Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

ABD merkez bankası Fed, bugün başlayacak ve iki gün sürecek olan Ekim ayı toplantısının ardından, 29 Ekim Çarşamba akşamı TSİ 20:00'de tahvil alım programı ve faiz kararlarını açıklayacak.

Fed Aralık 2013'te başlayarak, bundan önceki son yedi toplantısında aylık tahvil alım miktarını 10'ar milyar dolar düşürerek 85 milyar dolardan 15 milyar dolara kadar düşürdü.

Piyasalarda son haftalarda görülen volatilite ve özellikle Avrupa ekonomisindeki negatif görünüm, Fed'in yarın açıklayacağı karar öncesinde belirsizlik yaratıyor. Başkan Janet Yellen'ın tahvil alımları sona erdikten sonra "kayda değer bir süre" daha faiz oranlarının düşük tutulacağı sözü, son açıklamalarda ekonomik verilere bağlı olarak şeklinde açıklanmaya başlandı. Fed'in politika faizini ne zaman artıracağına yönelik bütün sinyaller dikkatle takip ediliyor.

Ekonomistlerin genel görüşü, Fed'in tahvil alım programını sonlandırarak, metinde önemli bir değişiklik yapmayacağı yönünde.

BloombergHT.com'a değerlendirmelerde bulunan, Deniz Portföy Araştırma Müdürü A.Levent Alkan, "Faiz artırım sürecine yönelik piyasa dostu açıklamalar gelmesini bekleyebiliriz. Son gelen veriler ABD ekonomisinde güçlü seyrin sürecek olduğunu onaylar niteliktedir. AMB'nin likidite sağlayıcı çözümleri genel ortamdaki olası gerginliklerin sigortası gibi çalışmaktadır. Piyasada risk iştahı yüksek. Çünkü İtalya'daki sonuçlar hariç "stres testinden" memnun bir piyasa ile karşı kaşıyayız. Kararı ayrı, Başkan Janet Yellen'i ayrı ayrı değerlendirmek gerekecektir. Yellen’den gelen yorumları doğru yorumlamakta biraz zorlanan bir piyasa bulma olasılığımız yüksek" yorumunu yaptı.

Ak Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdürü Gökhan Şen tarafından yayımlanan raporda, "QE’nin bitip bitmediği, 'considerable time' ve 'emek kaynağının belirgin şekilde eksik kullanılması' ifadelerinin metinden kalkıp kalkmadığı izlenecek. ABD’de faiz artış beklentisi en az 2-3 ay ertelenerek 2015'in son çeyreğine kaydı. St. Louis Başkanı Bullard QE’nin (Fed’in küçülerek 15 milyar dolara inen mortgage ve Hazine tahvilleri alım programı) sonlandırılmayabileceğini de dahi vurguladı. Biz QE’nin bitmesini, 'varlık alımlarının ardından' şeklinde başlayan cümlenin devamı olarak gelen 'considerable time' ifadesinin yerinde kalmasını ve emek piyasasındaki olumlu seyrin yine kendine güçlü bir yer bulmasını bekliyoruz. QE’nin uzatılması halinde ise alım miktarının çok düşük olması sebebiyle ekonomiye somut bir etkisi olmayacağını ancak zayıf koşulları göz önüne serip akıl karıştıracağı için son derece negatif bir etki yapmasını bekliyoruz" ifadeleri kullanıldı.

BloombergHT.com'un görüşlerini aldığı İş Portföy Ekonomisti Can Uz, "Fed’in ikili görev tanımı içerisinde 'tam istihdam' ayağı, toparlanan ekonomi ile birlikte hedeflenen seviyeye yaklaşıyor; ancak 'fiyat istikrarı' ayağı ciddi şekilde aksıyor. Fed’in yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 2.0 seviyesinde iken kuvvetlenen Amerikan doları ve petrol fiyatlarındaki düşüş ile piyasa beklentisi yüzde 1.2 - yüzde 1.3 düzeyine geriledi. Son dönemde Amerikan finansal piyasalarında yaşanan büyük volatilite ortamında Fed’in alışılagelen ılımlı retoriğini devam ettireceğini düşünüyoruz. Fed'in 'ileriye dönük yönlendirme politikası' (forward guidance) dahilinde metinde yapılacak olası değişikler için kısa ve uzun vadeli projeksiyonların yenileneceği Aralık ayı toplantısının bekleneceğini öngörmekteyiz. Dolayısıyla Çarşamba akşamı gelecek Fed açıklamasının piyasa dinamiklerini değiştirmekten uzak bir metin olması beklentisi içindeyiz" dedi.

Odeabank Stratejik Planlama Grup Müdürü Erkan Dernek ise BloombergHT.com'a yaptığı yorumda, "ABD Merkez Bankası toplantısından çıkacak sonuçlar arasında istihdam piyasasındaki toparlanmanın devam ettiği yönünde bir açıklama gelebilir,fakat petrol fiyatlarının enflasyon üzerindeki baskısı ve yurtdışı piyasalarda zayıf büyüme eğiliminden dolayı enflasyon üzerinde baskının dengeli olduğu, gelecek dönemlerde enflasyon beklentileri konusunda artan istihdam ve reel gelir durumuna bağlı olarak yavaşlayan ekonomiler ve güçlü dolardan kaynaklanan risklerin birbirini dengeleyeceği gibi açıklamalar söz konusu olabilir. Bu açıdan bakıldığında bir önceki toplantıda sınırlı aşağı revize edilen büyümeden sonra enflasyon artışı beklentilerinin daha yumuşak telaffuz edilmesi mümkün, fakat bütün bunlara karşılık niceliksel genişlemenin sona erdirilmesinin planlanan zamanda gerçekleşeceğini ve faiz artış patikasında önceki tahminlerin korunacağını tahmin ediyoruz. Bunun ana nedeni petrol fiyatlarında düşüş ve enflasyondaki aşağı yönlü risklere karşılık ABD ekonomisinin düzenli büyüme patikasında artan reel gelirler eşliğinde toparlanmaya devam etmesi ihtimali" ifadelerini kullandı.

BloombergHT.com Editörü
Fırat Taşvur
ftasvur@bloomberght.com