Advertisement

Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle birlikte alt üst olan doğalgazdaki arz-fiyat dengesi ile birlikte rekor seviyeleri gören azotlu gübre fiyatları savaş öncesi en düşük seviyeleri test etti.

Gerekçe, ılıman geçen kışın da etkisiyle Avrupa’da doğalgaz krizine yönelik korkuların azalması ve üretimi pozitif etkileyecek bir sürecin sinyalleri…

Bloomberg’in Green Market verilerine göre, Şubat ayı amonyum sözleşmeleri Ocak ayına göre yüzde 19 gerileyerek Ekim 2021’den buyana en düşük seviyeyi gördü.

Dünyada azotlu gübrenin ana girdisi olan doğalgaz fiyatları genel trend olarak geriliyor.

Avrupa’da üretimleri çevrimdışı olan gübre fabrikaları yeniden üretime geçiyor.

Analistlere göre, Avrupa’da yüksek doğalgaz stokları üretimin devam etmesi nedeniyle amonyum tarafında fiyatların düşüşünü destekledi.

Tabii bir de talepteki zayıflığın etkisini göz ardı etmemek lazım.

Dünyada gübre kullanımı 2022 yılında yüzde 4.8 azaldı.

Gelelim Türkiye’ye…

Küresel rüzgârın etkileri Türkiye’de de hissediliyor.

Burada küresel yansımalar kadar Türkiye’deki gelişmelerin de etkisi var.

Bildiğiniz üzere gübre ihracatına yönelik yasak devam ediyor.

Geçen yıldan devreden zayıf talep 2023’de de etkisini gösteriyor.

Bunun da iki ana nedeni var.

İlki, kuraklık etkisiyle sonbaharda gübre kullanımı zayıf oldu ve 2023 ilkbaharı için o risk tamamen ortadan kalkmış değil.

İkinci faktör de Aralık sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Tarım Kredi Kooperatiflerinin gübre fiyatlarında yüzde 5-13’a varan indirim olacağı, fiyatların Nisan ayına kadar sabitleneceği yönündeki açıklamalarıydı. Aslında bu açıklama sadece Tarım Kredi Kooperatifi’ni bağlasa da çiftçi söz konusu politikanın tüm sektörünü kapsayacağını düşünerek alımlarını erteledi.

Türkiye’de gübre kullanımının 2022’de yüzde 15 civarında azaldığı tahmin ediliyor.

Peki Ocak ayı itibariyle Türkiye'de gübre fiyatlarında nasıl bir seyir hakimdi?

Gübre fiyatları Ocak ayında geriledi ama fiyatlardaki düşüşte temel etken küresel piyasalardaki gelişmeler gibi gözüküyor.

TZOB verilerine göre, Ocak’ta ÜRE gübresinin fiyatı Aralık ayına göre yüzde 9.4 geriledi. Kalsiyum amonyum nitrat gübresinin fiyatı aylık bazda yüzde 5.1 düşerken, DAP gübresinin fiyatı yüzde 4.9 geri çekildi. Amonyum sülfat gübresinde fiyatlar yüzde 4.1 düşerken, 20.20.0 kompoze gübresinin fiyatı ise yüzde 3.6 oranında geriledi.

Peki gübre sektörünün bundan sonraki görünümü nasıl olacak? Arz-talep-fiyat dengesine yönelik sektörün görüşleri, öngörüleri neye işaret ediyor?

Bu soruyu sektörün üç temsilcisine sorduk.

İGSAŞ Genel Müdürü İlkay Ünal, 2022/2023 gübre piyasasına dair şu görüşleri paylaştı: “2022 yılı son çeyreğinden itibaren gübre fiyatlarında aşağı yönlü bir trend başladı ve bu düşüş halen devam ediyor. Bunun üç başlıca sebebi; 2022 yılının son çeyreğinden itibaren enerji fiyatlarında globalde görülen gerileme, 2022'nin son çeyreği ve 2023 başı itibari ile ülkemizde ve globalde kuraklık nedeniyle talepteki daralma ve fiyatlardaki değişkenlikler nedeni ile alımların sürekli ertelenmesi ve tüketimde yaşanan düşüşler. İçinde bulunduğumuz 2023 yılında ise, tarım ürünleri fiyatlarının belirli bir seviyeye gelmesi ile birlikte arz talep dengesinin sağlanacağını ve fiyatların daha istikrarlı bir hale geleceğini düşünüyoruz. Özellikle sezonun açılması ile birlikte tüketimin artacağını ön görüyoruz. Kuraklık riskinin ortadan kalkmasıyla çiftçilerimizin alımlarının artacağını düşünüyoruz.”

Bununla birlikte globalde yaşanabilecek gelişmelerin Türkiye’yi etkileyebileceğini de hatırlatan Ünal, özellikle enerji kaynaklı risklerin global anlamda sektörün gidişatını etkileyebileceğinin altını çiziyor.

Öte yandan, Hindistan gibi büyük oyuncuların ihale ve alım kararlarını ötelemeleri, AB’nin 2023 ortasına kadar belirli ülkelere gübre ithalatında uyguladığı vergileri askıya alması gibi gelişmelerin de sektörü direkt etkilemekte olduğuna dikkat çeken Ünal, Türkiye’deki bazı uygulamaların da fiyatlar üzerinde ek maliyet baskısı yarattığını vurguluyor.

Ünal, “Gübrelerin güvenlik amaçlı takibi amacıyla getirilen Gübre Takip Sistemi (GTS) de sektörümüze her yıl artan ilave mali bir yük getirmeye devam ediyor. Bildiğiniz gibi 2022 yılında GTS ücretlerine geriye dönük olarak yüzde 93 zam gelmişti. 2023 yılında ise ilave yüzde 97 zam yapılması sonrası üretici maliyetlerine çok fazla yük bindi ve bu da üretici maliyet ve fiyat dengelerini olumsuz etkileyerek tüketime şüphesiz olumsuz yansıyacaktır” diyor.

Türkiye’de gaz fiyatlarının Eylül’de çok ciddi artması ile yerli tek ÜRE üretim tesisinin devreden çıktığını ve halen çalışmadığını kaydeden Ünal, bu konunun ajandalarında çok önemli bir başlık olarak yer aldığını belirtiyor.

Ünal, “Gaz fiyatlarının daha da düşeceğine dair basında yer alan açıklamaları bizler de yakinen takip ediyor ve bir an önce ülkemizin tek ÜRE tesisini devreye alıp Türk tarımının hizmetine kavuşturmak istiyoruz” diyor.

Gübre Üreticileri İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği (GÜİD) Başkanı Metin Güneş ise sektördeki son gelişmeleri şöyle özetliyor: “Genel olarak azotlu gübre fiyatlarında düşüş var. Öncelikli sebebi kış mevsiminde havaların çok soğumaması nedeniyle doğalgaz tüketiminde azalma ve fiyatların artmaması hatta düşmesi… Bu durum, azotlu gübre fiyatlarındaki düşüşte etkili oldu.”

Son 2-3 haftada ise fosforik asitte fiyatların düştüğüne dikkat çeken Güneş, “Kuraklık ve buna bağlı olarak yine fiyatlar düşecek beklentisi sonucu oluşan talep azlığı fiyatların düşmesinin bir başka etkeni. Son iki yıldır artan navlun fiyatlarının dünya ticaretinin genel olarak yavaşlamasıyla gerilemesi de fiyatları aşağı çeken bir başka faktör. Birçok ülkede yaşanan dolara ulaşma zorluğu da ticareti olumsuz etkiliyor” görüşünü paylaşıyor.

Türkiye’de 2020 yılında 7,1 milyon ton olan gübre tüketiminin 2021 yılında 6,5 milyon tona gerilediğini ifade eden Güneş, 2022 yılında ise Türkiye’de gübre tüketiminin 5,9 milyon tona düştüğünü ifade ediyor.

Türkiye’de öncelikli sorunun su olduğunu ve buna karşın mutlaka kısa, orta ve uzun vadeli çözümler üretilmesi gerektiğini kaydeden Güneş, “Gübre tüketiminin azalması verim ve kaliteyi olumsuz etkileyeceği için bu konuda da her türlü önlemlerin alınması, desteklerin artırılması gerekmektedir” diyor.

Toros Tarım Tarımsal Sanayi Grubu CEO’su Hakan Göral, gübre sektörünün çok volatil bir pazar olduğunun altını çizerek, “Avrupa'da vadeli kontratlara bakıldığında doğalgaz fiyatlarının bu yıl mevcut seviyelerini koruyacağını öngörüyoruz. Doğalgaz fiyatları bu seviyelerde kalırsa gübre çeşitlerine göre farklılık göstermek üzere örneğin ÜRE gübresinin fiyatı, biraz daha emtia tipi gübre olduğu için diğerlerine göre daha çok düştü. Onun artık belli bir doygunluğa gelmiş olduğunu düşünüyorum. Diğer gübre çeşitlerinde yine belli marjinal ölçülerde normalizasyona devam eder ve ondan sonra bir doygunluğa varılmasının ardından doğalgaz fiyatlarında olduğu gibi dar bir bant aralığında devam etmesini bekliyoruz” diyor.

Bu volatiliteden ötürü hiçbir bayi, distribütör, trader ya da çiftçinin pozisyon almadığını kaydeden Göral, “Bu pozisyon almama da havaların olması gerektiği şekilde soğuk gitmemesi ve kuraklığın da etkisi var fakat beraberinde şöyle bir riski de getiriyor. Gübre bugüne kadar maliyet ve fiyat açısından satın almayla ilgili problemlerle gündeme gelirken, korkarım ki bu problem bir yerden sonra çözülüp alıma geçelim denilen noktada çok büyük bir lojistik problemle karşılaşılacak. Ve bu sefer gübreye erişim probleminin yaşanma riski var. Çünkü bütün değer zincirleri, lojistik ağları pandemi ile birlikte ciddi zarar gördü. Krizden çıkmış bütün sektörler aşağı yukarı hep bu lojistik sektörüyle alakalı ürünü tüketiciye zamanında eriştirme problemi yaşıyor. Bazı ürünleri lojistik sorunları yüzünden belirli süre bekleyebilirsiniz ama gübre beklemez” yorumunda bulunuyor.

NOT: Toros Tarım Tarımsal Sanayi Grubu CEO’su Hakan Göral, Akıllı Tarım programında global gübre pazarı ve Türkiye'de gübre sektörüne yönelik gelişme ve öngörüleri paylaştı. Yayının tamamını buradan izleyebilirsiniz.

İrfan Donat

Bloomberg Ht Tarım Editörü

idonat@bloomberght.com