Hande Berktan’ın sunduğu İş Dünyası programına konuk olan Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar ve Gazete HaberTurk Otomotiv Yazarı Hakan Özenen, otomotiv sektöründeki yenilikleri ve son düzenlemelerin sektöre etkisini masaya yatırdı.

Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, ilk 10 ay içerisinde düşüş eğiliminde olan Avrupa’daki otomotiv pazarının Ekim ayı ile birlikte yeniden yükselişe geçtiğini belirtti. Aybar ‘Yılın ikinci yarısında Avrupa'dan sinyaller gelmeye başladı. Gerçekten de otomotiv sektöründe bunu hissediyoruz.

İlk 10 ay içerisinde Avrupa'da %3.1 düşüş var ama aylık bazda Ekim ayına bakarsak %4.9’luk artış var. Almanya'da %2.3, Fransa'da %2.9, İngiltere’de %6.9, İspanya’da %33’lük artış var.Yıllık bazda baktığımızda Almanya henüz %5.3 ve Fransa %7.1 geride ancak İspanya pozitife geçmiş.Gördüğünüz gibi Avrupa'da bir iyileşme yavaş yavaş aylık bazda kendisini göstermeye başladı’’ dedi.Aybar, Türk otomotiv pazarına ilişkin ‘’Türkiye'ye baktığımızda ithalat ihracatın önünde gidiyor. Türkiye yatırımlarını büyütemediği için pazarı büyüdükçe bunu ithalatla dolduruyor.Türkiye’de otomobil satışlarında ithal otomobillerin oranı %78 oranında’’ şeklinde konuştu.

Gazete HaberTürk Yazarı Hakan Özenen, yerli otomobil üretimi konusunda dünya genelinde yeni otomobil üretiminin ve marka oluşturmanın kapalı ekonomilerde ancak başarılı olabileceğini söyledi.Özenen, Türkiye’de mevcut konjonktürde ithal otomobil markalarında büyük rekabet olduğunu ve sıfırdan bir yerli otomobil üretilse de bunun yurtiçi piyasada beklenen talebi oluşturamayabileceğini  belirtti.Özenen, 2014 yılında Otomotiv Strateji Belgesinin en kısa sürede yürürlüğe girmesi ile birlikte sektöre hareketlilik geleceğini sözlerine ekledi.

Aybar: Otomotiv sektörü 2014'te yüzde 10 daralabilir

BDDK’nın yılbaşından önce yürürlüğe koymayı planladığı kredi ve taksit sınırlamasına ilişkin İbrahim Aybar ‘’ Yılın son ayları yoğun bir kampanya dönemi yaşanıyor. En hareketli dönem. Bu yönetmeliğin çıkışı biraz daha gecikirse o zaman Aralık ayında hareket eden müşteriler bu yeni yönetmelik şartlarından kurtulmuş olacaklar. Türkiye'de kredi hacmi mevduat hacminden çok daha fazla büyüdü. Yani insanlar bankalardan çok daha fazla kredi çektiler, mevduat oranındaki artışa göre.

Dolayısıyla daha fazla kredi almak durumunda olduğuna göre insanlar bankalar bunu nasıl verecekler? Kendi rasyolarına göre verecekler. Ona göre karşılık ayıracaklar. BDDK’nın kuralları var. Bu noktada kimi öz sermaye ilavesi yapacak. Yapamadığı takdirde kredi hacmini küçültecek. O zaman da krediyi talep eden insanın çok daha fazla incelenmesi gerekecek. Bu da kredi hacmini küçülttüğü zaman hem sektörümüzdeki rasyolara göre krediye ihtiyaç olduğu için bizim sektörümüzü de olumsuz etkileme riski taşıyor.Ben önümüzdeki seneyi genel anlamda bu seneye paralel görüyorum. Eksiler var az önce konuştuğumuz gibi. Artılar da var. Böyle baktığımız zaman ben öyle tahmin ediyorum ki bu yılın ayarında belki bu yılın çok az altında ’a yakın altına inebiliriz’’ dedi.

Hande Berktan

hberktan@bloomberght.com