Bu yıl geçen yılın biraz daha fazlası yaşanabilir. Ekonomik büyüme konusunda Amerika ve İngiltere'den iyi haberler geliyor. İyi haberler bu ülkelerdeki parasal genişlemenin durdurulup parasal sıkılaştırmaya gidileceğinin habercisi. Dolayısıyla, yıl boyunca parasal genişlemedeki yavaşlamanın ne kadar olacağını, daha sonra da, ne zaman parasal sıkılaştırmaya gidilebileceğini konuşup
duracağız.
Küresel likidite artışının sonuna gelindiği beklentisi uluslararası sermaye akımlarında oynaklık yaratacak nitelikte. Uluslararası sermaye hem daha az risk alma eğiliminde olacak hem de daha seçici olacak. Gelişmekte olan ekonomilere yabancı sermaye gelmeyebilir gibi bir beklenti çok abartılı olur. Örneğin, Güney Kore gibi ülkeler bu yıl yabancı yatırımcıların gözdesi olmaya aday. Ama, bazı gelişmekte olan ekonomiler diğerlerine göre daha az yabancı sermaye çekebilir. Bunlar da daha çok siyasi belirsizliklerin olduğu ve cari işlemler açığı yüksek ülkeler.
AVRUPA
Avrupa ekonomileri debelenmeye devam edecek gibi görünüyor. Uluslararası likiditenin göreli olarak sıkılaşmasıyla Euro Bölgesi'nde mali yardıma muhtaç hale gelebilecek yeni üyeler ortaya çıkabilir. Örneğin, Slovenya gibi. Geçmişte mali yardım almış ülkelerin bazıları ek yardım talep edebilirler. Örneğin, Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Portekiz gibi.
Bu yıl içinde Avrupa'nın büyük bankalarına uygulanacak olan "stres testi" merakla bekleniyor. Faturanın yüksek çıkması tansiyonu yükseltebilir. Bankacılık birliği, bu fikri ortaya atanların kafasındaki modelden mali güç olarak oldukça uzaklaştı. Bankaların denetim ve gözetimi Avrupa Merkez Bankası'na geçiyor. Sektörde temizlik için gereken mali kaynak ortak bir fondan karşılanacak. Ama, bu fonun istenilen büyüklüğe gelmesi yıllar alacak. Halbuki, kaynak, stres testinden hemen sonra gerekli. Ne olacağı belli değil.
Yeni bir şok yaşanmadığı takdirde, Avrupa'nın küçük ülkeleri bu yıl geçmişe göre daha iyi bir performans gösterebilir. Ama, Hollanda ve Fransa gibi bölgenin büyük ülkelerinde ekonomik büyüme düşüş eğiliminde. Almanya'da daha popülist bir koalisyon iktidara geldi. Koalisyon protokolüne bakılacak olursa, geçmişte uygulamaya konan birçok radikal reformdan geri dönüş söz konusu olabilir. Yeni asgari ücret ekonominin kaldırabileceği düzeyin çok üzerinde olabilir. Bu yaklaşım Almanya ekonomisinin bugüne kadar gösterdiği dinamizmi törpüleyebilir. Almanya ekonomisi de olumsuz sinyaller verebilir. Birçok projeksiyon Avrupa ekonomilerinde ortalama büyümenin bu yıl pozitif olacağını gösteriyor. Riskler yine de aşağı yönde görünüyor.
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER
Ekonomik büyümeleri geçen yıl yavaşlayan gelişmekte olan ülkelerin bu yılki performansını tahmin etmek oldukça güç. Birbirinin tersine işleyecek iki önemli etken söz konusu: Uluslararası likiditede görülebilecek dönemsel oynaklıklar ile Amerika ve İngiltere gibi ülkelerdeki büyüme. Özellikle Amerikan ekonomisindeki hızlanma Çin gibi Güneydoğu Asya ekonomilerini olumlu etkileyebilir. Latin Amerika ülkeleri de olumlu etkilenebilir. Ama, Avrupa'daki gelişmekte olan ülkeler için aynı olumlu etkiler çok daha sınırlı kalabilir. Avrupa'daki gelişmekte olan ekonomiler için hâkim rüzgâr uluslararası likidite olacaktır.
Avrupa küresel alanda "çıban başı" olmaya devam edecek gibi görünüyor. Buna rağmen, küresel ekonominin büyümesi geçen yıldan daha olumlu olabilir.