Advertisement

İMKB’nin olağan genel kurul toplantısı cuma günü yapıldı. Çarşamba günü, muhtemelen bu genel kurulun son genel kurul olabileceğini yazmıştık. Çünkü İMKB şirketleşecek ve şirket hisselerinin belki de tamamı Hazine’ye ait olacak. Ancak toplantıda Borsanın şirketleşecek gibi havası yoktu. Kimse de şirketleşmeden bahsetmedi.
Genel kurul gündeminde borsanın yönetmelik değişiklikleri vardı. Biz önemli bazı değişiklikleri çarşamba günü yazmıştık. Genel kurul toplantısından bir gün önce çok ilginç bir gelişme oldu ve borsaların kurulmasına ve teşkilatlanmasına ilişkin “genel yönetmelik” diye bilinen ve Bakanlar Kurulu’nca kabul edilen yönetmelik değişikliği Resmi Gazete’de yayınlandı. Bakanlar Kurulu’nca kabul edildiği için borsa genel kurulunun bu değişikliğe yapacağı bir şey yok. Borsalara ilişkin yapılacak tüm düzenlemeler ister SPK tarafından yapılsın, isterse bizzat borsa tarafından yapılsın bu genel yönetmeliğe uygun olmak zorunda. Genel yönetmelik değişiklikleri içinde borsanın iç yönetmeliklerinde yapılacak değişikliklerde genel kurul yetkisini kaldıran ve bu yetkiyi yönetim kuruluna bırakan çok ilginç bir hüküm vardı. Böyle olunca genel kurul gündeminde bulunan bütün iç yönetmeliklerin tamamı gündemden geri çekildi. Bu değişiklikler yönetim kurulunca görüşülüp, karara bağlanacak. Neden böylesine bir karar alındı pek anlaşılamadı. Borsa kurallarında yapılacak değişiklikler, personel, işleyiş, teşkilatlanma, piyasalar hakkında her türlü kararı bundan böyle yönetim kurulu verecek. Sektörü devre dışı bırakan, piyasanın aktörlerini bu karar süreçleri dışına iten bu değişikliğin amacını genel kurula katılan sektör temsilcileri de pek anlamış görünmüyordu.
Borsada SPK Başkanı aracılık sektörüne yönelik çok umut verici açıklamalarda bulundu. Sektörün önümüzdeki yıllarda çok ciddi paralar kazanacağını, sektörde büyük gelişmeler olacağını, şu anda aracı kurum lisans satış fiyatlarının çok düşük olduğunu söylemesi aracı kurum sahip ve yöneticilerini sevindirmiş oldu. Öte yandan, Borsa Başkanı da kısa bir konuşma yaptı. Genelde yapılan faaliyetler özetlenirdi ama Borsa Başkanı bundan hiç bahsetmedi ve genel makro değerlendirmelerde bulundu. Sermaye piyasasının ve özelinde borsaların önümüzdeki döneme ilişkin bir resmini çizen Başkan’ın ortaya koyduğu vizyon dikkat çekiciydi. Dünya çapında artık borsaların parçalı bir yapı olmaktan ziyade tek çatı altında toplandığını, ayrı borsalar halinde faaliyette bulunma dönemlerinin bittiğini söyleyen Başkan, Türkiye’de de benzer bir yapının gündeme geleceğinin ipuçlarını vermiş oldu. Borsa Başkanı’nın önemli bir açıklaması da, elektronik işlem platformları hakkındaydı. Dünyanın sürekli müzayede sistemlerinden elektronik platformlara doğru gittiğini söyleyerek bizdeki borsa işlem esaslarının giderek bu tür platformlara kaydırılacağı mesajını iletmiş oldu. Önemli bir açıklama da sermaye piyasasının geri kalmışlığıyla ilgiliydi. Başkan şu anda piyasa kapitalizasyonunun milli gelire oranının % 25 olduğunu ve bunun dünya ortalaması olan % 80’e çıkarılması gerektiğini söyledi. Çok haklı olarak büyük şirketlerin borsaya gelmesini hedefleyeceklerini, tek amaçlarının borsanın büyüklüğünün artırılması olacağını, diğer detay küçük sorunlarla zaman kaybetmek istemediklerini belirtti. Bu tespitler gerçekten önemli ve her iki başkan da ciddi ve umut verici beyanlarıyla sermaye piyasasının geleceğiyle ilgili oldukça olumlu ve iyimser biz izlenim bıraktılar.