Advertisement

Çiftçilerle yüz yüze yapılan bir anket çalışmasının sonucu sizinle paylaşmak istiyoruz. Gezici Araştırma Şirketi, çiftçilerin durumunu belirlemek üzere TÜİK örneklem verilerini dikkate alarak bir araştırma yapmış.  

Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesinde, 26 il, 152 ilçe ve bunlara bağlı 180 köy ve kasabada, 18 yaş ve üstü seçmen nüfusunu temsil eden 646'sı kadın, toplam bin 292 katılımcıyla hanede yüz yüze görüşülmüş.

Gezici Araştırma Genel Müdürü Murat Gezici yönetiminde yapılan araştırmada Türk tarımının gidişatını yakından ilgilendiren, çiftçinin içinde bulunduğu durumu ortaya koyan önemli sonuçlar var.

Biz de tarım sektöründe üreticilerin yaşadığı sıkıntıları dile getirmek ve gündemde tutmak adına bu çalışmayı sizinle paylaşmak istedik.

Gezici Araştırma Şirketi’nin gerçekleştirdiği anket, Türkiye’de hayvancılığın seyrini ve mevcut durumuna da ışık tutar nitelikte.

Ankete katılan 1,292 çiftçiye sorulan “Ahırlarınızda hayvan sayısı artıyor mu? Azalıyor mu?” sorusuna yüzde 72.40 oranında ‘Azalıyor’ cevabı verilmiş.

O zaman biz de bu anket sonucunu destekler nitelikte bir veriyi sizinle paylaşalım.
Resmi rakamlara göre Türkiye’de son dönemde özellikle hayvancılık alanında işletme sayıları giderek azalıyor. 2011 yılında 1 milyon 745 bin hayvancılık işletmesi varken 2013 yılında bu rakam 1 milyon 251 bine geriledi.
Ankette dikkat çeken bir diğer soru ise “Zorunlu harcamalardan sonra elinizde para kalıyor mu?” şeklinde. Bu soruya ise ankete katılan çiftçilerin yüzde 87.60 gibi büyük bir çoğunluğu ‘Hayır’ cevabını veriyor.
Biz bu sonucu, çiftçinin yüksek girdi maliyetleri altında ezilirken ürettiği ürünü hak ettiği değerde pazarlayamamasının bir sonucu olarak yorumluyoruz.  

Tarım politikalarındaki bazı belirsizliklere paralel olarak ayakta kalma mücadelesi veren çiftçilere sorulan bir diğer önemli soru ise “Elde ettikleri kazanç ile geçinip geçinemedikleri” yönünde.
Ankete katılanların yüzde 64.50’si bu işten elde ettikleri gelir ve mevcut şartlar altında geçinemediğini söylüyor.

Bunun sonucu olarak da tarım sektöründe her geçen gün küçük üreticinin bu işten elini eteğini çektiği ve kırsal kesimlerden kentlere göçün arttığı da bilinen bir gerçek.  
Ankette göç konusunda da bir soru var.
“Hane üyelerinizden göç eden oldu mu? sorusuna %67.50 oranında ‘Hayır’ cevabı verilirken, hiç de azımsanmayacak olan yüzde 32.50 oranında ‘Evet’ cevabı dikkat çekici.

“Çiftçiler neden kırsal kesimden kente göç etmek zorunda kalıyor?”, “Tarlasını, hayvanlarını satıp, neden maaşlı bir iş bulmak için arayışa giriyor?” soruları üzerinde daha çok durulmalı ve bu sorunlara çözümler üretilmeli diye düşünüyoruz.
Belki bu noktada devletin tarım politikalarını oluştururken göçün önüne geçmek ve özellikle yeni nesli tarım sektörüne yönelmeleri konusunda teşvik ederek istihdam yaratacak politikalara ağırlık vermesi gerekebilir.

-Çiftçi devletten ne bekliyor?

Ankette çiftçilerin devletten beklentileri de sorulmuş.
‘Devlet desteklerine ilişkin görüşler’in sorulduğu ankette çiftçilerin yüzde 65.9’u devlet desteklerinin artırılması gerektiğini savunmuş.

Bizce burada destekten kasıt sadece maddi anlamda değil. Özellikle bireysel ve küçük üreticiler,  devletin sağladığı teşvik, hibe ve primlerin ötesinde genel tarım politikalarında da daha verimli ve sürdürülebilir bir üretim için de destek bekliyor. Tarım üreticileri tıpkı diğer sektörlerde oldu gibi günlük politikalardan çok, orta ve uzun vadeli planlarla geleceğe yönelik olarak önünü görebilmek istiyor.

Yine ‘Devlet desteklerine ilişkin görüşler’ kısmında çiftçilerin yüzde 45.2’si ‘Tarla tarımından çok hayvancılığa önem verilmeli” cevabını vermiş. Yüzde 38.1’lik bir kesim ise ‘Kooperatifçiliğe önem verilmelidir’ görüşünde. ‘Yeni ürünler ekilmesi sağlanmalı’ diyenlerin oranı yüzde 28.4 iken çiftçilerin yüzde 16.9’luk kısmı ‘Ürünlerin kalitesi artırılmalı’ diyerek devlet desteği bekliyor.  

- Çevre, iklim, su çiftçinin ana gündem maddeleri arasında   

Anketin bizim açımızdan belki de en önemli sorusu ve cevapları ise “Köy ve kasabalıların başlıca sorunları” bölümü.

‘Köyün başlıca çevre sorunları’ kısmında Türkiye genelinde ankete katılan 1,292 çiftçinin yüzde 70.8’i ‘Nehirlerimiz, derelerimiz kirlendi’ diyor. Çünkü çevreye verilen tahribatın en büyük tanığı o bölgelerde yaşayan insanlar…

Bu noktada çevre ve özellikle su politikalarımızı yeniden gözden geçirmemiz gerekmiyor mu?
Kırsal kesimde yaşayanlar en önemli çevre sorununa %38.6 ile ‘İklim değişti’ cevabını veriyor. Ankete katılanların yüzde 30.2’si üçüncü önemli çevre sorununa ‘Su kalmadı’ yanıtını verirken, yüzde 22.1’i ‘Toprak eskisi kadar verimli değil’ ve yüzde 19.3’ü ‘Mera alanı kalmadı’ cevabını vermiş.   

Biz bu tür anket, araştırma ya da raporları önemsiyoruz. Her fırsatta bu vesile ile tarım sektörü ve bu işin içinde yer alan üreticilerin sorunlarının tespiti ve çözüm önerilerine ışık tutmak niyetindeyiz.

Çünkü diğer sektörlerin aksine tarım sektörü daha parçalı bir yapıya sahip. Özellikle bireysel ve küçük üreticilerin seslerini duyurabilecekleri bir yapı maalesef söz konusu değil. O yüzden bu tür çalışmalardan yola çıkarak sektörün kronikleşen sorunlarını her fırsatta dile getirip gündemde tutmaya çalışıyoruz.  

Belki bu noktada Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın da elindeki veri ve geniş imkanlar sayesinde Türkiye genelinde tarım sektörüne yönelik geniş çaplı bir anket yaptırması faydalı olacaktır. Eğer böyle bir çalışma yapıldıysa da bu konu ile ilgilenen bir kişi olarak sonuçlarını merak ediyoruz.  

Bize göre tarım sektörünün sorunlarının ortaya konacağı, çözüm önerilerinin tartışılacağı ve konunun tüm ilgililerinin katılımının sağlanacağı konferans ve çalıştaylar, sektörün 2023 vizyonu ve uzun vadeli sürdürülebilir politikalar oluşturulması açısından oldukça yararlı olacaktır.

Bloomberg HT Editörü
İrfan Donat
idonat@bloomberght.com