"Rusya'dan Batılı markalar çekilince Türk markaların satışı normale döndü"

Rusya ve Ukrayna'nın Türk markaları için çok önemli iki ülke olduğunu belirten BMD Başkanı Öncel, "Derneğin 32 markasının Rusya’da 655 mağazası ve 2 bin 500’ü aşkın satış noktası, Ukrayna’da ise 24 markamızın 267 mağazası ve 200’e yakın satış noktası bulunuyor. İki ülkede ağırlıklı olarak hazır giyim markalarımız faaliyet gösteriyor. Hazır giyim özelinde bakınca 2021’de Rusya'ya 287 milyon, Ukrayna'ya 173 milyon dolar ihracatımız var. ‘Bavul ticareti’ olarak adlandırılan yolcu beraberindeki eşyayı da eklediğimizde hacim hacmimiz bir milyar dolara yaklaşıyor" bilgisini verdi.

Gelinen noktaya ilişkin "Ukrayna’daki mağazaların tamamı Rusya’nın müdahalesi ile birlikte kapandı. Ülkede çok sınırlı sayıda mağazanın acil ihtiyaçlar için açıldığı yönünde bilgiler alıyoruz. Rusya’da da ilk başlarda cirolar yüzde 50 düzeylerine kadar gerilemişti. Ancak Batılı markaların çekilmesinin ardından satışlar eski düzeyine ulaştı. Hatta bazı mağazalarda savaştan önceki cirolara ulaşıldığı yönünde bilgiler alıyoruz" değerlendirmesi yapan Öncel, Batılı markaların mağazalarını kapatarak Rusya’dan çekilmelerinin gelecekte de Türk markaları için bir fırsata dönüşebileceğini aktardı.

"İki üç katına çıkar"

Türkiye'nin hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının dörtte üçünü tek başına gerçekleştiren, İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı (İHKİB) Mustafa Gültepe, savaşın birinci ayına ilişkin, "Rusya ve Ukrayna, 2021’i 20,3 milyar dolar ihracatla kapatan hazır giyim sektörümüz için iki önemli ülke. Laleli, Merter, Osmanbey ve Bayrampaşa piyasası ağırlıklı olarak bu iki ülkeye yaptıkları ticaretle ayakta duruyor" bilgisini verdikten sonra, savaşla birlikte Ukrayna tamamen kapandı, İşler azalsa da ticaretin devam ettiği Rusya’ya ihracatta ise lojistik ve para transferi başta olmak üzere ile çeşitli sorunlarla karşı karşıya olduklarını anlattı.

Batılı markalar çekildiği için normalleşmenin başlaması ile birlikte hazır giyim şirketlerine Rusya’da yeni fırsatların doğacağına inandığını dile getiren Gültepe, "Ortaya çıkan boşluğu Türk markaları dolduracak. 2021’de Rusya’ya yolcu beraberinde eşya hariç 286 milyon dolar olan hazır giyim ihracatımızı yakın gelecekte iki üç katına çıkarabiliriz. Bunun için gecikmeden doğru adımları atmamız gerekiyor" dedi.

Milli paralarla ödeme kolaylık sağlayacak

Gültepe, devam sorunları ve çözüm önerilerini de şöyle özetledi:

"Gelinen aşamada maliyetlerin artmasına ve uzun sürmesine rağmen Rusya’ya lojistik akışı farklı kanallardan devam ediyor. İhracat bedelleri de halen farklı kanallardan da olsa geliyor. Ama daha çok iki ülke arasında milli paralarla ticaretin yapılması alternatifi üzerinde duruluyor. Bakanlığımız, Merkez Bankası ve BDDK çeşitli seçenekler üzerinde çalışıyor. Milli paraların kullanılması potansiyeli artıracağı gibi ihracatın da gelişmesine katkı sunacak bir adım olabilir.

Öte yandan Rusya-Ukrayna savaşından etkilenen firmalara devlet destekleri ve kredi konusunda kolaylık sağlanması için de girişimlerimiz devam ediyor. Bölgeye çalışan firmalara 2022’deki ihracatları oranında destek verilmesini, Eximbank’ın da faizsiz ve bir yıl ödemesiz kredi sağlamasını istiyoruz. Ticaret elbette önemli. Ama biz öncelikle savaşın bir an önce durdurulmasını diliyoruz."