Advertisement

Mersin Ziraat Odası Başkanı Cengiz Gökçel, 3-5 Ocak tarihleri arasında etkili olan sağanak yağmurda Mersin'in Tarsus ilçesinde 38 bin dekar alanın sular altında kaldığını açıkladı.

Gökçel, "870 çiftçimiz su baskınından etkilendi. Son rakama göre 115 milyon lira gibi bir zarar var. Burada başta buğday olmak üzere marul, kabak, ıspanak, lahana, semiz otu, fasulye, karnabahar, pırasa, bakla, biber, patlıcan ve limon zarar gördü" dedi. 

Aşırı yağışların etkisiyle Tarsus'un birçok bölgesindeki seralar sular altında kalırken, çiftçiler teknelerle seralarına gidebilmişti.

Yapılan incelemeler neticesinde yüzde 30 ile yüzde 60 arasında hasar gören ürünlerin bulunduğunu kaydeden Gökçel, "Burada üzücü olan şu. 2002 yılında yine aynı bölgede çok büyük hasarlara neden olan bir su baskını oldu. O zaman yaşanan sıkıntılar kamuoyuna sunuldu. Herkes dedi ki orada gerçekten aşırı yağan yağış bundan sonraki dönemlerde de burayı sel ve su altında bırakır. Dolayısıyla buraya öyle bir önlem alınsın ki bir daha yağan yağışlar burada üretim yapan çiftçileri ve orada üretim yapan ürünleri olumsuz etkilemesin. Geçen yıl 29 Aralık'ta yine hem Tarsus'ta hem merkez ilçelerimizde çok aşırı yağışlar oldu ve sel oldu. Yine o bölgelerimiz maalesef sel ve su taşkınları altında kaldı. Orada çiftçilerimizin ürünlerinin tamamı suyun altına kaldı. " diye konuştu. 

Önlemler alınmasa, çiftçilerin mağduriyetinin devam edeceğini ve ülkenin ihtiyacı olan ürünlerin de üretilmesinde, o ürünlerin tüketicilere arzında sorunlar yaşanacağını ifade eden Gökçel, "Bundan hem çiftçimiz hem tüketicimiz hem de ülkemizin ekonomisi zarar görecektir. Geçen yıl da bu çiftçilerimiz zarar görmüşlerdi. Bu senede aynı şekilde zarar gördüler. Orada tekrar ekim ve dikim yapacak çiftçilerimize mutlaka devletimiz yardım etmeli. 870 çiftçimiz buradan zarar gördü. 37 bin 800 dekar alanda su baskını oldu. Burada başta buğday olmaz üzere marul, kabak, ıspanak, lahana, semiz otu, fasulye, karnabahar, pırasa, bakla, biber, patlıcan ve limon zarar gördü. Aslında doğal afetlere karşı tarım sigortası var. Maalesef tarım sigortasının güvence altına alabileceği bir alan değil burası. Çünkü açıkta yapılan üretimin güvence altına girmesi çok zor. Dolayısıyla buradaki çiftçilerimiz sigortadan faydalanabilecek durumda değiller. Onun için zaten bu kadar zarar ediyorlar" ifadelerini kullandı.