Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Almanya'da enflasyon Temmuz'da yüzde 1,7'ye yükseldi

Almanya'da enflasyon Temmuz'da yüzde 1,7'ye yükseldi

Ülkede, haziranda yüzde 1,6 olarak kaydedilen enflasyonu temmuzda yüzde 1,7'ye yükselerek, ECB'nin tüm Euro Bölgesi için hedeflediği yüzde 2'ye yaklaştı

Giriş: 13 Ağustos 2019, Salı 11:53
Güncelleme: 13 Ağustos 2019, Salı 11:53

Almanya'da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), temmuz ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1,7 arttı.

Almanya Federal İstatistik Ofisi'nin (Destatis) nihai verilerine göre, ülkede TÜFE, geçen ay 2018'in aynı dönemine kıyasla yüzde 1,7 artış kaydetti.

Ülkede yıllık enflasyonun, Avrupa Merkez Bankası’nın tüm Euro Bölgesi için hedeflediği yüzde 2'e yaklaşması dikkati çekti. TÜFE, haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1,6 ve mayıs ayında da yüzde 1,4 artış göstermişti.

Almanya'da enflasyon, aylık bazda ise yüzde 0,5 artış kaydetti. Nihai veriler, daha önce yayımlanan öncü verileri teyit etti.

Destatis, enerji fiyatlarındaki yükselişin enflasyonun temmuzda artmasına sebep olduğunu kaydetti.

Talep ve arza göre farklılık gösteren enerji ürünlerinin fiyatı, 2018'in temmuz ayına göre yüzde 2,4 daha yüksek oldu. Elektrik fiyatları, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3,8, motor yakıt fiyatları yüzde 0,2 ve doğal gaz fiyatları yüzde 4,4 arttı.

Enerji fiyatları hariç tutulduğunda, Almanya'da geçen ay yıllık enflasyon yüzde 1,5 oldu. Almanya'da, AB uyumlu öncü TÜFE, temmuzda aylık bazda yüzde 0,4 ve yıllık bazda yüzde 1,1 yükseldi.

Ülkede gıda fiyatları, geçen yılın temmuz ayına kıyasla yüzde 2,1’lik artış gösterdi. Sebze fiyatlarının yüzde 11 ve balık ürünlerinin yüzde 3,6 artması dikkati çekti. Meyve fiyatlarında yüzde 4,5’lük düşüş görüldü.

Hizmetlere yönelik maliyetlerde yüzde 1,5, kira ücretlerinde yüzde 1,4 artış görülürken, okul öncesi eğitim hizmetlerinin fiyatlarında yüzde 12,5 azalış oldu.

Uzmanlar, ticaret ihtilafları ve daha zayıf bir küresel ekonominin ihracata bağlı Alman ekonomisini etkilemeye devam ettiğini belirterek, enflasyonun doğru zamanda düşük kaldığını ve ekonominin büyümesinin güçlü iç talebe bağlı olduğunu ifade ediyor.