Tahvil faizleri, Sydney'den Seul'e, tüm dünyada rekor düşük seviyelere geriledi. Bu durum, koronavirüs salgına ilişkin korkular ile ABD Hazine tahvillerinin daha önce görmedikleri seviyeye gelmesinin ardından yüksek getirili tahvillere akının bir karışımını yansıtıyor.
Avustralya ve Güney Kore'de kısa vadeli tahvil faizleri, para politikasının daha da gevşetileceği beklentisi ile 10 baz puan düştü. Bölgenin yüksek getirilileri olan Endonezya ve Hindistan tahvillerinin faizleri de, ABD Hazine tahvil faizleri ile farkın lehlerine açılmasının bu tahvilleri daha cazip hale getirmesi sonucu çift haneli düşüşler kaydetti.
ABD'nin 10 yıl vadeli Hazine tahvillerinin faizinin tarihinde ilk kez yüzde 1 seviyesinin altına inmesi ve düşüşün daha da sürmesinin beklenmesi ile birlikte, Asya'nın gelişmekte olan piyasalarının tahvillerinde görülen satış dalgası aniden durdu. Geçen ay 2011 yılından bu yana en kötü tahvil çıkışına sahne olan Endonezya, şüpheler sürse bile, tahvil faizlerinde ani yön değişiminin en iyi örneği oldu.
Nikko Asset Management Asia Ltd. para yöneticisi Edward Ng, "ABD tahvil faizlerinin tüm zamanların en düşük seviyesinde olduğu daha önce görülmemiş bölgedeyiz ve bu durum Asya'daki gelişen ülke tahvil faizlerini de aşağı çekiyor" dedi ve "Seviyeler yatırımcılar için baştan çıkarıcı olsa da, zamanlama, virüs salgınının dünyanın kalan kısmındaki boyutuna ilişkin belirsizliğin halen çok fazla olmasından dolayı fazla cesaret verici değil" şeklinde görüş bildirdi.
Fed'in 50 baz puanlık acil faiz indirimi şimdilk piyasaya dolar pompalıyor ve bunun sonucu bazı fonlar gelişen piyasa varlıklarına yöneliyor.
Endonezya'nın gösterge 10 yıl vadeli tahvillerinin faizi 25 baz puan ile Aralık 2016'dan bu yana kapanış bazında en büyük düşüşünü gerçekleştirdi. Hindistan'ın 10 yıllıkları 13 baz puan kadar gerileyerek 2016'dan bu yana görülmeyen seviyelere çekildi.
23 gelişen ülkenin enflasyondan arındırılmış 10 yıl vadeli tahvil faizleri, Bloomberg'in derlediği verilere göre, Şubat ayı sonunda ortalama yüzde 0.69 seviyesine geriledi. Böylelikle çoğu negatif faize sahip gelişmiş ülke piyasaları ile aradaki fark gelişen ülke tahvilleri lehinde 188 baz puan oldu.
Gevşeyen para politikaları
Singapur'da DBS Bank makro stratejisti Chang Wei Liang, "Fed'in toplantılar arası acil faiz indirimi, dikkatlerin Kovid-19'un hızlı yayılmasının şiddetine çevrilmesi ile birlikte, 2008 küresel finans krizini çağrıştırdı," dedi ve "Asya merkez bankaları, küresel salgından kaynaklanan riskleri gidermek için muhtemelen mevcut gevşeme sürecine katılacak" değerlendirmesinde bulundu.
Avustralya ve Malezya merkez bankaları Salı günü, Fed'in adımı öncesi, faiz indirimine gitti ve Kore Merkez Bankası'nın da başkanın yetkililer ile acil toplantı yapmasının ardından faiz indirimine gitmesi bekleniyor. Hindistan Merkez Bankası da, ülkede ilk koronavirüs vakalarına rastlanılmasının ardından, gevşeme için alan olduğunu kaydetti.
Gecelik endeks swapları Avustralya Merkez Bankası'nın Nisan ayında diğer bir 25 baz puanlık faiz indirimine gitmesini fiyatlıyor. Para piyasaları Yeni Zelanda'da bu ay 50 baz puanlık bir faiz indirimini yüzde 80 olasılıkla fiyatlıyor. Ekonomistler Japonya Merkez Bankası'nın bile faiz indirimine gidebileceğini düşünüyor.
Australia & New Zealand Banking Group Ltd. kıdemli Asya faiz stratejisti Jennifer Kusuma, "Koordineli küresel merkez bankası genişlemesi, vadeli varlıklara sahip olma konusunda asimetrik bir risk-getiri durumu yaratabilir," dedi ve bu durumun bazı Asya tahvil piyasalarına Döviz girişini destekleyen döviz cephesindeki riskleri azaltacağını sözlerine ekledi.
Asya tahvillerinde görülen ralli, bu ülke para birimlerinde yükselişlere neden oldu. Endonezya rupisi dolar karşısında yüzde 1.2 ile bir yılı aşkın sürenin en büyük günlük yükselişini gerçekleştirdi. Bölgedeki her para birimi değer kazandı.
NH Investment & Securities sabit getirili menkul kıymetler stratejisti Kang Seungwon, "Soru, virüsün kısa vadeli para piyasalarında daha da dönüşe neden olup olmayacağı şeklinde," dedi ve "Kısa vadeli tahvil faizleri darmadağın durumda ve yatırımcılar bu gibi durumların daha uzun sürebileceğini akılda tutmalı" değerlendirmesinde bulundu.