Advertisement

Bu yılın ikinci üç ayında da küçümsenmeyecek bir ekonomik büyüme gerçekleştirdiğimiz anlaşılıyor. İkinci üç ayda büyüme birinci üç aya göre biraz daha düşük olabilir. Dış açıklarımız ise hız kesmeden devam ediyor.
İlk üç ayda dış ticaret açığı 24.6 milyar dolarken, ikinci üç ayda 29.3 milyar dolara tırmandı. İhracat artıyor. İlk üç ayda yüzde 20.9 artan toplam ihracatımız ikinci üç ayda yüzde 19 arttı. Bunlar küçük rakamlar değil. Buna karşılık, toplam ithalat ilk üç ayda yüzde 45.6 artarken, ikinci üç ayda yüzde 41.5 arttı. Dış açıkların artışında sorun ihracatımızın artmaması değil, ithalatımızın çok hızlı artması.

İÇ TALEP ARTIŞI YUMUŞUYOR MU?
Yılın ilk yarısının ikinci bölümünde, birinci bölüme göre bazı dış ticaret kalemlerinde artışlarda bir yavaşlama söz konusu. Ama, yavaşlama o denli yavaş ki, hiçbir derde deva olmuyor. Örneğin, tüketim malları ithalatı yılın ikinci üç ayında yüzde 40 arttı. İlk üç aydaki artış yüzde 43 civarındaydı. Buradan yola çıkarak tüketim harcamalarının artışında bir yavaşlama söz konusu demek çok kolay değil.
Aynı şekilde, ara malları ithalatı ilk üç ayda yüzde 44.6 artarken, ikinci üç ayda artış yüzde 37.5'e geriledi.
Yatırım malları talebi artarak devam ediyor. Artış hızlanıyor. Yılın ilk üç ayında yatırım malları ithalatı yüzde 51.2 artarken, ikinci üç ayda artış yüzde 63.7 oldu.
İthalat verilerinden yola çıkarak yılın ikinci üç ayında iç talep artışından gelen büyümenin yılın birinci üç ayına göre daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Ama, dış talebin etkisinin ikinci üç ayda daha büyük bir negatif olmasından dolayı yılın ikinci üç ayındaki toplam büyüme birinci üç aya göre daha düşük kalabilecek. Bu tahmin doğruysa, iç talep artışının yumuşadığından söz etmek pek mümkün olmaz.

2008 YILINA BENZİYOR
Türkiye ekonomisinde 2011 yılının ilk yarısında 2008 yılının ilk dokuz ayında gözlenen ekonomik gelişmelere yakın bir performans gözleniyor. 2008 yılının başlarında olduğu gibi, bu yıl da ekonomik büyüme düşüş eğiliminde olabilir. Buna karşılık dış açıklar artış hızını çok fazla kesmeden devam ediyor.
Ekonomik büyüme 2008 yılının ilk üç ayında yüzde 7, ikinci üç ayında yüzde 2.6, üçüncü üç ayında yüzde 0.9 olmuştu. Büyümedeki üç aydan üç aya yaşanan düşüş 2008 yılında oldukça hızlıydı. Buna rağmen, yıllık dış ticaret açığı 2008 yılının ilk üç ayında 66.8 milyar dolar, ikinci üç ayında 72.2 milyar dolar ve üçüncü üç ayında 75.8 milyar dolar olmuştu. Küresel kriz bu artışları düşüşe çevirmişti. Aynı yıl yıllık bazda cari işlemler açığı birinci üç ayda 41.2 milyar dolar, ikinci üç ayda 46.7 milyar dolar, üçüncü üç ayda 47.8 milyar dolarla o dönemin rekoruna ulaşmıştı.
2011 yılında da benzer bir seyir izleyecek gibi görünüyoruz. Ekonomik büyüme 2008 yılındaki kadar hızlı düşmeyebilecek. Ama, dış açıklar hızla artmaya devam edecek gibi görünüyor. Dış ticaret verilerinden yola çıkarak yılın ilk yarısında yıllık cari işlemler açığının 73 milyar dolara yaklaşacağını tahmin edebiliriz. 2008 yılının son üç ayında olduğu gibi ekonomi hızla yere çakılmadığı, bugünkü dengelerin alt-üst olmadığı bir ortamda bu yılı 80 milyar dolar civarında bir cari işlemler açığı ile tamamlamamamız şaşırtıcı olmaz. IMF'nin de tahminleri doğrultusunda, milli gelirimizin yüzde 10'unun biraz üzerinde bir cari işlemler açığı 2011 yılı için ulaşılabilir görünüyor.