Advertisement

Dış ticaret verileri nisan ayında ekonomik faaliyetlerinin ciddi ölçüde bir sıçrama yaptığına işaret ediyordu. Uzun süredir devam eden zikzaklı eğilim değişmedi. Mayıs ayına yönelik dış ticaret verileri ekonomik faaliyetlerdeki nisan ayındaki sıçramanın aynı ivmeyle devam etmediğine işaret ediyor. İhracat artışı durdu diyebiliriz. Yılın ilk üç ayında, geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 5’e yakın artan ihracat nisan ve mayıs aylarının toplamında aynı bazda yüzde 0.2 arttı.

İhracatın dış ticaret açığını azaltma kabiliyeti kalmadı. Dolayısıyla, ithalat artışı sınırlı da kalsa, dış ticaret açığındaki artışlar devam edecek gibi görünüyor. Tabloda ithalatın alt kalemlerindeki yıllık artışın ilk üç ay, nisan ve mayıs ayları toplamı ve mayıs ayı itibarıyla yüzde değişmelerini gösteriyor. Nisan ve mayıs ayları toplamı yılın ikinci üç ayı için bir fikir verebilir. Yurtiçi ve yurtdışındaki gelişmelerin ekonomik faaliyetler üzerindeki asıl olumsuz etkisi haziran ayı verilerinde görülecek. Nisan ve mayıs ayları toplamları nisan ayında yaşanan sıçrama nedeniyle yılın ilk üç ayına göre ithalatta daha büyük artışları gösteriyor.

Örneğin, ilk üç ayda yüzde 5.1 artan toplam ithalat nisan ve mayıs ayları toplamında yüzde 12.2 arttı. Artışın önemli bir bölümü altın ithalatındaki artıştan kaynaklandığı halde, mayıs ayındaki artış yüzde 6.7’de kaldı. Aynı bazda, yatırım malları ve ara malları ithalatı artışları mayıs ayında yılın ilk üç ayına göre daha yüksek. Buna karşılık, tüketim malları ithalatındaki artış mayıs ayında da, yılın ilk üç ayında da yüzde 12 düzeyinde aynı.

DIŞ AÇIKLAR DEVAM EDER

Yurtiçi ve yurtdışındaki gelişmeler haziran ayında ekonomik faaliyetleri olumsuz etkilediği gibi, dış ticaret verilerini de etkileyecek boyuttaydı. Toplam ithalat artışı mayıs ayındaki artışın da altında kalıp ilk üç aya göre, ithalat artışı yılın ikinci üç ayında yavaşlamış olabilir. Özellikle yatırım ve tüketim malları ithalatındaki artışların yavaşlaması çok büyük bir olasılık. Dolayısıyla, yılın ikinci üç ayında özel kesim iç talebindeki artışın ilk üç ayın da gerisinde kalmış olması şaşırtıcı olmayacak. Kamu kesiminin ikinci üç ayda ekonomik faaliyetlere ne denli katkı yaptığını bilemiyoruz. Kamu kesiminin katkısı ilk üç aydaki kadar olmadığı takdirde, ekonomik büyümenin yılın ikinci üç ayında birinci üç ayın da altında kalması söz konusu olabilir.

Kısacası, ikinci üç ayda ekonomik büyüme parlak olmayabilir. Ekonomik büyüme hızlanmasa da, dış açıklar artmaya devam edecek gibi görünüyor. Örneğin, dış ticaret açığındaki artış nisan ve mayıs aylarında yüzde 15’e yaklaşmışken, ilk üç ayda yüzde 5.4 olmuştu. Önümüzdeki dönemde turizm gelirlerinde de olumsuzluk yaşanması çok büyük bir olasılık. Bir yanda ihracattaki durgunluk, diğer yanda turizm gelirlerinde yaşanabilecek olumsuzluklar ekonomik büyüme ivme kazanamadığı halde cari işlemler açığının artmaya devam etmesine neden olabilecek.