Rusya'da kapitalizmin simgeleri ülkeyi terk ediyor
Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından rakiplerinden önce girmek için birbiriyle yarışan kapitalizmin simge markaları Rusya'nın Ukrayna işgali sonrası ülkeden teker teker çıkıyor.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısının ardından küresel marka ve şirketler Rusya'yı terk etme kararlarını duyurmaya başladı.
Bu markalar arasında Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından ülke pazarına giriş yapan ve kapitalizmin simgesi haline gelmiş şirketler de yer aldı.
25 Aralık 1991 tarihinde Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un istifa etmesinin ardından Sovyetler Birliği'ni teşkil eden cumhuriyetlerin bağımsızlığını kazanmalarıyla 26 Aralık 1991'de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği dağılmış ve o tarihten itibaren, kapitalist kültürün ve ABD yaşam tarzının ürün markalar ve ürünler birbiri ardına girmeye başlamıştı.
McDonald's
Rusya için kapitalizmin en simge markalarından fast-food zinciri McDonald's, Sovyetler Birliği'ndeki ilk şubesini 31 Ocak 1990 tarihinde Moskova'daki Puşkin Meydanı'nda hizmete açmıştı. 900 kişi kapasitesi ile dönemin en büyük şubesi olmuş, açıldığı gün de 6 saat kuyrukta beklemeyi göze alan 30 binden fazla kişiye hizmet vermişti.
Pizza Hut
McDonald's'tan birkaç ay sonra, 1990'da Moskova'da açıldı. Bu, kısmen Gorbaçov'un kendi Glasnost politikaları sayesinde Sovyet Rusya'da açılabilen ilk yabancı markalardan biriydi. Gorbaçov yıllar sonra 1997 yılında Kızıl Meydan'daki Pizza Hut mağazasında çekilen reklamda da oynayacak, bu reklam 1998 yılında uluslararası arenada gösterime girecekti.
Coca-Cola
Aslında Amerikan kapitalizminin en önemli simgeleri olan Pepsi ve Coca-Cola Rusya'da, Sovyetler döneminde de satılıyordu.
Bazı kaynaklara göre Pepsi, Sovyet lideri Kruşçev'i ikna ederek girdiği ve büyük başarı elde ettiği pazara adım atabilmek için Coca-Cola da amansız bir mücadele vermişti.
Sovyetler Birliği'nin Coca-Cola ile tanışması ünlü devrimci, dış ticaretten sorumlu bürokrat Anastas Mikoyan'ın 1930'larda yaptığı ABD ziyaretine rastlar. Mikoyan çok beğendiği bu içeceği Sovyetler Birliği'ne getirmek ister, ancak bu ticaretin yüksek maliyeti Politbüro üyesini niyetinden vazgeçmek zorunda bırakır.
Ardından, II. Dünya Savaşı'nın sonunda Müttefiklerin komutanı ve müstakbel ABD Başkanı Eisenhower, Sovyet Mareşali Georgi Jukov'a bu içeceği tanıtır. Jukov, Coca-Cola'yı öyle sever ki, şirket daha sonra sadece mareşalin tüketmesi için kızıl yıldız kapaklı "beyaz kola" üretir. Zira Jukov açık açık bir Amerikan içeceği içerken görünmekten çekinir.
Coca-Cola yıllar sonra bir başka ABD başkanından, Jimmy Carter'dan yardım ister. Carter'ın Sovyet liderlere yakınlığı sayesinde şirket Sovyet pazarına 1979'da Fanta ile giriş yapar.
Coca-Cola'nın beklediği altın fırsat ise 1980'de Moskova Olimpiyatları ile gelir. ABD'li sporcuların boykotuna rağmen Coca-Cola resmi sponsor sıfatıyla olimpiyatı destekler ve ülkedeki marka bilinirliğini oldukça yükseğe çıkarır. Şirket, Sovyetler Birliği'ndeki ilk fabrikasını 1986'da açar. Sovyetler, ödeme istemleri dışında oldukları için konsantre madde karşılığında ödemeleri Lada otomobilleriyle yapar.
Pepsi
ABD Başkanı Richard Nixon'ın 1969'da Moskova'ya yapacağı ziyarette Ruslar'a bu kez Pepsi Cola'ı tanıtılır. Nixon arkadaşı Pepsi CEO'su Donald McIntosh'a bir iyilik yaparak Kruşçev'i Pepsi standına götürür. Kruşçev Pepsi'yi o kadar beğenir ki altı bardak içer. Rivayetlere göre bu, Pepsi'nin Kruşçev'in kalbini fethederek 1974'te Sovyetler Birliği'ndeki ilk fabrikasını açmasına giden yoldaki ilk adımıdır.
Fabrika Novorossiysk şehrinde kurulur. Sovyetler Birliği uluslararası para sisteminin dışında olduğu için ödemelerde takas usulü yapılır. Ruslar üretimde kullanılan ürün karşılığında Amerikalara ünlü votka markası Stoliçnaya'nın dağıtım haklarını verir.
Pepsi 1989'da Sovyetlerle yeni bir anlaşma yaparak emekliye ayrılan 17 denizaltı ve 3 savaş gemisi karşılığında konsantre madde satmaya devam eder. Şirketin CEO'su dönemin başkanı baba Bush'un ulusal güvenlik danışmanına "Sovyetleri sizden daha hızlı silahsızlandırıyoruz" diyecektir. Alınan gemiler jilete dönüştürülmek üzere hurdacılara satılır.
Boeing
1990'larda Rusya'ya giren bir başka Amerikalı dev Boeing de 1990'larda Rusya pazarına da girdi. Şu an mevcut olmayan Rus havayolu şirketi Transaero 1993'te ilk Boeing 737'leri satın aldı.
GM
Otomobil üreticisi devler de Rusya pazarında potansiyel gördü. 19 Aralık 1996'da Rusya Başbakanı Victor Chernomyrdin, Amerikan otomobil üreticisi General Motors tarafından Rusya'da monte edilen ilk Chevrolet Blazer SUV'nin direksiyonuna geçti. O zamandan beri, diğer birçok otomobil endüstrisi devi Rusya'da montaj hatlarını açtı.
Ford
1992'de yeni Rusya Federasyonu'nda şube açan ilk yabancı şirketlerden biri oldu. 10 yıl sonra, 2002'de ABD'li üretici ülkede ilk fabrikasını açtı.
Adidas
Spor markalarının Sovyet pazarına ısınması 1980 Moskova Yaz Olimpiyatları ile olmuş, ancak o zaman da Rusya'nın Afganistan'ın işgali nedeniyle bazı boykotlar söz konusu olmuştu. Adidas'ın Rusya'ya girişi, 1990'larda Rus tenis yıldızı Anna Kournikova'nın yükselişi ile oldu. 1997'de Adidas Anna Kournikova'nın ana sponsorlarından biri oldu. Aynı zamanda, marka yeni Rusya pazarında genişledi ve ülkenin en büyük şehirlerinde marka mağazaları açtı. Kısa bir süre sonra da Adidas en canlı markalardan biri haline geldi.
Starbucks
Rusya'da uzun süren tartışma ve protestolara rağmen Amerikan Sratbucks Cafe sonunda buraya da bir zincir eklemeyi ancak 2007 yılında başardı. Rusya'da ilk kez Moskova'da açılan Starbucks tam üç yıldır Rusya'ya gelmek için mücadele etti.