Hükümet yetkilileri ile görüşen Morgan Stanley'den Türkiye analizi
İstanbul ve Ankara'da hükümet yetkilileri, bankacılar ve ekonomistlerle bir araya gelen Morgan Stanley ekonomistleri yapılan temaslar sonrasında yeni ekonomi yönetiminin geleneksel bir politika çerçevesine geçiş yapmasıyla beklentilerin olumlu hale geldiğini ancak zorlukların devam ettiğini belirtti.
Türkiye'de makro çerçevede önceki döneme göre farklı politikalar uygulanırken, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye yönelik değerlendirmeleri de devam ediyor.
Türkiye'de hükümet yetkilileri ve farklı kesimlerle temaslarda bulunan Morgan Stanley ekonomistleri geleneksel politikalara dönüşün beklentileri iyileştirdiğini, ancak bazı zorlukların devam ettiğini belirtti.
Aralarında Hande Küçük'ün de olduğu ekonomistler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) sıkılaşma döngüsüne devam edeceği beklentisine de vurgu yaptı. Analizde politika normalleşmesinin zaman alacağı da vurgulandı.
Ekonomistler temaslar sonrası edindikleri izlenimin, yeni ekonomi yönetimi ekibinin ve onların daha geleneksel politikalara yönelmesinin geniş tabanlı bir desteğe sahip olduğu yönünde olduğunu belirtti.
Seçim sonrasındaki politikaların ilk sonuçları olarak resmi rezervlerde kayda değer bir toparlanma, kredi spreadlerinde önemli bir sıkılaşma ve bankaların ve şirketlerin dış finansmana erişimindeki iyileşme olduğunu söyleyen ekonomistler TL mevduat ve kredi faizlerindeki önemli artış ve kredi büyümesindeki keskin yavaşlama ile birlikte, bireylerin döviz talebinin azaldığına ve iç talebin çok güçlü seviyelerden ılımlılaşma işaretleri göstererek Türkiye'yi makroekonomik istikrar yolunda ilerlettiğine vurgu yaptı.
Ekonomistler bunların yanında, yüksek ve kalıcı enflasyon, geniş dış finansman ihtiyacı ve kur korumalı mevduat da dahil olmak üzere geleneksel olmayan araçlarla ilgili zorlukların devam ettiğini belirtti.
Türkiye'de bu zorlukların sıkılaşma adımlarının devam etmesini gerektirdiğine dikkat çeken Morgan Stanley ekonomistleri TCMB'nin dezenflasyonun öngörülen patikada kalması konusunda kararlılık sinyali vermesi nedeniyle politika faizini Ekim ayında 500 baz puanlık bir artış daha yaparak yüzde 35 seviyesine yükseltmesini beklediklerini söyledi.
Raporda, "Yüksek enflasyon eğilimi ve düzenlemelere olan bağımlılığı azaltmaya yönelik politika tercihi göz önüne alındığında, Kasım ayında 250 baz puanlık bir artış daha yaparak yüzde 37,5'e yükseltmeyi öngörüyoruz. Yerel seçimler sıkılaştırma sürecini yavaşlatarak enflasyon görünümü üzerinde yukarı yönlü risklere işaret edebilir, ancak Mart ayından sonra daha fazla sıkılaştırma öngörüyoruz ve nihai faiz oranını 2024 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 40 olarak tahmin ediyoruz" değerlendirmeleri yer aldı.