Advertisement

Nisan ayında dış ticaret açığı 7.2 milyar dolar oldu. Geçen yıla göre yüzde 30 azaldı. Yine de 6.5 milyar dolar olan beklentileri aştı. İhracatın beklentiler düzeyinde artmamış olması bunda etkili oldu. Geçen yılın aynı ayına göre, nisan ayında ihracat yüzde 7.9 artarken, ithalat yüzde 9.5 geriledi. İthalattaki gerilemenin arkasında, geçen yılın nisan ayındaki altın ithalatının 2.5 milyar dolar olması, bu yılki altın ithalatının ise 360 milyon dolarda kalması var.

Altın ticaretini dışarıda bırakırsak, nisan ayında toplam ithalat geçen yılki düzeyinde. Sonuçta geçen yılın ilk dört ayında 32.1 milyar dolar olan dış ticaret açığı bu yılın aynı döneminde 24.5 milyar dolara geriledi. Altın ticaretindeki normalleşme doğal olarak dış açıkların azalmasının en önemli nedeni durumunda. Yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine göre altın hariç toplam ithalat 76.3 milyar dolardan 76.9 milyar dolara geldi. Bir başka ifadeyle, normal iktisadi faaliyetleri içeren ithalatta bir düşüş söz konusu değil.

ALTIN İTHALATI BELİRLEYİCİ
Tüketim talebindeki gerilemenin neden olduğu ithalatın kompozisyonunda bir değişiklik söz konusu. Geçen yılın aynı dönemine göre, yılın ilk üç ayında yüzde 2.9 azalan tüketim malları ithalatı nisan ayında da yüzde 4.3 gerilemeye devam etti. Ekonomideki toplam talebin yüzde 70’i civarında olan toplam tüketim harcamalarındaki düşüş, toplam iç talepte de bir düşüşe işaret ediyor. Geçen yılın aynı dönemine göre, bu yılın ilk üç ayında yatırım malları ithalatı yüzde 0.5 düşerken, nisan ayında yüzde 5.2 arttı. Yatırım talebi, tüketim talebi kadar düşmemiş görünüyor. Altın hariç ara malları ithalatı geçen yılın ilk dört ayında 55 milyar dolar kadar olmuşken, bu yılın aynı döneminde 56 milyar dolar oldu.

Yılın ilk üç ayında ortalama ihracat artışı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8.8 olmuştu. Nisan ayındaki ihracat artışı yüzde 7.9 oldu. İthalat artışında bir duraksama, ihracatta ise küçümsenmeyecek bir artış var. Ekonomik büyümeye katkısı açısından net dış talebin olumlu katkı yapacağını söyleyebiliriz. Buna karşılık, iç talep büyümesindeki gerileme, toplam ekonomik büyümeyi aşağı çekebilecek. Yılın ilk dört aylık dönemi için ekonomik büyümenin oldukça alımlı olabileceğini söyleyebiliriz.

BÜYÜMEYE İÇ TALEP FRENİ
Grafikten görüldüğü gibi, 12 aylık toplam ithalatın alt kalemlerine baktığımızda da tüketim malı ithalatındaki (kırmızı) düşüşü açıkça görebiliyoruz. Yatırım malları ithalatındaki (mavi) yüzde değişmeler oynaklıklar gösterse de, eğilim pozitif. Altın ithalatını dışarıda bıraktığımızda, ara malları ithalatındaki (siyah) artış da yatırım malları ithalatındaki artışa benzer bir eğilim gösteriyor.

Yılın ilk üç ayında döviz kurlarındaki fırlama daha çok tüketim talebini vurmuş görünüyor. Kamu kesimi tüketimindeki gelişmeler konusunda fazla bir bilgimiz yok. Ama özel kesim tüketim harcamalarındaki göreli gerilemenin ekonomik büyüme performansını olumsuz etkileyeceğini söyleyebiliriz.