Bloomberght
Bloomberg HT Görüş İrfan Donat Tarımda start-up rüzgarı

Tarımda start-up rüzgarı

Giriş: 08 Haziran 2017, Perşembe 09:46
Güncelleme: 08 Haziran 2017, Perşembe 09:51

Tarım ve gıda alanındaki girişimcilik hikayelerine her geçen gün bir yenisi ekleniyor.

Özellikle genç girişimcilerin fikirlerine fonlar milyonlarca dolarlık yatırım yapıyor.

Üniversitenin kütüphanesinde, evin garajında ya da kafede yeşeren bir fikir, sonrasında tecrübe, teknoloji, Ar-Ge ve inovasyonla birleşince küresel bir başarı hikayesine dönüşebiliyor.

Ama bu söylediklerimizin çoğu maalesef yurt dışında yaşanıyor.

Türkiye, tarımda start-up ve girişimcilik konusunda maalesef olması gereken noktanın oldukça gerisinde.

Bu konulara kafa yoran ya da üzerinde çalışan şirket ve start-up sayısı neredeyse iki elin parmağınızı geçmiyor.

Ama ABD başta olmak üzere gelişmiş ekonomilerde tarım sektörünün gelecekteki oyuncuları şimdiden yol almaya başlamış.

Söz konusu start-up şirketler ve üzerinde yoğunlaştıkları alanlar, tarımın geleceğine yönelik önemli ipuçları içeriyor.

Tarım ve gıda sektörüne yönelik ortaya çıkan fikirler gelecekteki üretim ve tüketim alışkanlıklarına yön verecek nitelikte.

Lafı fazla uzatmadan bazı örneklerle ne demek istediğimizi anlatmaya çalışalım:

ABD merkezli Farmlogs adlı şirket, daha verimli ve kârlı bir çiftlik yönetimi için yazılım tasarlamış. Yazılım sayesinde üretim aşamasında verim kaybının önlenmesi ve maliyetlerin kontrol altında tutularak, tüm süreç boyunca kârlılığı artırmaya yönelik çiftçiye alan bilgileri, uyarılar ve tavsiyeler sunuluyor.

Bir diğer şirket ise İsrail merkezli Taranis.

Şirket, kendisini 'hassas tarım istihbarat platformu' olarak tanımlıyor. Tarım alanlarının izlenmesine, çiftçinin bilinçli karar verme sürecine yardımcı olmak üzere geliştirilen platform, tarıma dair 'big data'yı analiz ederek tarımsal faaliyetlerin yönetim biçimini değiştirecek devrimci bir araç olarak tanımlanıyor.

Peki neler yapıyor?

Sezon boyunca çiftçinin üretim sürecini planlayan, fenolojik büyüme evrelerini izlemeyi sağlayan platform, olumlu hava koşullarıyla uygulama zamanlamalarını optimize ediyor. Tarımsal üretimde zararlı popülasyonunu takip eden ve hareket eşiklerini izleyen sistem, haftalık bazda yüksek hassasiyette uydu görüntüleri kullanarak saha sağlığının takibini yapıyor.

Anlık veriler sağlarken, çok değerli olan geçmişteki verilerin tamamını da kaydederek geleceğe yönelik öngörülebilirliği sağlamayı hedefliyor. Amaç, sorunları erken fark edip ya da öngörüp önleyici, koruyucu tedbirler alabilmek.

Taranis uygulaması, veri toplamak ve tarlada entegre haşere yönetimi için bitkilere özel rapor hazılıyor.

ABD'li FreightFarms şirketi ise küresel ölçekte yerel eko-sistemler yaratmak için fiziksel ve dijital araçlar sağlayarak, değişen gıda peyzajının ihtiyacını karşılamayı hedefliyor.

Şirket, doğru teknik, altyapı ve destekle, herkesin coğrafi konum ya da mesleklerinden bağımsız olarak çiftçi olabilmesine olanak sağlıyor. Şirketin geliştirdiği Leafy Green Machine, bir nakliye konteyneri içinde inşa edilmiş, dikey, hidroponik bir çiftçilik sistemi.

İsviçre'nin Lozan kentinden çıkan Gamaya ise işin içine yapay zekayı katmış.

Şirket, hiperspektral görüntüleme ve yapay zeka ile etkinleştirilen agronomi çözümleri sunarak tarım işletmelerinin verimliliğini ve sürdürülebilirliğini geliştirmeyi amaçlıyor.

Tarımda kimyasal kullanımını azaltarak hem çevre hem de maliyet etkisini minimum seviyeye çekmeye çalışan şirket, hastalık ve yabani otların azaltılması ile mahsuldeki kaybı minimize etme hedefinde. Tabii bunları yaparken de değişen iklim koşullarına karşı risk yönetimini tüm yıl boyunca sağlamaya çalışıyor.

Arable ise ABD merkezli bir start-up.

Şirket, arazide tarama işareti ölçümüne dayalı olarak tarımsal işletmelerin gerçek zamanlı kesintisiz görünürlüğünü sağlıyor. Ekinin büyümesinden hasat zamanına kadarki süreci yakın takibe alarak verim ve kalitede öncü analiz yapılmasını sağlıyor. Çiftçi için yağış miktarını, ekinin su talebini, su stresini, mikro iklim şartlarını ölçümlüyor ve ona göre doğru şekilde yönlendiriyor.

İsrail/Tel Aviv merkezli tarım-analitik şirketi olan CropX, bulut tabanlı yazılım çözümleri geliştirerek kablosuz sensörler sayesinde çiftçinin mahsul verimini artırmaya çalışıyor. Belirli alanlardaki farklı toprak türlerini belirlemek için bölgenin toprak haritalarını kullanan sistem, sürdürülebilir tarıma yönelik çözümler sunuyor.

Agrilyst, ABD'nin New York kentinden çıkan bir start-up. Şirket, seralarda mahsulleri tüm üretim sürecinde izleyerek ürünlerinin yönetilmesi ve daha karlı bir işletmeye dönüşmesi için veri odaklı bilgiler edinmesine yardımcı olan web tabanlı bir yazılım platformu sunuyor. Kalite kontrol ve laboratuvar test cihazı niteliği de taşıyan sistem ile üretici, ürünlerini tüm boyutlarıyla 7/24 takip etme şansına sahip oluyor.

Kanada Vancouver merkezli TerraMera şirketi, geleneksel kimyasal ilaçların yerine daha çevreci ve sağlıklı olan bitki esaslı zirai ilaç ürünleri geliştiriyor.

Bir diğer start-up yine ABD'nin Silikon Vadisi'nden çıkan Slantrange.

Uzaktan algılama ve alan içi analizin yenilikçi bir kombinasyonu olarak yeni tarımsal ölçümler oluşturan ABD'nin Silikon Vadisi'nden çıkan Slantrange, özetle şu bilgiyi paylaşıyor: “Spektral görüntüleme, nesnenin doğası hakkında yeni bilgiler edinmek için bir nesneden gelen ışık yansıtıcılığının dalga boyuna bağımlılığını kullanan bir teknik olarak tanımlanıyor. Daha basit bir ifadeyle tarım alanında bitkinin renginden bir çok şeyi öğrenebiliriz. Bir bitkinin sağlığı ve olgunluğu sezon boyunca geliştikçe, kimyası ve hücresel yapısı da gelişir. Bu değişiklikler emdiği, ilettiği veya yansıttığı güneş ışığında belirgindir. Aslında bir yaprağın rengi biyolojik süreçleriyle neler olduğunu anlatıyor.” SlantRange sistemleri, bitki sağlığını ölçmek için kritik olan dar bantlarda güneş ışığını ve bitki imgesini eşzamanlı olarak ölçüyor - bu nedenle bitki sağlığı zamanında izlenebiliyor.

Bu da beraberinde üreticiye verim, kalite ve maliyet tarafında avantaj sağlıyor.

Arjantin merkezli start-up şirketi S4 ise hem tarımsal verimliliği artırmak hem de tarımsal riski yönetebilmek adına çiftçilerden finansal şirketlere kadar tüm karar verme araçlarına veri analizi geliştirmeye odaklanıyor.

Hindistan merkezli Cropin Technologies şirketi, çiftlik/tarım işletmelerinde üreticilere çiftlik yönetimi yazılımı ve veri odaklı tarım yapmalarını sağlayan mobil uygulamalar sunuyor. Böylece her çiftliğin üretimden hasada kadar her sürecini 7/24 izlenebilir ve kontrol edilebilir hale getiriyor.

Wexus Technologies adlı ABD merkezli şirket ise bulut teknolojisi sayesinde tarımsal alanda enerji verimliliğine odaklanıyor.

Örnekleri çoğaltmak mümkün...

Tüm bu gelişmeler aslında tarımın yakın gelecekte farklı bir evreye geçeceğinin işareti.

Hepsinin ortak buluştuğu nokta tarımsal üretimde maliyetleri düşürme, üretimi ve verimliliği artırma hedefinde olması.

Dikkatimizi çeken bir diğer ortak nokta, söz konusu şirketlerin önemli bir kısmının üniversitelerle yaptıkları işbirlikleri.

Yine bazı şirketlerin NASA ile birlikte yürüttüğü ortak projeler de bu işte başarının sırrını ortaya koyuyor: Ortak hareket etmek, bilgi, tecrübe ve teknolojinin paylaşımı.

Bu arada haksızlık etmeyelim...

Yazının başında da belirttiğimiz gibi bu konuda benzer çalışmaları yürütmeye çalışan Türkiye'de bazı şirketler var. Ama yine dediğimiz gibi sayıları maalesef iki elin parmağını geçmiyor.

Tarım açısından toprak, su ve tohum tarafında yaşanan kaygılar, yeni neslin bu alana ilgisinin azalması ile de başka bir boyutta kaygı yaratıyor.

Halbuki tarım da tıpkı diğer sektörlerde olduğu gibi farklı kollara ve alt alanlara sahip.

Tarımla ilgilenecek olan yeni neslin illa tarlada, bahçede ya da çiftlikte fiziken birebir çalışması gerekmiyor.

Mühendislik okuyan bir genç bu işin teknolojisi, yazılım okuyan birisi kodalaması üzerinde çalışabilir. İletişim ve pazarlama okuyan bir genç, tarım ve gıdanın tarladan sofraya ulaşana kadar geçen sürecin stratejesini belirleyebilir. Uluslararası ilişkiler, siyaset bilimi okuyan birisi, önemi her geçen gün artan tarım ve gıdanın uluslararası politiği, stratejisi ve hukuku üzerine uzmanlaşabilir.

Umarız tarım sektörüne yön verenler dünyadaki bu değişimi ve gelişmeleri doğru okur ve ona göre pozisyon alır.

Aksi halde yine takip edilen değil takip eden olmaya devam ederiz.

İrfan Donat

Bloomberg HT Tarım Editörü

idonat@bloomberght.com