Advertisement

Merkez Bankası 2001 Krizi'nden sonra önce örtülü, 2006 yılı başından itibaren de açık enflasyon hedeflemesi politikasına geçti. Bu dönemde kamuoyu ile iletişiminde aynı zamanda kamuoyunu eğitmeye de çabaladı.
Örneğin, 2001 Krizi sonrası dalgalı kur sistemine geçildikten sonra bu sistemin faziletlerini anlattı. Enflasyon hedeflemesi politikası çerçevesinde merkez bankalarının döviz kuru hedefi olamayacağını vurguladı. Dalgalı kur sistemi içinde de döviz piyasasına müdahale edilebileceğini, ama müdahalenin aşırı dalgalanmaları törpülemeye yönelik olabileceğini iddia etti.
Bütün bunlarla temelde ya da ayrıntıda aynı fikirde olmayabilirsiniz. Beğenin ya da beğenmeyin, bu anlatımlar Merkez Bankası'nın resmi duruşunu özetliyordu.

HEDEF YELPAZESİ
Geçen yılın kasım ayından bu yana Merkez Bankası'nın duruşunda bir değişiklik göze çarpıyor. Değişiklik yıl ortasında yapılan seçimlerden sonra daha da belirginleşti. Değişen, para politikasının hedef yelpazesinin olabildiğince genişletilmesiydi. Yelpaze genişleyince, yasada açıkça belirtilen "enflasyon hedeflemesi" önemini kaybetti. Daha önceleri "yumuşak" ya da "sert" enflasyon hedeflemesinden söz ederken, artık "vıcık vıcık" olmuş bir enflasyon hedeflemesinden söz edebiliriz.
Artık para politikasının açıkça kamuoyu ile paylaşılan bir kur hedefi var. Hedef belki bir nokta olmayabilir, ama bir bant. Geçen hafta bu bandın yüzde 15 kadar üzerinde olduğumuzu öğrendik.
Para politikasının artık bir büyüme hedefi var. Para politikasının oluşumunda değerlendirilen senaryolarda ekonomik büyüme eğiliminin olumsuz yönde değişmesi durumunda Merkez Bankası artık politika seçeneklerini kamuoyu ile paylaşıyor.
Para politikasının artık bir cari işlemler dengesi hedefi var. Son dönemdeki açıklamalarında Merkez Bankası cari işlemler açığındaki eğilimlerin ne yönde gelişeceğini ve aldığı kararların cari işlemler açığını nasıl etkileyeceğini kamuoyu ile açıkça paylaşıyor.
Merkez Bankası'nın artık bir faiz hedefi var. Ne olursa olsun, politika faizlerini indireceğim diyor.
Merkez Bankası'nın görünürde bir enflasyon hedefi de var. Ara sıra o hedefe de atıfta bulunuyor. Ama, hedefin üzerinde kalınmasından rahatsızlık duyulmadığı da açık ya da kapalı belirtiliyor.
Bütün bu hedeflerin hepsini göz önüne alıp bir para politikası oluşturulabilir mi? Zor değil, olanaksız. Hedeflerin hepsini tutturabilmek belki tesadüf olabilir. O tesadüfün gerçekleşmesinin de olasılığı, adı üzerinde, sıfıra yakın. Beş kuş var. Hepsi aynı hizada olsa dahi, tek kurşunla kuşlardan birini vurabilirsiniz, diğerleri gürültüden farklı yönlere kaçarlar.

İTİBAR YİTİRME YOLUNDA
Döviz kurları hedefin üzerine çıktığında, faiz indirme projesi sakatlanır. O nedenle son para politikası toplantısında politika faizi büyük bir olasılıkla bu nedenle düşürülmedi. Yükselen kurlar iç talep büyümesini beklenenin üzerinde kesEtiğinde, ekonomik büyüme hedefi sakatlanıp işsizlik oranı yeniden yükselişe geçebilir. İşsizliği artırmayacak bir ekonomik büyüme performansı cari işlemler açığını daha da artırabilir. Bu kez cari işlemler dengesi hedefi sakatlanmış olur. Artan kurlar enflasyonu da azdırabilir. Sözde de olsa, atıf yapılan enflasyon hedeflemesi de sakatlanabilir. Kısacası, hangi hedef ya da hedefleri öncelikli yapıp tuttursa da, Merkez Bankası itibar yitirme yolunda ilerliyor.
Para politikası araçları çoklu hedefler içinde belli bir yönde kullanılma durumuna gelince, "döviz satışı" da bir araç olarak gündeme geldi. Tarihte hiçbir dönemde, hiçbir yerde kendi basmadığınız parayı satarak uygulanan para politikası hiçbir hedefe hizmet edememiştir. Şimdi uygulamada olan para politikasını da benzer bir akıbet bekliyor. Çok riskli bir ortam yaratılıyor. Hiçbir hedefi doğru dürüst tutturamayıp döviz rezervlerinin de azaldığı bir ortamda kötüleşen beklentilerle doğru politikaların dahi beklenen sonucu vermesi olanaksızlaşabilir. Bizi şimdi böyle bir tehlike bekliyor.
Bir seyahatim nedeniyle yazılarıma bir süre ara veriyorum.