12 oranında gerçekleşti. Ülke ekonomisinin her yıl bütçe fazlası çıkarması en büyük faktör olarak görülüyor.

ABD'den ve 16 ülkeyi kapsayan Euro Bölgesi'nden farklı olarak, Japonya, bütçe açığını kapamak için yabancı sermayeye bağımlı değil. Bunun sonucunda, yavaşlayan ekonomide borcu bulunan ülkelerle ilişkin endişe taşıyan traderlardan, Japonya'ya para akışı oluyor.

2010 yılı boyunca, Yen'in değerleneceğine yönelik tahminler, Japonya'nın geçtiğimiz ay 2 trilyon Yen'in satışıyla müdahale etmesine rağmen, en yüksek seviyede seyretti. Japonya Merkez Bankası ve Maliye Bakanlığı, Japonya'nın ekonomisinin canlanması için Yen'in düşmesinin gerektiğini sıkça dile getiriyor.

New York'taki Westpac Banking Şirketi'nin kıdemli kambiyo stratejistlerinden Richard Franulovich, Yen'i düşürmek için yapılacak her hamlenin boşuna olacağını savunarak; “para biriminin değerlenmesine yol açan diğer faktörleri değiştirmeden yapılacak her müdahale nafile olacaktır” dedi.

Japonya 1990'dan beri, emlak piyasasındaki çöküş sonucu farklı zamanlarda resesyona girdi. Bloomberg ekonomistleri, Japon ekonomisinin bu yılı %3.05 büyümeyle tamamlayacağını, 2011'de ise %1.4'lük bir büyüme kaydedeceğini öngörüyor.