Advertisement

 

Ödemeler dengesinde geçen yılı 32.6 milyar dolarlık cari açık ile bitirdik. Bu kabaca ( revize edilmiş ) GSMH'sının yüzde 3.9'una tekabül ediyordu.

2016'da ne olmuştu?

Hatırlatmak açısından geçen sene dış ticaretimiz yaklaşık 41 milyar dolar açık vermiş, hizmetler kalemi ise 15.5 milyar dolarlık fazla vermişti. Yatırım tarafında ise , bu rakamlar 2015 sonuna göre dış ticaret açığımızın 7.5 milyar dolar düştüğü buna karşılık  hizmetler kaleminden gelen net gerlirimizin ise 9 milyar dolar azaldığını söylüyor. Bir başka ifade ile 2016'da ; düşen petrol fiyatları ticaret açığımızı aşağıya çekmiş, turizmdeki kayıplarımız ise bu avantajı maalesef lehimize çevirmemize mani olmuş.

Şimdi bu rakamları 2017 Ocak ayı için, bir önceki yılın aynı ayı ile karşılaştırıp bakalım.

Ocak ayında dış ticarette 3.1 milyar dolar açık vermişiz. Bu, 2016 Ocak'a göre 500 milyon dolar daha fazla. 2016 genelindeki ithalat ihracat korelasyonundan farklı olarak, bu sene Ocak ayında her iki kalem de yüzde 16 artmış. Demek ki ; petrol fiyatları artık lehimize çalışmıyor.

Gelelim hizmetler kalemine.. Burada maalesef geçen seneki sıkıntılı tablo devam ediyor. Özellikle turizm gelirlerindeki düşüşün devamı sonrasında hizmetler dengesinde Ocak ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre 600 milyon dolar daha az net gelir sağlanmış.

Demek ki;  ödemeller dengesinin iki önemli kaleminde işler, 2017 Ocak ayında istediğimiz gibi gitmemiş.

İlerleyelim.....

Peki finansman durumunda işler nasıl?

Önce resmi rezervlerden başlıyalım.  Ocak ayında TCMB rezervlerinden cari açığın finansmanı için 2 milyar dolarlık döviz satışı yapmışız. Geçen yılın tamamında ise rezervlerde 800 milyon dolar artış olmuş. Ancak burada şu gözden kaçmasın ; geçen yılın Kasım-Aralık aylarında ( kurun hareketli olduğu dönemlerde) TCMB toplam 7.7 milyar dolar rezerv eritmişti. Dolayısıyla Ocak 2017 itibariyle satılan ekstra 2 milyar dolar TCMB rezervi, ödemeler dengesinde üst üste 3. ayda merkez bankasının finansman bacağında hala çok etkin olduğunu gösteriyor.

Bir diğer önemli kalem Hazine'nin ve bankaların yurt dışı borçlanması. Ocak 2017'de Hazine 2 milyar dolarlık yurt dışı borçlanma yapmış ( eurobond) .  Geçen yılın tamamında 5.5 milyar dolar borçlanılmıi ve 2.8 milyar dolar da borç ödenmişti. Bankalar ve diğer şirketlerin yurt dışı borçlanmasına geldiğimzde ise ; Ocak ayı itibariyle 200 milyon dolarlık borç geri ödemesi görüyoruz. Geçen sene bu iki grup nette 3.8 milyar dolarlık kaynak getirmişti . Bu sene ilk ay itibariyle her iki tarafta da "geri ödeme görüyoruz"  . Ancak Ocak 2017 'de gördüğümüz "nette döviz borçu ödeyen banka ve şirketlerin resmi" aslında ( rezerv erimesinde olduğu gibi ) geçen yılın Kasım ve Aralık aylarında da net bir şekilde kendini gösteriyordu.

Bir de portföy girişlerine bakalım.

Geçen senenin tamamında hisse senetlerinden 800 milyon dolar, tahvil ve bonodan da 7 milyar dolar para girişi olmuştu. Ocak 2017'de ise  sadece 1 ayda hisse senedi piyasasına 650 milyon dolar girerken, tahvil piyasasından ise 800 milyon dolar satış olmuş. Bu açıdan baktığımızda 2017 cari açık finansmanında hisse senedine olan yabancı girişleri geçen seneden çok daha iyi katkı sağlarken burada da durumu tahvil piyasasında gelen ısrarlı satışlar bozuyor.

Son kalem de doğrudan yatırımlar olsun. Burada 2016 yılında 9 milyar dolarlık bir doğrudan yatırım görüyoruz. Bu rakam 2015'e göre yaklaşık 3 milyar dolar daha fazla bir yatırımı içeriyor. Ancak Ocak ayı burada da pek iyi sinyaller olmadığını söylüyor. Gçen sene Ocak ayında Türkiye'ye yaklaşık 800 milyon dolarlık doğrudan yatırım girmişken, bu sene Ocak ayında bunun yarısı kadar bir giriş görüyoruz.

 Ve son yılların en iddialı diğer kalemin ile bitirelim ' net hata noksan'.

2016 yılı boyunca ülkeye kaynağını tam olarak belirleyemediğimiz tam 11 milyar dolar para girişi olmuş. Bu 2015 yılında da yaklaşık 10 milyar dolarmış. Belirtmemde fayda varki ; kurun hızlı yükseldiği Kasım ve Aralık aylarında bu kalemden içeriye toplam 5 milyar dolarlık bir giriş olmuştu. Ancak 2017 Ocak itibariyle bu resmin değiştiğini görüyoruz, 700 milyon dolarlık çıkış. Ancak bu rakam geçen yılın Ocak ayı ile uyumlu.

Bitiriyorum...

Bunlar benim Ocak ayı ödemeler dengesi çıkarımlarım;

- Petrol fiyatları kaynaklı azalan dış ticaret açığı artık düşmüyor

- İhracat toparlıyor ama ithalat da aynı hızla artıyor

- Turizm hala kan kaybediyor

- Bankalar ve şirketler yurt dışından yeni kredi almak yerine nette borç ödüyorlar

- Doğrudan yatırımlarda yavaşlama var

- En iyi sonuç portföy hareketlerinde. Özellikle hisse senetlerine giren para dikkat çekici

- Cari açık fonlamasında bir süredir en büyük yük Merkez Bankası rezervleri üzerinde