BloombergHT'de dün gün boyunca yayına katılan yerli yabancı ekonomist, trader ve stratejistlerin ağızlarından dökülen tek bir cümle vardı: Lehman 2008 krizinden sonra gördüğümüz en kötü piyasa. Bu insanların çoğu miminum 10 yıldır sektörün içinde ve Asya Krizi, Rusya krizi, 9/11 ikiz kuleler felaketi gibi birçok önemli olayda piyasada işlem yapıyorlardı. Bunca tecrübeye rağmen dünkü fiyatlamaları anlatırken büyük şaşkınlık içindeydiler.
Şimdi bu noktada şunu sormak lazım; piyasada hangi senaryolar fiyatlanıyor?
1- V,U şeklinde olacağı iddia edilen dünya büyümesinin en iyi ihtimalle 'L' yani uzun süre yatay-düşük gideceği, eğer işler daha kötüleşirse resesyonun ciddi bir ihtimal olduğu fiyatlanıyor.
Nereden anlıyoruz? Bakınız ABD 10 yıllık tahvil faizine veya Alman Bund ya da İngiliz Gilt'lerine. Hepsinin faizleri ya tüm zamanların en düşüğünde ya da son derece düşük seviyelerde.
2- Gelişmekte olan ülkelerde orta uzun vadede büyüme daha iyi olacak ancak kısa vadede bu ekonomilerde ciddi soğuma üstüne enflasyon ve ticaret açıklarını fonlamada zorlanma gibi sorunlar yaşanabilir.
Bunu nereden anlıyoruz? Son 3 hafta içinde ABD Dolarına karşı Güney Afrika Rand'ı ve Brezilya Real'i % 15, Rus Ruble'si % 10 ve müdahale etmesine rağmen Kore Won'u % 9 değer kaybetti. Diğer yandan endekslere bakıldığında da Budapeşte Borsası% 21, Meksika ve Şili Borsaları % 12 , Brezilya Borsası % 11 aşağıda.
3- 'Güvenli liman özelliği bitiyor mu? Rezerv para olma avantajını kaybedecek mi?' denilen ABD Doları tekrar en gözde kur oldu.
Bence fiyatlanan en enteresan senaryo bu oldu. 3 yıl boyunca hakkında söylenmeyen kalmayan, yeni ekonomi düzeninde önemini kaybedeceği düşünülen ABD Doları bu çalkantıda yatırımcıların güvenli liman olarak seçtiği tek adres oldu.
Hafta sonuna bu sorular ve senaryolar ile giriyoruz. Resmi ne değiştirir? FED aniden tekrar sahaya dönebilir mi? G20 mesajları ne kadar etkili olur? Bu soruların cevaplarını sanırım hafta sonu daha net görebileceğiz. Aksi takdirde bütün piyasaları daha zor bir hafta bekliyor.
