ÇİN'DE RASYONEL YIKIM
Küresel piyasaların mutluluğunun ardındaki iki başat aktör malum. Biri faiz artırmayan Amerikan Merkez Bankası, diğeri ise Çin'de makro ekonomik göstergelerin stabilize olduğu gerçeği. Fed konusu başlı başına ayrı bir yazı konusu. Ben bugün bir parça Çin'den bahsetmek istiyorum.
Şu yazıda http://www.bloomberght.com/yorum/gokhan-sen/1875076-cinde-tehlikeli-gelismeler Çin'de görülen baharın sahte olabileceğini tartışmıştık. Kredi genişlemesine yeniden başvurmanın zararlı sonuçlarını bu yazıda ifade ettim. Sonuçlar çok belirgin üstelik hızlıca 'biz buradayız' diye bağırıyorlar. Piyasa çıkarımları da bana göre oldukça kestirme; kısa vadede acıyı dindirecek ancak uyandığınızda uzuvlardan biri gitmiş olacak.
Çinli yetkililer ilk çeyrekte ekonomiyi soğutmamak ve yuan'ın değerini korumak için kredi mekanizmasına sarıldılar. Devlet destekli likidite her yanı sardı. Bunun iki problemli sonucu var. İlki, paranın en kolay yere uçması: Spekülasyona. Diğer elde ettiğimiz sonuç ise yarının sorunlu kredi tohumları. Zoraki ancak ucuz kredi yine verimli olmayan alanlara gidecek ve dönüşü olmayacak. Herkes yemeği yedikten sonra ise hesabı birileri ödemek zorunda kalacak.
Neyse ki bu sorunun farkında olan Çinliler de var http://paper.people.com.cn/rmrb/html/2016-05/09/nw.D110000renmrb_20160509_1-02.htm. Bu dili bilmiyorsanız ben hızlı bir çeviri yapayım. Bire bir olmasa da metin şunları ifade ediyor:
'' Halkın Günlük Gazetesi'ne konuşan önemli bir otorite kaldıraç yaratarak ve kredi mekanizmasına dayanarak acele büyüme denemelerine karşı uyardı. Çin ekonomisindeki toparlanmanın U ya da V benzeri olmasından ziyade L harfine benzemesini ve kestirme yollar kullanılmaması gerektiğini aktardı. Aksi halde tel elde edilecek sonucun borç yükü ve sorunlar krediler olacağını ifade etti.''
People's Daily gazetesi Çin Komünist Partisi'nin yayın organı olarak da görülebilir. Böylesi bir açıklamayı yapabilmek için gerçekten bir 'yetkili' olmak ve bunun politika kurulu tarafından onay görmüş olması gerekir. Yani denebilir ki bir buçuk sayfayı kaplayan bu yazı artık resmi politika olacak. En azından geçmiş tecrübeler bunu söylüyor. Bu kişinin ayrıca 'Çin kaldıraçtan ve fazla kapasiteden arınmalı, yoluna arz yönlü reformlarla devam etmeli' dediğini ve 'parasal genişleme hayali peşinde koşmaktan vazgeçmeleri gerektiğini' de söylediğini öğreniyoruz. Harika! Ancak bunun sonuçları olacaktır. Önce neden harika dediğimi biraz daha detaylandırmak ve ardından o sonuçları tartışmak istiyorum.
Çin ekonomisi dönüşüm yıllarının verimli kısımlarını geride bırakmış durumda. Birçok uluslararası kuruluşa göre eskiden 1 yuan birimlik kredi büyümesi ile 1 birimlik milli hasıla büyümesi yaratılırken, şimdilerde bu oran 4.5 kat bozuldu. Yani her 1 renminbi değerinde büyüme için 4.5 yuanlık kredi büyümesi gerekiyor. Bunun yol açtığı temel problemlerin de sonuçları oluyor. Çin ekonomisini yakından izlemek isteyenler için bu sonuçları toplam kredilerden ve bu kredilerin takibe düşenleri üzerinden izlemek oldukça kolay. Sadece 9 yıl önce toplam kredilerin milli hasılaya oranı %148 iken bu oran şimdilerde %237. Üstelik büyüme çift hanelerden altılı ifadelere inmiş durumda. Bu durumda birilerinin hesabı ödemesi gerekecek. İşte bu yüzden içilmesi tavsiye edilen acı reçeteyi rasyonel yıkım olarak ifade ettim. Komünist partinin gerçek hayatta bu kadar cesur olup olamayacağı ise ancak uygulama fazında test edebileceğimiz bir iddia.
Düşüncelerin hayata geçeceğini ve aksiyon alınacağını varsayarak bazı çıkarımlarda bulunmamız gerekecek. En azından, iş dünyası ve piyasa oyuncuları (fonlar, traderler vs.) için bu elzem. Bunun en önemli sebebi dünya büyümesinin neredeyse çeyreğinin bu ülkeden sağlanıyor olması. Etkileşimleri ile birlikte alındığında ise etki çok daha büyüyecektir. Kaba hesap şöyle: Dünyadaki tüm ülkelerin milli hasıla büyüklükleri yaklaşık 80 trilyon dolar. IMF'ye göre bu yıl sonunda dünya %3,1 büyüyecek. Çin ekonomisinin ise kabaca %6,5 büyüyeceği bekleniyor; bu ekonominin 1 yıl içinde ürettiği mal ve hizmetlerin toplamı da 10 trilyon dolar civarında. Buna göre, 2,4 trilyon dolarlık yıllık dünya milli hasıla büyümesinin 600 milyar dolardan fazlası Çin kaynaklı olacak. Sanırım tablo şimdi daha net. Büyüme yoksa:
- Küresel faiz hadleri baskı altında kalmaya devam edecek
- Emtia fiyatlarında tavanlar belli olmaya devam edecek
- Gelişen ülkeler (EM) Çin kaynaklı riskleri taşımayı sürdürecekler
- EM için risk primleri, resmin bütünü anlaşılana kadar yüksek kalacak ve ülkeler bir potada eritilmeye maruz kalacaklar
Yukarıdaki çıkarımlar oldukça kestirme ve çalakalem yazılmıştır. Örneğin bu senaryoda arz yönlü reformlar yapmak zorunda kalacak ve fazladan kapasitesini yok etmeye çalışacak Çin'in küresel çelik sektörüne etkisinden tutun da yüzdesel olarak birinci olduğu emtia alımında izleyeceği politikalara kadar alt başlıklarda çıkarımlar yapmak mümkün. Kurumlar ve bireyler için olası senaryolara hazırlıklı olmakta fayda var.