Advertisement

Geçtiğimiz cuma günü (4 Aralık) Brent petrol fiyatları mart ayından beri en yüksek seviyesi olan 50 USD seviyesine yaklaşarak hem üreticilere hem de yatırımcılarına gelecek ile ilgili biraz ümit verdi.

Peki neden bu seviyeleri gördük, son gelişmeler neler?

Oyunun kuralını değiştiren en önemli gelişme aşı çalışmalarındaki ilerlemeler. Aşının bulunması demek insanlar daha rahat seyahat edebilecek, sosyalleşebilecek, harcama yapabilecek demek ve bu da petrole talep artacak demek. Marttaki negatif fiyatlardan bu yana bu görüntüyü çok gördük. Ne zaman aşı ile ilgili olumlu bir haber gelse fiyatlar yükseldi, başarısız bir test çalışması ise fiyatları düşürdü. Bu sefer artışın daha kalıcı olmasının sebebi artık aşı hatta aşıların bulunduğu netleşti artık uygulama sürecine geçiliyor. Tabii daha çok aşama var, aşının dağıtılması, uygulanması, etkilerinin görülmesi, ülkelerde yaygın şekilde kullanılması zaman alacak. Ancak piyasalar geleceği satın almayı sever.

Aşı çalışmalarına OPEC + kararı da eklenince iyimserliğin dozu arttı. En son yapılan OPEC+ toplantısında alınan kararlar bir süreliğine de olsa üreticileri rahatlattı. Alınan kararlar neydi? Öncelikle bir anlaşma olması bile önemli. Toplantılara 3 gün ara verilmesi ve dışarıya çatlak sesler gelmesi endişe yaratmıştı. 2021 Ocak ayından itibaren 1,9 milyon varil yerine günde 500bin varil ek üretim olacak. Beklenenden az arz gelmesi önemli. Bakanlar her ay toplanıp gelişmelere göre hızlı karar verebilecekler.

Ancak bazı gelişmeler de gözlerden kaçmadı. Suudi Arabistan’ın son toplantıya başkanlık etmemesi, yine Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirliklerinin fikir ayrılıkları, ileride çıkacak pürüzlerin şimdiden habercisi gibi görünüyor.

Peki fiyatları tahmin edebilmek için önümüzdeki dönemde neleri takip etmemiz gerekecek?

Talep tarafında, kısa vadede aşı uygulamalarında başarı olup olmaması ve başarı olursa bunun tüketim harcamasına dönmesi fiyatları 50 dolarların üzerine hemen atacaktır. Daha uzun vadede seyahatlerin artmasıyla havayollarının petrol kullanım miktarları, ülke ekonomilerinin toparlanma hızları, uzun vadeli trendi etkileyecek diğer gelişimler.

Arz tarafında, üretim kesintilerine uyum mutlaka yakından takip edilmeli. Irak gibi olağan şüpheliler üretim kotalarını ihlal etmeye devam edecek mi? Libya’da üretim eski seviyelerine ulaşacak mı, İran’a olan yaptırımlar azalacak ve İran petrolü piyasaya girecek mi, BAE’nde bulunan yeni rezerv ve üretimi artırma isteğinin etkileri nasıl olacak sorularının arz tarafında takip edilmesi gereken sorular olduğunu düşünüyorum.

Daha uzun vadede (belki de beklediğimiz kadar uzun olamayabilir) çevreye olan hassasiyetin artması, elektrikli araç kullanımı, yenilenebilir enerjiye olan ilgi, iklim krizi, Biden’ın daha çevreci bir başkan olması gibi nedenlerle belki de petrol fiyatları hiçbir zaman eski yüksek seviyelerine gelemeyecek. Talebin de düşmeye başlamasını hep birlikte yaşayacağız.

Yazımın başlığına dönersek petrol piyasası en kötüyü geride bıraktı diyebiliriz. Işık görüldü. Ama eskisi gibi parlak bir ışık artık zor gözüküyor.