Şimdi Büyük Abi Merkel düşünsün...
Avrupa'nın 1 numarası Almanya'da önce fabrika siperişleri, ardından sanayi üretimi sert düşüş gösterdi, işsizlik yükselmeye başladı. Avrupa Birliği Komisyonu Almanya'nın 2013 büyüme tahminini yüzde 1.7'den yüzde 0.8'e çekti. Bu da yetmezmiş gibi Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi, krizin Alman ekonomisini olumsuz etkilemeye başladığı konusunda uyardı; peki şimdi mahallenin büyük abisi Merkel ne yapacak?
Almanya'da dün Eylül ayı fabrika siparişleri açıklandı. Fabrika siparişleri, mevsimsel dalgalanmalardan ve enflasyondan arındırılmış rakamlarla, Eylül ayında, bir önceki aya göre yüzde 3.3 düştü ki bu durum, Eylül 2011'den bu yana en hızlı düşüşü işaret ediyor. Fabrika siparişleri geçen yılın aynı dönemine göre ise yüzde 4.7 geriledi. Siparişler, Ağustos ayında da revize edilmiş hali ile yüzde 0.8 kan kaybetmişti. Düşüş; Avrupa borç krizi ve yavaşlayan ekonomik büyümenin şirketleri yatırımlarını azaltmaya yöneltmesinden kaynaklandı.
Almanya'da iş dünyası güven endeksi Eylül ayında son 2.5 yılın en düşük seviyesine gerilerken, işsizlik oranı son 20 yılın en düşük seviyesinden yükseldi.
Eylül ayı için gerileyen bir başka önemli veri ise sanayi üretimi oldu. Ağustos ayında yüzde 0.4 düşen sanayi üretimi Eylül ayında da yüzde 1.8 geriledi. Bloomberg News'un anketine katılan 41 ekonomistin medyan tahmini ise sanayi üretiminin yüzde 0.7 düşeceği yönündeydi. Sanayi üretimi, geçen yılın aynı dönemine göre ise yüzde 1.2 geriledi.
Bu veri, borç krizinin, Euro Bölgesi'ndeki diğer ortaklarına göre çok daha iyi durumda olan Almanya'yı da etkilemeye başladığının son işareti olarak değerlendiriliyor. Bundesbank, geçen ay yaptığı açıklamada, ekonominin, ihracata yönelik talebin azalması ile birlikte, dördüncü çeyrekte daralabileceğini kaydetmişti. İmalat sanayi üretimi Eylül ayında, yatırım malları üretimindeki yüzde 3.5'lik düşüşün etkisi ile yüzde 2.3 geriledi. Enerji üretimi yüzde 0.3 düşerken, inşaat üretimi yüzde 2.7 yükseldi.
Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi ise verilerin ardından yaptığı konuşmada Almanya'nın şimdiye kadar, Euro Bölgesi'nin diğer kısımlarındaki zorlukların bazılarından kendisini büyük ölçüde soyutladığını belirtti ve cümlenin "ama"dan sonraki kısmını getirdi: Ancak son veriler, bu gelişmelerin şimdilerde Almanya'yı etkilemeye başladığını işaret ediyor. Borç krizi bölgenin en büyük ekonomisi Almanya'ya zarar vermeye başladı.
Bundesbank ise geçen ay yaptığı açıklamada Almanya'nın ihraç mallarına olan talebin düşmesinden dolayı dördüncü çeyrekte ekonominin daralabileceği uyarısında bulunmuştu.
Almanya; gelişen piyasalara ihracatı ve içten gelen talep sebebiyle her ne kadar bölge krizini diğer ortaklarına göre daha az hissediyor olsa da "Hepimiz aynı gemideyiz, bazılarımız daha çok aynı gemideyiz" gerçeği ile gün geçtikçe daha çok yüzleşiyor.
Almanya ihracatının yüzde 40'ını Euro Bölgesi'ne gerçekleştiriyor. Dolayısıyle Merkel istese de istemese de mahallenin büyük abisi olmak zorunda kalıyor. Peki Şansölye Merkel şimdi ne yapacak? Yunanistan'a verdiği "Sıkın, sıkın, kemerleri daha çok sıkın" direktifini kendi halkına henüz diretmesine gerek olmadığına göre muhtemelen yatırımları çekmek ve iç talebi canlandırmak adına adım atacak. Deutschland Über Alles mi yoksa We're All Europeans mı, önümüzdeki günler gösterecek...