Bakan Bolat: Dış ticaretteki korumacı anlayış refahı azalttı
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, son yıllarda salgın, savaş ve gerilimlerden dolayı dış ticarette korumacı bir anlayış olduğunu belirterek, "Bu da dünya ekonomisinin, dünya ticaretinin ilerlemesini, gelişmesini engelliyor ve refahı azaltıyor." dedi.
Bolat, Fransa'nın başkenti Paris'te katıldığı Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Bakanları Toplantısı hakkında AA’ya değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin OECD'ye kurulduğu tarihten bu yana üye olduğunu ifade eden Bolat, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile birlikte Türkiye'yi temsilen OECD'nin yıllık Bakanlar Toplantısı'na katılım gösterdiklerini belirtti.
Bolat, toplantı kapsamında Bakan Şimşek ile farklı oturumlarda konuşma yaptıklarını anlatarak, bugünkü zirvenin konusunun "Dünya ekonomisindeki değişim rüzgarlarını koordine etmek" olduğunu söyledi.
OECD'ye üye ülkelerin sayısının 38'e çıktığını kaydeden Bolat, "Bu çerçevede OECD sadece bir Avrupa kuruluşu olmanın ötesine geçti. Hem Güney Amerika'dan, Kuzey Amerika'dan hem de Uzak Doğu'dan çok sayıda, Asya-Pasifik'ten üyeleri var." diye konuştu.
Bolat, Türkiye olarak oturumlara katkıda bulunduklarını belirterek, "Bu tür zirvelerin en önemli faydası da ikili görüşmeler yapma fırsatı sunması." dedi.
Bakan Bolat'ın OECD'deki diplomasi trafiği
Toplantı kapsamında Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Saito Ken ve Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis ile ikili görüşmeler gerçekleştirdiklerini aktaran Bolat, görüşmeler sırasında Türkiye, bu ülkeler ve AB arasındaki var olan gündemleri değerlendirdiklerini bildirdi.
Bolat, Macaristan'ın haziranın sonunda AB'nin dönem başkanlığını alacağını hatırlatarak, "Macaristanlı meslektaşımla kendilerinin dönem başkanlığında Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin sıkıntılı konularının ilerletilmesi, halledilmesi ve ilişkilerde bir gelişme sağlanması başlıklarını konuştuk. Başta vize konusu, taşıma kotaları ve karşılıklı ticaret olmak üzere." ifadelerini kullandı.
Singapur ve Türkiye arasında halihazırda bir ticaret anlaşması olduğuna değinen Bolat, "Herhangi ihtilafımız olan bir ülke değil. Singapur'un Türkiye'de 11,5 milyar dolar yatırımları var. Ülkemiz açısından önemli bir yatırımcı ülke." değerlendirmesinde bulundu.
Bolat, gelecek yıl Japonya'nın Osaka kentinde yapılacak Dünya İhracat Fuarı'na Türkiye'nin de katılacağını ve iki ülke arasındaki karşılıklı ticareti konuşacaklarını ifade etti.
Bakan Bolat, Japonya'dan tarım ve balıkçılık ürünlerinin ticareti konusunda bekledikleri tavizler olduğunu kaydetti.
"Güçlü ekonomik büyümeyi hızlandırmak için serbest ticaretin ve yatırımın teşvik edilmesi: Kurallara dayalı, serbest ve adil bir uluslararası ekonomik düzen" başlıklı oturumda konuşma yaptığını aktaran Bolat, bu oturumda sanayilerin yeşil ekonomiye uyum sağlayarak Batı'da oluşan karbon vergisi düzenlemelerinde mağdur olmamalarının yanı sıra dünya ticaret sisteminde çok taraflı ve kurallara dayalı sistemin oturmasının sağlanması gibi konuların ele alındığını belirtti.
Bolat, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Üzülerek görüyoruz ki son yıllarda özellikle salgın başladıktan bu yana ve Rusya-Ukrayna Savaşı, diğer coğrafi gerilimler, jeopolitik gerilimlerin olduğu bir ortamda yoğun bir korumacı anlayış var dış ticarette. Bu da dünya ekonomisinin, dünya ticaretinin ilerlemesini, gelişmesini engelliyor ve refahı azaltıyor."
Oturumda, ticaret sisteminin yeniden güç bulması ve anlaşmazlıkların çözümü için üye ülkelerin uluslararası düzenlemelere uyması konusuna değindiğini dile getiren Bolat, ülkelerin yoğun bir sübvansiyon ve devlet yardımları politikalarına döndükleri ortamda uluslararası rekabeti bozucu etkilerin çıktığına dikkati çekeceğini anlattı.
Bolat, OECD'nin önemli bir kuruluş olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Bugüne kadar dünyadaki gelişmelerde dünya ticaretinin serbestleştirilmesi, hizmetlerdeki serbestleşme, dünyada sermaye hareketlerinin liberasyonu, iklim değişikliğiyle mücadele ve sübvansiyonların rekabeti bozucu etkilerine karşı mücadele ve bu noktada özellikle yeşil ekonomiye geçiş, dijital ekonomiye uyum sağlama gibi başlıklar buralarda pişiriliyor. Yani burası bir mutfak gibi."
Bu konuların OECD'de konuşulduktan sonra dünya ekonomisinde yasal düzenlemeler haline geldiğini belirten Bolat, "O yüzden OECD'nin üyesi olmamız ve bu çalışmalara katılmamız ve bu çalışmalar açısından da ülkemizin menfaatlerini gözetmemiz büyük bir önem taşıyor." dedi.