Bloomberg HT yayınına bağlanarak son günlerde yaşanan tedarik sıkıntılarının otomotiv sektörüne etkisini değerlendiren Otomotiv Yetkili Satıcılar Derneği(OYDER) Başkanı Turgay Mersin yaşanan sorunlarla ilgili, "Son 1,5 yıldır yaşadığımız çip kriziyle beraber ve Rusya Ukrayna savaşıyla beraber, metalde bir fiyat artışı ve ithalatta bir sıkıntı yaşanıyor gibi görünüyor. Bu şu anda araç bulunabilirliği ile ilgili bir sıkıntı yaratmadı ama ileride yaratacağı kesin. Bugün geldiğimiz noktada savaşın yarattığı maliyet dışında bir tedarik sıkıntısı şu anda yok. En azından müşteriler showroom’larda istedikleri araçları bulabiliyorlar. Şu anda tabi stoklarla idare ediliyor ama gelecekte hem lojistik fiyatları hem navlun bedellerinin hem de akaryakıt fiyatlarının artması maliyet artışlarını getirecek. Tabii üretimde de sıkıntı yaşanacak gibi görünüyor çünkü bu bir müddet daha sürecek gibi duruyor etmese bile onların ayağa kalkması aylar alabilir. Şu anda bir sorun yok gibi dursa da önümüzdeki günlerde bir tedarik sıkıntısı yaşanacağı tahmin ediliyor bu da tabi üretime ve fiyatlara yansıyacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Otomotiv sektörünün ilerde zor günler geçirebileceğini fakat bulunabilirlikte geçen seneki kadar sorun yaşanacağını düşünmediğini belirten Mersin artan maliyetlere dikkat çekerek, "Geçen seneki kadar olacağını düşünmüyorum. Geçen sene çok daha fazla sorun vardı talep de çok fazlaydı. Bu sene biraz talepte de daralma var ama önümüzdeki aylarda geçtiğimiz sene kadar olmasa da kesinlikle bir bulunabilirlik sıkıntısı yaşanacak.
Yükselen ham madde fiyatları kaçınılmaz şekilde fiyatlara yansıyacak
Bence ondan daha önemlisi maliyet. Hammadde fiyatları yükseldiği için kaçınılmaz şekilde fiyatlara yansıyacak. Avrupa’da az önce sizin söylediğiniz gibi Ocak-Şubat ayında yüzde 4’lük bir daralma var. Şunu da söylemek lazım Türkiye’de bu daralma daha fazla yaklaşık yüzde 15 civarında. Bu da maalesef Türkiye’deki alım gücünün düşmesinden de kaynaklanıyor çünkü şu anda bulunabilirlikte bir sıkıntı yok.
Faizlerin yüksek olması ve araç fiyatlarının yükselmesi alım gücünü düşürdü. Yüzde 15 daralma normal bir daralma değil ki Mart ayını daha kapatmadık ama yüzde 20’lik bir daralma daha olacak gibi görünüyor. Acilen önceki sene yapıldığı gibi faizlerde destek çıkılması lazım yoksa otomotiv sektörü gün geçtikçe kan kaybetmeye devam ediyor. İlk üç ayda yüzde 15-20 pazar daralması görebiliriz" dedi.
Yılın nasıl kapatılacağıyla ilgili ve atılması gereken adımlarla ilgili de konuşan Mersin, "Burada iki üç tane parametre var. Bir tanesi alım gücünün artırılması bir diğeri bulunabilirliğin artırılması. Bunlar aşılırsa ve faizler, taksit sayıları gibi diğer parametreler de uygun olursa geçen sene gibi kapatabiliriz fakat bulunabilirlik sıkıntısı had safhaya çıkarsa geçen seneki rakamların altında da kapatılabilir.
Bu Türkiye gibi 85 milyonluk bir ülke için normal rakamlar değil. Her zaman söylüyoruz burada 1000 kişiye 280 araç düşüyor, Avrupa’da bile ortalaması 650 araç. Burada tabi milli gelirin ve alım gücünün artması gerekiyor. Pazar şu anda kestirmek çok zor. Üç dört tane parametre var. Üretim, Türkiye’deki iş talebinin dinamikliği, alım gücünün artması bunların hepsi pazar belirleyecek ama bir gerçek var akaryakıt fiyatlarının artmasıyla beraber bir enflasyon yaşıyoruz daha da yaşayacağız gibi görünüyor" yorumunda bulundu.
Mersin mevcut durumda kamu aracılığıyla bir kredi desteğinin şart olduğuna ve bunu yetkililere her seferinde söylediklerini vurgulayarak, "Şu anda otomotivde aylık reel faiz yüzde 2 yıllık olarak yüzde 24’e geliyor. Kamu bankaları aracılığıyla en az yüzde bir ile bir faiz kampanyası acil gerekiyor. Zaten ÖTV matrahları Ocak ayında güncellendi. Bunun tekrar güncellenmesi lazım çünkü araç fiyatları arttıkça oradaki matrahtaki değişimler ve basamaklar yukarı yönlü oluyor. Görüştüğümüz yetkililere bunu dile getiriyoruz ve getirmeye de devam edeceğiz.
İkinci eldeki fiyatlar da 21 Aralık’tan sonra yüzde 10-15 civarında bir düşüş yaşamıştı. Bu durum aynı şekilde devam ediyor ama araç bulmakta sıkıntı yaşanırsa hem birinci elde hem ikinci elde fiyatlar yukarı doğru çıkar. Alım gücü de düştüğü için ısrarla söylemek istiyorum bunun desteklenmesi lazım" ifadelerini kullandı.