Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Türk Lirası'ndaki değer kaybı sonrası sıkılaştırma adımlarına devam ediyor. TCMB dün ve bugün haftalık repo ihalesi açmadı.
Kurda son dönemde kaydedilen yükselişin ardından piyasa fonlamasını haftalık repo ihalesiyle gerçekleştirmeyen Merkez Bankası, Döviz depo ihalesinde TL faizini yüzde 17.75'ten yüzde 19.25'e çıkardı. Dolar faizi yüzde 2 seviyesinde bulunuyor.
Merkez Bankası'nın haftalık repo faizi 17.75 iken, swap faizinin yukarı çekilmesi ortalama fonlama maliyetini artırıyor.
NE ANLAMA GELİYOR?
Merkez Bankası'nın repo ihalesi açmayarak piyasayı likidite ihtiyaçları için yüzde 19.25'e yönlendirmesi 'faiz koridoru'na dönüş mü gerçekleşiyor' sorusunu gündeme getirdi.
Borsa İstanbul Eski Başkanı İbrahim Turhan sosyal medyadan yaptığı değerlendirmede Merkez Bankası'nın haftalık repo ihalesi açmayınca fonlama maliyetinin, marjinal fonlama kanalı olan gecelik borç verme faizine yükseldiğini, böylece fiilen 150 bps faiz artırımı yapılmış olduğunu belirtti ve "Kuru aşağı çeken TL maliyetinin yükselmesi oldu." değerlendirmesini yaptı.
ÖNLEMLER SÜRECEK Mİ?
TEB Yatırım Araştırma Müdürü İbrahim Usul Bloomberg HT'ye Merkez Bankası'nın bu önlemlerinin devam edebileceğini söyledi.
Merkez Bankası'nın TL'deki değer kaybı sonrası dengelenme oluşturmak için tedbirler uygulamaya devam ettiğini belirten Usul "bugün de bazı önlemler gördük. TL likiditesinde sıkılaştırmaya gidiyoruz, bu da TL'de biraz sakinleşmeye neden oluyor.
DÜn de BDDK ve TCMB tedbirler açıkladı, biz TL'de oynaklığı azaltmak için yeni önlemler de muhtemelen göreceğiz, TL'de sıkılaştırma devam edecek gibi görünüyor" şeklinde yorum yaptı.
"ADIMLAR OLUMLU"
Ekonomist Haluk Bürümcekçi Bloomberg HT'ye konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede Merkez Bankası'nın bu adımlarının olumlu olduğunu söyledi.
Bürümcekçi "Haftalık repo ihalesini dün de açmamıştı, Merkez Bankası'nın dün bu hareketi yapması zaten likidite kaynaklı sıkılaşmaya gideceğini düşündürmüştü. TL depoya verdiği faizi yükseltmesi, kur takasına olan ilgiyi arttıracaktır.
Olumlu fakat sadece bu şekilde kalması doğru olmaz. Bir sonraki PPK'da veya daha önce politika faizinin buna uyumlu hale getirilmesi doğru olur ama ilk adım olarak olumlu karşılıyorum" dedi.