Credit Suisse’te 30 bin müşterinin 80 milyar sterline yakın para bulunduran hesaplarının detayları sızdı. Banka yaptığı açıklamada gazeteciler tarafından iddia edilen işletme pratiklerini sert bir şekilde reddetti.

Sızan bilgiler Credit Suisse’in gerekli tedbirleri almadığı ve uzun zamandır taahhüt ettiği halde şüpheli müşterileri ve fonları denetlemediğini gösteriyor. Uluslararası medya kuruluşlarında yer alan raporlara göre Credit Suisse insan kaçakçılığı yapan ya da rüşvet ile suçlanan bir çok kişinin paralarını uzun yıllar muhafaza etmiş.

Credit Suisse ile ilgili bilgileri bir Alman gazetesine sızdıran muhbir ise İsviçre’deki banka gizlilik kanunlarının etik dışı olduğunu ve bu kanunun İsviçre bankalarının vergi kaçakçılarının ana iş ortağı olmasına yardım ettiğini söyledi.

Sızdırılan verilere göre bazı banka hesaplarının açılış tarihi 1.940’lı yıllara kadar uzanırken bazıları ise 2000 yılında açılmış durumda. Açılan hesapların büyük bir bölümü ise hala aktif.

Credit Suisse sızdırılan bilgiler sonrasında kara para akladığı gerekçesiyle İsviçre tarihinde ilk defa suçlamayla karşılaşabilecek banka olabilir.

Küresel piyasalar geçen haftanın son işlem gününde Rusya-Ukrayna kaynaklı jeopolitik gerilimler ve Fed politikalarına ilişkin endişelerle satıcılı seyrederken yeni hafta iki liderin görüşeceğine ilişkin haberlerle pozitif başladı.

ABD borsaları geçen haftayı düşüşle tamamlamıştı. S&P 500 cuma günü yüzde 0,72, haftanın tamamında yüzde 1,58 düştü. Nasdaq 100 de Cuma günü yüzde 1,14, haftalık bazda ise yüzde 1,71 geriledi. Nasdaq Bileşik Endeksi, Cuma günü Nisan 2020’den bu yana ilk kez teknik analizdeki 'ölüm kavşağı' formasyonuna girdi. Uzun vadeli trendleri izlemek için kullanılan ve 50 günlük hareketli ortalama seviyesinin, 200 günlük hareketli ortalama seviyesini aşağı yönlü kesmesiyle oluşan formasyon çoğunlukla düşüşlerin devam edebileceği şeklinde yorumlanıyor.

Yeni haftanın ilk işlem gününde ise ABD endeksleri vadeli işlemlerde Biden ile Putin’in prensipte görüşmeyi kabul ettiklerine ilişkin haberle artıya geçti.

Asya borsaları kayıplarını kısmen geri verse de satıcılı seyretmeye devam ediyor.

Geçen haftayı yüzde 1,93 sınırında tamamlayan ABD 10 yıllık tahvil getirisi bu sabah fazla değişim göstermedi. Altının ons fiyatı güvenli liman iştahının azalmasıyla düşüyor.

Geçen hafta iki ayın ardından ilk kez haftalık bazda düşüş kaydeden petrol fiyatları zayıf. Bloomberg Dolar Endeksi yüzde 0,21 düşüşle işlem görüyor.

Biden-Putin görüşme için prensipte anlaştı

Fransa, ABD Başkanı Joe Biden ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmemesi durumunda, görüşmeyi kabul ettiklerini açıkladı.

Fransa cumhurbaşkanlık ofisi tarafından pazar gecesi yapılan açıklamada, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, ABD ve Rus liderlerin Avrupa’da güvenlik ve stratejik istikrarı görüşmek üzere bir zirve ve ardından ilgili paydaşlarla ikinci bir zirve düzenlemesini önerdiği belirtildi. Beyaz Saray liderlerin prensipte görüşmeyi kabul ettiğini teyit etti.

Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, “Diplomasi için her zaman hazırız. Ayrıca Rusya’nın savaşı seçmesi durumunda hızlı ve ciddi yanıt vermeye de hazırız. Ve şu anda, Rusya çok yakında Ukrayna’ya tam ölçekli bir saldırı düzenlemek için hazırlıklarını sürdürüyor gibi görünüyor” diye konuştu.

Biden yönetimi Rusya’nın saldırı hazırlıkları konusunda haftalardır uyarılarda bulunurken, Biden son olarak cuma günü Putin’in günler içinde harekete geçeceğine inandıklarını ifade etmişti.

Bloomberg'e konuşan konuya yakın kaynaklar da ABD’nin, müttefiklerine Rusya’nın Ukrayna işgalinin birden fazla şehri kapsayabileceğini söylediğini aktarmıştı.

Batılı yetkililerden oluşan kaynaklar, saldırıya uğrayabilecek şehirler arasında kuzeydoğuda Kharkiv ve güneyde Odessa ve Kherson’ın yer aldığını belirtmişti. Bugüne kadar Ukrayna’yı işgal etmeyi planladığı iddialarını yalanlayan Rusya ise Belarus ile birlikte gerçekleştirdiği askeri tatbikatları, daha önce planlandığı şekilde 20 Şubat’ta sona erdirmedi ve Rus güçlerin Belarus’ta süresiz olarak kalacağını açıkladı.

Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD-SEN) sosyal medyadan yaptığı açıklamada; şirket ile anlaşma sağlandığını, işten çıkarılan işçilerin geri alınacağını ve maaşlarında artışa gidileceğini kaydetti.

DGD-SEN'den yapılan açıklamada; "Direnen Esenyurt Migros Depo işçileri kazandı. Migros’un İstanbul Esenyurt’ta bulunan Avrupa Dağıtım Merkezi deposunda işten atmalar ve işyerinde ücret artışı, prim, işçi sağlığı, iş güvenliği ve diğer sorunlar nedeniyle Haluk Levent’in arabuluculuğunda Migros yöneticilerinin katılımı ve garantörlüğünde Us Grup ile yaptığımız görüşme biraz önce sonuçlanmıştır" denildi.

Öte yandan sanatçı Haluk Levent de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda; "Son 9 gündür hem sendika hem taşeron firma ile görüşmem sürüyordu. Son görüşmeyi Ahbap derneğinde yaptık. 8 saat sürdü. Ve tüm sorunlar çözüldü" açıklamasını yaptı.

Migros ise sosyal medyadan yaptığı açıklamada; "Esenyurt Dağıtım Merkezi'nin çalışanları, yakın diyaloğumuzla işinin başına dönme kararı almıştır. Bu süreçte duyarlı yaklaşım gösteren herkese teşekkür ederiz" ifadelerine yer verdi.

Neler yaşandı?

Migros’un İstanbul’un Esenyurt ilçesindeki deposundaki işçiler, yüzde 8 oranındaki zammı kabul etmeyerek grev başlatmıştı. Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası ise greve giden 257 işçinin işten çıkarıldığı açıklamasını yaptı. İşçilerin, Migros’un dahil olduğu grubun yönetim kurulu başkanının evinin önünde yaptığı eylem ve bu eyleme polisin engel olarak işçileri göz altına alması tartışmalara neden olmuştu.

Migros'tan da sürece ilişkin yazılı bir açıklama yapılmış, talep edilen zam talebinin prim dahil yüzde 80'e denk geldiğini, bunun da mümkün olamayacağı ifade edilmişti. Açıklamada ayrıca, iş bırakma eylemleri nedeniyle gıda tedarik zinciri kırıldığı için işten çıkarmaların olduğu belirtilmişti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Migros çalışanlarının şikayeti üzerinde soruşturma başlatıldığını duyurmuştu. Soruşturmayı sosyal medya hesabından duyuran Bakan Vedat Bilgin, “Migros çalışanı işçilerin şikayetleri ile ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak soruşturma başlattık. Hiçbir işçimizin, emekçimizin mağdur edilmesine göz yummayacağız” ifadelerini kullanmıştı.