Advertisement
HABERLER ABONE OL

Hazine, ülkeyi yasa boğan ve 11 ili etkileyen depremlerin maliyetini hesapladı.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporu'na göre, depremin Türkiye ekonomisi üzerindeki toplam yükü içerisinde en önemli bileşenini yüzde 54,9 oranıyla konut hasarı oluşturdu. söz konusunu parasal değeri 1 trilyon 73 milyar lira, yaklaşık 57 milyar dolar olarak hesaplandı. İkinci ağırlıklı hasar kalemi ise kamu altyapısı ve hizmet binalarındaki yıkımdan oluştu. Maliyet içindeki payı 242,5 milyar lira yaklaşık 13 milyar dolar olarak tahmin edildi.

Konut hariç özel kesim hasarı 222,4 milyar lira, yaklaşık 11,8 milyar dolar olarak hesaplandı. Bu kalem içerisinde imalat sanayii, enerji, haberleşme, turizm, sağlık ve eğitim sektörleri, küçük esnaf ile ibadethanelere ilişkin hasar yer aldı.

Sigortacılık sektörü kayıpları ve esnafın gelir kayıpları ile makroekonomik etkiler dikkate
alındığında, depremin yol açtığı felaketin Türkiye ekonomisi üzerindeki toplam yükünün yaklaşık
2 trilyon lira yaklaşık 103,6 milyar dolar olarak tahmin edildi.

Bu büyüklüğün 2023 yılı milli gelirinin yaklaşık yüzde 9’una ulaşabileceği öngörüldü.

İl il ele alındı

Depremden etkilenen 11 ilin 2022 yılı ihracatı içerisindeki payı yüzde 8,6’ olduğu belirtildi. Gaziantep, toplam ihracat içerisindeki yüzde 4,4’lük payı ile öne çıktı. Gaziantep ülke genelinde en fazla ihracat gerçekleştiren altıncı il. Hatay, Adana ve Kahramanmaraş’ın aldığı paylar ise sırasıyla yüzde 1,6, 1,2 ve 0,6 düzeyinde.

Depremden etkilenen 11 ilin 2022 yılı ithalatı içerisindeki payı ise yüzde 6,7. Gaziantep ve Hatay, toplam ithalat içerisinde sırasıyla yüzde 2,3 ve 2,1 düzeyindeki payları ile öne çıktı.
2022 yılı Türkiye genelinde toplam tekstil ürünleri ihracatı 14,2 milyar dolar seviyesindeyken, afet bölgesindeki illerin ihracatı 5 milyar dolar seviyesinde olup 11 ilin toplam tekstil ürünleri ihracatındaki payı yüzde 35 düzeyindedir. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) sınıflandırmasına göre sektörel bazdaki ihracat incelendiğinde ürün ya da sektör özelinde toplam ihracattan aldıkları pay bakımından halı, hububat – bakliyat, meyve-sebze (yaş, kuru) ve mamulleri, tekstil ve hammaddeleri, deri mamulleri, çelik ve mobilya, kâğıt ve orman ürünleri ön plana çıkıyor.

Sosyal ve ekonomik sektörler olarak incelendi

Depremin hasarları/maliyetleri uluslararası standartlara yakınsaması açısından sektörel kapsamda ele alındı. Bu çerçevede hasarlar; sosyal sektörler (konut, eğitim, sağlık, istihdam, çevre), alt yapı sektörleri (içme suyu-kanalizasyon, belediye hizmetleri, enerji, ulaştırma, haberleşme) ve ekonomik sektörler (tarım, madencilik, imalat sanayi, turizm) ayrımında incelendi. Ayrıca her sektörde kısa, orta ve uzun vadeli hedeflere ilişin öneriler sunuldu.
Her sektördeki hasar ve kayıp bilgileri; ilgili bakanlıklardan alınan veriler, birim maliyetler ve kurum görüşlerinin SBB’deki sektörel uzmanlık bilgileriyle birleştirilmesiyle süzgeçten geçirilerek en doğru biçimde rapora yansıtılmıştır. Rapordaki veriler yayım tarihi itibarıyla en güncel veriler olduğu belirtildi.

Yaşanan depremler sonucunda 48 binden fazla insan hayatını kaybetmiş, yarım milyondan fazla bina hasar görmüş, iletişim ve enerji alt yapısı zarar görmüş ve önemli maddi kayıplar oluştu.

1,7 milyon göçmen nüfus

Depremden etkilenen 11 ilin toplam nüfusu, 2022 yılı için 14 milyon 13 bin kişi olarak kaydedil. Bu nüfus, ülke demografisinin yüzde 16,4’üne tekabül ediyor. Bu nüfusun 13 milyon 553 kişisi yani toplamın yüzde 96,7’si il ve ilçe merkezlerindeki ikamet ederken, kalan kısım belde ve köylerde yaşadığı belirtildi.
Ayrıca deprem bölgesinde 1 milyon 738 bin kişi geçici koruma kapsamında ikamet eden göçmen nüfus olduğu belirtildi.

2021 yılı verilerine göre 11 ili kapsayan afet bölgesinde 3,8 milyon kişi istihdamda olup bölge istihdamının ülke istihdamı içerisinde payı yüzde 13,3. Çalışanların 2,3 milyonu kayıtlı, 1,5 milyonu ise kayıt dışı çalışıyor. Afet bölgesi genelinde istihdamın kayıt dışılık oranı yüzde 39 seviyesinde.

Bölgedeki toplam bina sayısı yaklaşık 2,6 milyon. Söz konusu bina stokunun yaklaşık yüzde 90’ını mesken, yüzde 6’sını işyerleri ve yüzde 3’ünü kamu binaları oluşturuyor. Depremden etkilenen 11 ildeki konut sayısı 2022 yılı itibarıyla 5,6 milyon düzeyinde olup Türkiye genelindeki toplam konut stoku içindeki payı yüzde 14,05 düzeyinde.

Bölgede ağırlıklı üretim faaliyetleri sırasıyla, hizmet, sanayi ve tarım sektörlerinde. Depremden etkilenen illerin 2021 yılında Gayri Safi Yurt İçi Hasıladan (GSYH) aldığı pay yüzde 9,8. Yaklaşık 79 milyar dolar büyüklüğünde milli gelir bu bölgede oluşmaktadır. Bölgenin fert başına milli gelir seviyesi Türkiye ortalamasının belirgin olarak gerisinde. Söz konusu yıl verileri dikkate alındığında, depremden etkilenen 11 ilin ortalama kişi başına GSYH’sı 5 bin 924 dolar olarak hesaplandı.

2021 yılında Türkiye genelinde kaydedilen yüzde 11,4 oranındaki ekonomik büyümeye depremden etkilenen 11 ilin katkısı 0,98 puan.

DASK ödemeleri 2 milyar lira

Depremden etkilenen 11 ildeki DASK poliçe sayısı 1.143.249’dur. ÇŞİDB’nin yaptığı yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı bina hasar tespitleri DASK tarafından da kullanılmaya başlanılarak yıkık binalar için tazminat süreçleri başlatılmıştır. 2023 Mart başı itibarıyla, yapılan hasar ihbar sayısı 326.895’e, ödenen tazminat tutarı ise 2 milyar TL’ye ulaştı.
Acil yardım ödeneği
Deprem sonrasında, AFAD, ÇŞİDB ve Tarım ve Orman Bakanlığı (TOB) başta olmak üzere kamu kurumlarının acil harcamalarını karşılayabilmek amacıyla acil yardım ödeneği kullanılmış ve ilk etapta 87 milyar TL tutarında kaynak ayrıldı.

Konaklama ve iaşe için 40, 5 milyar lira

Evi yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olan hane halkına 15 bin TL taşınma yardımı ve bunlardan ev sahibi olana aylık 5 bin TL, kiracı olana aylık 3 bin TL olmak üzere bir yıllık yapılacak kira yardımlarının toplam tutarının 33 milyar TL’yi bulacağı öngörüldü.
Depremde hayatını kaybedenlerin yakınlarına acil ihtiyaçları için yapılacak olan 100 bin TL tutarındaki yardım ile deprem bölgesi dışındaki illere kendi araçlarıyla giden depremzedelere yapılan yakıt yardımının toplam tutarının 2,2 milyar TL’ye ulaşacağı tahmin edildi.
Depremden etkilenen depremzedelerin geçici barınmaları için çadır, çadır içi malzeme (battaniye, yatak, yastık çarşaf seti, ısıtıcı vb.) ve konteyner alımı için yapılacak harcamaların 25 milyar TL’ye ulaşacağı tahmin edildi. Depremzedelerin konaklama ve iaşe giderleri için tahmini olarak 40,5 milyar TL harcama yapılacağı değerlendirildi.

Konut maliyeti 1 trilyon lira

ÇŞİDB tarafından yürütülen hasar tespit çalışması sonucuna göre acil yıkılacak, yıkık veya ağır hasarlı kategorilerine giren toplam konut sayısı 518 bin 009 olarak belirlendi. Orta hasarlı konut sayısı 131.577 ve az hasarlı konut sayısı 1.279.727 olarak tahmin edildi. Bu veriler ışığında deprem sonrasında 2 milyon 273 bin 551 kişi doğrudan barınma sorunuyla karşı karşıya kaldı. Depremlerin devam eden etkisi ve deprem bölgesindeki koşullar barınma sorununu derinleştiriyor.
Acil yıkılacak, ağır hasarlı veya yıkık konutlar bakımından hesaplanan hasar 822,9 milyar TL. Orta hasarlı konutlar bakımından hesaplanan hasar ise 209 milyar TL oldu.
Buna göre toplam konut hasarı, 1 trilyon 32 milyar TL karşılığı 54,7 milyar dolar olarak hesaplandı.
Ayrıca ahır ve ticarethaneler için toplam hasar 42 milyar TL karşılığı 2,2 milyar dolar hasar hesaplandı.

Eğitim için 9,5 milyar lira hesaplandı

Eğitim kurumlarının yeniden kullanılabilir hale getirilebilmesi için 9 milyar 616 milyon 473 bin 379 TL (509 milyon dolar) ödeneğe ihtiyaç öngörüldü.
Ağır hasar görmüş 5 yurt binasının yeniden yapılması, orta ve az hasar görmüş olan 71 yurt binasının ise hasarlarının giderilmesi ve depreme dayanıklı hale getirilmesi gerektiğine işaret edildi. Yurt binalarının yeniden yapım ve güçlendirme işlerinin gerçekleştirilebilmesi için 1 milyan 505 milyon 10 bin 228 TL (79,4 milyon dolar) ödeneğe ihtiyaç duyulduğu öngörüldü.

Sağlıkta hasar 58,3 milyar lira

Bölgede zarar gören ikinci ve üçüncü basamak Sağlık Bakanlığı hastanelerinin onarımı ile onarım yapılamayacak durumdaki binaların yeniden yapımı kapsamında 45,3 milyar TL (2,4 milyar dolar); cihaz ve tefriş ihtiyacı için de 13 milyar TL (688 milyon dolar) olmak üzere yaklaşık 58,3 milyar TL (3,1 milyar dolar) maliyet oluştu. Hasar tespit çalışmaları devam eden birinci basamak sağlık tesislerindeki hasar tutarının 14 milyar TL (742 milyon dolar) olduğu tahmin edildi.
Ayrıca, özel hastaneler için onarımı yapılamayacak binaların yeniden yapımı, hasarlı binaların onarımı ile makine teçhizat ihtiyaçlarından dolayı 6,9 milyar TL ( 367 milyon dolar) kaynak ihtiyacı öngörüldü.

Enerjide 9 milyar lira hasar

Deprem felaketi nedeniyle enerji sektöründe; 2,3 milyar TL’si (123 milyon dolar) kamuya ve 8,9 milyar TL’si (472,5 milyon dolar) özel sektöre ait olmak üzere toplam 11 milyar 243 milyon TL (595,5 milyon dolar) hasar oluştuğu tahmin edildi.

Ulaştırmada gereksinim duyulan kaynak 12,2 milyar lira

Bölgede hasar gören muhtelif kesimlerin, viyadük, köprü ve tünel gibi sanat yapılarının onarılması ve ihtiyaç duyulan yerlerde üstyapının yenilenerek karayolu ulaşımının kesintisiz sağlanması için yaklaşık 12,2 milyar TL (645 milyon dolar) kaynağa ihtiyaç var.

Tarımda kayıp 604 milyon lira

Hayvancılık sektöründe toplam hayvan varlığındaki hasarın tespitine yönelik çalışmalar sürdürülmekte olup mevcut durumda 8 bin 241 büyükbaş, 64 bin 260 küçükbaş, 42.000 baş kanatlı hayvanın öldüğü belirlenmiştir. Ayrıca Adıyaman’da 533 bin, Malatya’da ise 168 bin civciv telef oldu. Bu kapsamda, hayvan ölümleri nedeniyle yetiştiricilerin 602,5 milyon TL (31,9 milyon dolar) kayba uğradığı tahmin edildi.
Bölgede bulunan yaklaşık 1,6 milyon arı kovanından 5.756’sının zarar gördüğü belirlendi.
Bunların yeniden temin edilmesinin maliyetinin 8,6 milyon TL (456 bin dolar) olduğu tahmin edildi.

Ürün depolarının maliyeti 221 milyon lira

Adana, Diyarbakır, Gaziantep, Kahramanmaraş ve Hatay’da bulunan özel sektöre ait 558 bin 250 ton kapasiteli 12 ürün deposunun kapasite olarak yüzde 26,1’i ağır hasarlı, yüzde 33,4’ü orta hasarlı ve yüzde 40,6’sı ise az hasarlı. Bu hasarların toplam maliyetinin 221 milyon TL (11,7 milyon dolar) olduğu tahmin edildi.

Bölgede yer alan Toprak Mahsulleri Ofisine (TMO) ait toplam 315 bin 100 ton kapasiteli 18 deponun kapasite olarak yüzde 9,5’i yıkık, yüzde 22,1’i orta hasarlı, yüzde 68,4’ü az hasarlı. Toplam hasarın 81,6 milyon TL (4,3 milyon dolar) olduğu tahmin edildi.

Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM)’nün Malatya Sultansuyu Tarım İşletmesinde at tavlaları ve kaba yemin muhafaza edildiği sundurmalarda hasarlar meydana gelmiştir. Ceylanpınar Tarım İşletmesinde ise sulama ünitelerinde hasar tespit edilmiştir. Söz konusu işletmelerde tespit edilen hasarın toplam maliyeti 134,1 milyon TL (7,1 milyon dolar) olarak hesaplandı.
Baraj ve göletler kategorisi altında yer alan en büyük 14 baraj ve gölete ilişkin hasar tutarı 2,7 milyar TL (141,8 milyon dolar) olarak tahmin edildi.

Madencilikte kayıp 2,7 milyon lira

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına (TPAO) ait Adıyaman’da bulunan petrol üretim tesisindeki yapılarda 2,7 milyon TL (0,14 milyon doları) hasar meydana geldi.
İmalatta 8 bin 600 firma zarar gördü
Bakanlığın yaptığı bu çalışmaya göre 8 bin 599 firma için imalat sanayiinde toplam hasarın 81 milar 155 milyon TL olduğu öngörülmektedir. Bu hasarın 31 milyar 117 milyon TL’sini bina, 24.852 milyon TL’sini makine ve 15 milyar 126 milyon TL’sini ise stok hasarı oluşturdu.

Turizmde maliyet 2,1 milyar lira

2023 yılı Mart ayı başına kadar yapılan hasar tespitlerine göre, yıkılan ve ağır hasarlı turizm tesislerinin tahmini toplam maliyeti 1 milyar 413 milyon 285 bin 418 TL (74.856.219 dolar), orta hasarlı turizm tesislerinin toplam maliyeti 199 milyon 82 bin 617 lira (10 milyon 544 bin 630 bin dolar) ve az hasarlı turizm tesislerinin toplam maliyeti 544 milyon 622 bin 448 TL (28.846.527 dolar) olmak üzere turizm tesislerine ilişkin toplam maliyet 2 milyar 156 milyon 990 bin 185 TL (114.247.361 dolar) olarak hesaplandı.

Makroekonomik ve sosyal etki

Yıl boyunca beklenen harcamalar ve gelir kayıpları dikkate alındığında söz konusu maliyetlerin milli gelire oranının yüzde 2,6’ya kadar yükselmesi olası.