Erdoğan: Biz ekonominin kitabını yazdık
-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Memur-Sen Büyük Türkiye Buluşması" programında, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenerek, "Biz ekonominin kitabını yazdık, yazmaya devam ediyoruz. Ya siz neler yaptınız ki?" dedi. Erdoğan konuşmasında, "Ekonomimizi, çalışmadan zenginleşmeyi alışkanlık haline getirmiş bir avuç elite rağmen büyüttük. Hamdolsun bugüne kadar sabit ücretle çalışan kardeşlerimizi enflasyona ezdirmedik, bundan sonra da ezdirmeyeceğiz." ifadelerini kullandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen Memur-Sen Büyük Türkiye Buluşması'nda konuştu.
Kamu görevlilerinin elde ettiği birçok kazanımın altında Memur-Sen'in de imzası bulunduğunu kaydeden Erdoğan, Memur-Sen'in kardeş coğrafyalarda sendikal hareketlerin güçlenmesi amacıyla yaptığı çalışmaları da memnuniyetle karşıladıklarını dile getirdi.
Türkiye'nin kamu sendikacılığı alanındaki birikimini ve tecrübesini tüm dünyayla paylaştığı için de Memur-Sen'i tebrik eden Erdoğan, "Milletimizin koronavirüs salgınıyla mücadelesine verdiğiniz destek için de sizlere ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Önümüzdeki dönemde de merhum Akif İnan'ın temellerini attığı, rotasını belirlediği, hayatıyla bizzat örnek olduğu şekilde güçlenerek yolunuza devam edeceğinize inanıyorum." ifadelerini kullandı.
28 Şubat sürecine değinen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Buradaki dostlarımızın hemen hepsi Türkiye'nin 19 yıl önceki halini gayet iyi hatırlıyor. Çoğu arkadaşımız 28 Şubat döneminin meşum günlerini ya memur ya öğretmen ya da üniversite öğrencisi olarak bizzat tecrübe etti. Aramızda sakalından dolayı tahkikata uğrayanlar, başörtüsünden dolayı okulundan atılanlar, fikirlerinden dolayı soruşturma geçirenler, kimliğinden dolayı sürgüne gönderilenler oldu. İrtica ile mücadele kılıfı altında aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu yaklaşık 6 milyon insanımız vesayetçiler tarafından fişlendi. Sadece Milli Eğitim'de 33 bin öğretmen disiplin soruşturmasına uğrarken 11 bin 890 öğretmen disiplin cezası aldı. 11 bin öğretmen de istifa etti. Devlet kurumlarında çalışan tüm başörtülü hanım kardeşlerimiz, inançları ile meslekleri arasında tercih yapmaya zorlandı. Bürokrasi yanında ekonomiden siyasete, sivil toplumdan günlük hayata kadar her alanda milletimiz çok ağır baskılarla, maddi-manevi kayıplarla karşılaştı."