Reklam sloganı gibi oldu ama ABD Doları'nın son 15 günde yapmış olduğu hareketi açıklamanın en güzel yolu bu olsa gerek. ABD Doları'nın Ağustos sonunda 6 önemli kura karşı değerini gösteren Dolar Endeksi 73'lü seviyelerle son 2.5 yılın en düşüğündeydi. Yani piyasada ABD ekonomisine ve para birimine duyulan güven son zamanların en düşüğündeydi.
Sadece 10 gün içinde resmin değiştiğini gördük. Son 10 gün içinde hem G7 ülke para birimlerinde hem de gelişen ülke para birimlerinde ABD Dolarına karşı değer kayıpları çok sert oldu.
Euro - %6,00
Yeni Zelanda Doları - %4,50
Norveç Kronu - %4,00
İngiliz Sterlin -%3,00
Kanada Doları -% 2,00
Diğer taraftan gelişen ülke kurları da ABD Doları karşısında tutunamadılar;
Macaristan Forint -%9,00
Polonya Zloti -%9,00
Brezilya Real -%4,75
Rus Ruble -%4,50
Türk Lirası -%3,50
Bu istatistiklere baktığımızda fon yöneticileri ve trader'ların tatilden dönüp masalarının başına oturdukları Eylül ayının ilk 10 gününde yaptıklarının, 'riski azalt' olduğu net olarak ortada. Daha önce ABD Doları satıp; büyüme hikayesiyle gelişmekte olan ülke kurlarını alanlar da, 'emtia balonu olacak' diyip emtia zengin ülke kurlarını alanlar da pozisyonlarını kapatıyorlar. Hatta 'Merkez Bankaları rezerv çeşitlendiriyor' söylemi ile ABD Doları satıp Euro alanların da pozisyon kapattıklarını görüyoruz.
Burada aslında herkesin merak ettiği aynı şey. Acaba bu geçici bir trend değişikliği mi yoksa yeni güvenli liman ABD Doları mı?
Bu sorunun cevabını kısa zamanda öğreneceğiz muhtemelen. Bu arada şu bir gerçek ki, Avrupa'daki gelişmeler ABD Doları'nın tekrar eski 'güçlü' rezerv para birimi olduğu günlere geri dönebilmesini kolaylaştırıyor.
Peki bunun Türk Lirası'na etkisi olacak mı? Oluyor zaten. Sepet yerinde sayarken USD/TRY paritesinin 1,80 olmasının altında yatan sebep bu.