Advertisement

Piyasaların Obama hevesi dün kursağında kaldı.

ABD Başkanı Barack Obama'nın açıklamaları beklenenden daha yumuşak geldi. Obama'nın TSİ 18.00'de konuşağı bilgisi piyasaları hareketlendirdi. Öyle ki Türkiye'ye de içinde olmak üzere birçok ülekeye gelen satışın bile "Obama ne söyleyecek acaba?" endişesiyle gerçekleştirdiğinden bahsedildi.

-Peki Obama ne söyledi?

Obama şunu söyledi: "Rusların, Ukrayna'daki ayrılıkçıları eğittiğini, silahlandırdığını hatta onların elinde olmaması gereken birçok silahı Rusların verdiğini biliyoruz. Dolayısıyla Rusya'nın buradaki ayrılıkçı gruplarla arasına net bir  set çekmesi lazım. Duvar örmesi lazım. Aksi takdirde bütün sorumluluk Putin'in üzerindedir!"

Özetle sert konuşma beklentisi içinde olanların hevesi kursaklarında kaldı.

ABD hisselerindeki genelindeki satış havasının ardından İngiltere ve Hollanda Başbakanlarının ortak açıklamaları, İngiltere'nin AB'ye dönüp "Haydi tekrar oturalım masaya ve Amerikanların yapmış olduğu yaptırımları biz de tekrar gözden geçirelim" minvalinde mesajı ve bugün toplanan AB dışişleri bakanlarının Rusya ile ilgili alacakları kararlar yol haritasını çizmekte etkili olabilir. 

Rusya'nın her şirket bazında, her sektör bazında hissetmiş olduğu bu yaptırımlar bence daha çok ortaya çıkartacak. Çünkü hikayeye bakıldığında, finans piyasalarını enterese eden noktada, mesela Rus bankalarını alalım ele.

İki büyük rus bankası, VTB ve  Sberbank. VTB, İngiltere'de tam bankacılık iznine sahip. VTB'nin ordaki bütün pozisyonları İngiltere Merkez Bankası tarafından yakından takip ediliyor. Şu an hali hazırda bu iki bankaya da yapılmış olan bir yaptırım yok. Şu anki yaptırımlar daha çok enerji şirketleri üzerine, bir anlamda da Putin'in çok yakınındaki kişilerin servetleri üzerine gidiyor.

-Fransa ve İtalya

Fransız BNP Paribas'ın yaklaşık 9 milyar dolar aldığı cezada finans piyasalarında yapılan bütün yorumlarda alt metinde Fransa'nın Rusya'ya vermiş olduğu destek iması geçiyor.  İtalyanlar da ona keza enerji konusunda Rusya ile işbirliği içerisindeler. Kıasaca bir şekilde, herkesin bir yumuşak karnı var. Almanlar, toplam 350 milyar Euro üzerindeki AB ile Rusya arasındaki ticaretiNİN ÜÇTE BİRİNİ  neredeyse tek başına yapıyolar. Avusturya bankacılık sektörünün büyüklüğü karşılaştırıldığında diğer ülkeler kadar büyük olmasa da Rusya'ya açılan krediler çok yüksek. Dolayısıyla Avusturya'nın böyle bir ikilemi olacak.

Diğer taraftan İngiltere'de Cameron'da klasik İngiliz diplomasisinin inceliklerini kullanarak enteresan açıklamalar yapıyor. Örneğin Financial Times'daki habere göre "İkinci Dünya Savaşı'ndaki hatıraları biz Avrupa'lılar unutmamalıyız. Bu işler büyük ülkelerin "küçük" ülkelere uyguladığı sert hamlelere diğerlerinin göz kırpması sonucunda ortaya çıktı. Dolayısıyla bu sefer bunun olmasına izin vermemeliyiz" mesajı ile kendi açılarından durumu özetliyor. Vurdumduymaz tavrın bir süre sonra bütün Avrupa'yı etkileyebileceğinden bahsediyor.

Ve Cameron ekliyor: "ABD'nın uyguladığı yaptırımlar konusunda biz de İngiltere olarak aynı yerde duruyoruz, fakat hali hazırda Londra'da ikamet etmekte olan Ruslar için bu geçerli değildir."

Cameron, servetlerini İngiltere'ye taşımış olanlar için orta yolu bulmaya bakıyor.

Fakat, her durumda Rusya önümüzdeki süreçte gerek finans gerekse enerji sektörleri bazında batılı ülkeler karşısında zor etaplardan geçecek. Okumasını bilene metnin hem alt hem de üst kısmında yazıyor.