Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “Merkez Bankası’nın son beş toplantıda peş peşe indirim yaptığına dikkati çekerek, “Merkez felaket tellallarının sesini 5’te 5 indirimle kesti. Yüzde 5’lik büyüme hedefine de manevra alanı açtı” değerlendirmesinde bulundu.

Avdagiç, TCMB Para Politikası Kurulu'nun, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 75 baz puan düşürerek yüzde 12.00’den yüzde 11.25’e indirmesine ilişkin açıklama yaptı.

Şekib Avdagiç, “Faizlerin aşağı gelmesi ve finansmanın ucuzlaması, Türkiye'de reel sektörün canlanması bakımından görevini yerine getirmeye başladı. Ancak 2019’da toplam 12 puanlık indirime rağmen faiz düzeyi hâlâ çift haneli rakamlarda. Söz gelimi geçen hafta bankaların ticari ağırlıklı kredilere uyguladığı ortalama faiz yüzde 13,11 oldu. Bu doğrultuda Merkez Bankası’ndan iş dünyası olarak beklentimiz, kısa sürede faizleri yüzde 10’un altına indirmeleri yönünde. ABD-Çin ticaret anlaşmasıyla küresel piyasalarda pozitif rüzgar eserken, iş dünyamızın bu potansiyeli yakalaması için faizler hızla tek haneyi görmeli” dedi.

Önümüzdeki günlere daha güvenle baktıklarını belirten İTO Başkanı Avdagiç, “Kamu bankaları takdire şayan şekilde harekete geçti. Şimdi özel bankalar da daha fazla sahaya inmiş görünüyor. Dünyadan yansıyan mesajlar da bankaların daha cesur davranmalarını destekler nitelikte. Önümüzdeki günlere daha güvenle bakıyoruz. İş dünyası olarak da gelişen bu güven ortamıyla birlikte çok daha cesur adımlar atacağız. Önümüzdeki süreçte bugün yapılanların ekonomik göstergelere pozitif yansıyacağını şimdiden söyleyebiliriz” ifadesini kullandı.

Faiz düzeyinin özellikle yatırım kararları için en kritik faktörlerden biri olduğunu vurgulayan Avdagiç, “Özellikle 2020 yılında faiz oranları daha da büyük önem arz ediyor. Çünkü biliyorsunuz bu yıl için hedeflenen büyüme oranı yüzde 5. Ve bu orana ulaşmak için özel sektörün tüketiminde yüzde 4.9, özel sektör yatırımlarında ise yüzde 12.1 artış öngörülüyor. Yani bu özel sektörün hem daha çok tüketeceği hem daha çok yatırım yapacağı anlamına geliyor. Bunu sağlamanın en önemli enstrümanı ise faiz oranının tek haneye inmesidir” diye konuştu.

Bütün senaryoların dünyada faizlerin düşük, likiditenin bol olduğu bir 2020’ye işaret ettiğini belirten Şekib Avdagiç, “Burada enflasyondaki düşüşle birlikte ülke risk primimizdeki (CDS) gerileme, kaliteli sermaye girişleri için de elverişli bir ortam oluşturuyor. Belli ki dış finansman açısından daha rahat bir yıl yaşayacağız. Bu avantajlı dönemi düşen faiz oranlarıyla birleştirirsek, yatırımlarda hedeflediğimiz seviyelere ulaşır ve istihdamdan büyümeye önemli kazanımları cebimize koymuş oluruz” dedi.