Advertisement

Organik ürünlere olan talep her geçen gün artıyor.

Bilinçli tüketicilerin sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişim talebinin artması ve üretim şartlarını sorgulaması organik pazarındaki büyümede en büyük faktör olarak öne çıkıyor.

Tabii bir de buna alım gücünü eklemek lazım.

Hangi gerekçe ile olursa olsun ortada bir gerçek var ki organik tarım ve gıda dünya çapında yükseliş trendini koruyor.

Organik Tarım Araştırma Enstitüsü (FiBL) ve Uluslararası Organik Tarım Hareketleri Federasyonu (IFOAM) 2019 verilerini kapsayan 340 sayfalık “Organik Tarım Dünyası – İstatistikler ve Gelişen Trendler 2021” raporunu yayınladı.

Küresel organik tarım alanları son 1 yılda yüzde 1,6 artarak 72.3 milyon hektara çıktı.

Küresel organik gıda pazarı ise 129 milyar doları (106.4 milyar Euro) aştı.

Gelin isterseniz dünyada organik tarımsal üretim ve gıda pazarına dair yayınlanan son veriler ışığında gelişmelere detaylı olarak birlikte göz atalım.

Dünya çapında organik tarım üzerine yapılan en güncel FiBL anketine göre, organik tarım arazileri 800 bin hektar arttı ve organik perakende satışlar büyümeye devam ederek, 187 ülkeden elde edilen verilere göre tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.

Küresel organik ürün pazarı 2019 yılında yüzde 23 gibi rekor bir büyüme ile 129.2 milyar dolar seviyesine çıktı. Geçen yıl bu rakam 105 milyar dolar düzeyindeydi.

129.2 milyar dolarlık organik ürün pazarına ülke bazında baktığımızda ABD, 54.3 milyar dolar ile lider durumda.

Ardından 14.6 milyar dolar ile Almanya ve 13.7 milyar dolar ile Fransa geliyor.

Avrupa kıtasının tamamında organik ürünlerin pazar büyüklüğü 54.6 milyar dolar seviyesinde. Avrupa Birliği’nde ise organik ürün pazarının büyüklüğü ise 50.3 milyar dolar düzeyinde.

Organik gıda pazarı birçok ülkede çift haneli şekilde büyümeye devam ediyor.

Örneğin Estonya ve Fransa gibi ülkelerde organik gıda pazarı yüzde 13'ün üzerinde gelişti.

EN ÇOK PARA HARCAYAN ÜLKE DANİMARKA

Dünyada kişi başına yıllık organik gıda harcaması 17 dolar seviyesinde.

Ortalamayı yükselten ülkelere baktığımızda, organik gıda için kişi başına en fazla harcama yapan ilk üç ülke olarak karşımıza Danimarka, İsviçre ve Lüksemburg çıkıyor.

Danimarka’da 2019 yılında kişi başına organik ürün harcaması 418 dolar seviyesinde gerçekleşti.

Kişi başı yıllık organik ürün harcamasında İsviçre 410 dolar ile ikinci sırada yer alırken, Lüksemburg 322 dolar ile üçüncü sırada bulunuyor.

Avusturya 262 dolar, İsveç ise 261 dolar ile ilk beşte yer alıyor. Bu ülkeleri de 211 dolar ile Fransa ve 175 dolar kişi başına harcama ile Almanya takip ediyor.

Avrupa Birliği’nde kişi başına yıllık organik ürüne harcanan rakam 102 dolar (Avrupa kıtasında bu rakam 68 dolar)

ABD ise 165 dolar olan kişi başı organik gıda harcaması ile 8’inci sırada bulunuyor.

Türkiye’yi mi merak ettiğiniz?

Hemen söyleyelim…

Türkiye’de yıllık kişi başı organik gıda harcaması 1.2 dolar seviyesinde.

ORGANİK ÜRETİM YAPAN ÇİFTÇİ SAYISI 3.1 MİLYON

Dünya çapında organik tarımla uğraşan üretici sayısı 2019 bir önceki yıla göre yüzde 13 artarak 3.1 milyona ulaştı.

Hindistan, 1 milyon 366 bini aşkın çiftçi ile dünyada organik ürün üreticisi en fazla olan ülke konumunda.

Hindistan’ın hemen ardından 210 bini aşan organik ürün üretici sayısıyla Uganda ve 203 bini aşan üretici sayısıyla Etiyopya geliyor.

Tanzanya’da 148 bini aşkın üretici ile organik ürün üretirken, bu ülkeleri sırasıyla 119 bin üretici ile Tayland ve 80 bini aşkın üretici ile Peru geliyor. Ve bu ülkeleri de 74 bini aşkın üretici ile Türkiye izliyor.

Tabii burada sizin de dikkatinizi çektiği üzere organik ürün üreticilerinin büyük çoğunluğu az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde yaşarken, organik ürün tüketicilerinin de çok büyük bir kısmı gelişmiş ülkelerde yaşıyor.

Örneğin en fazla organik ürün üreticisine sahip ilk 3 ülke arasında yer alan Etiyopya ve Uganda’da yıllık kişi başı organik ürün harcamasının “sıfır” olduğunu söylersek, Hindistan’da söz konusu rakamın 20 sent ile sınırlı olduğunu belirtirsek ne demek istediğimiz daha net anlaşılır sanırım.

Avrupa genelinde ise organik tarım yapan üreticisi sayısı 2019’da bir önceki yıla göre yüzde 2.8 artarak 430 bin kişiyi aştı.

ORGANİK TARIM ARAZİLERİ GENİŞLİYOR

Avustralya, 37.5 milyon hektar ile en büyük organik tarım alanına sahip ülke konumundayken, onu 3.7 milyon hektar ile Arjantin ve 2.7 milyon hektar ile İspanya izliyor.

Kıta bazında baktığımızda Avrupa, yüzde 23’lük paya denk gelen 16.5 milyon hektar ile ikinci en büyük alana sahip. Avrupa’yı da yüzde 11’lik paya denk gelen 8.3 milyon hektar ile Latin Amerika izliyor.

Avrupa Birliği içerisinde ise en büyük organik tarım alanına sahip ilk üç ülke sırasıyla 2.4 milyon hektar ile İspanya, 2.2 milyon hektar ile Fransa ve 2 milyon hektar ile İtalya yer alıyor””

Peki toplam tarım arazilerini göz önüne aldığımızda organik ürün üretiminin payı ne kadar?

Cevap yine raporun detaylarında…

Bugün dünyadaki toplam tarım alanlarının yüzde 1,5’inde organik tarım yapılıyor.

Ama dünyada 12 ülkede, tüm tarım arazilerinin en az yüzde 10'u veya daha fazlasında organik tarım yapıldığını da ekleyelim.

TÜRKİYE’DE ORGANİK PAZARI

Türkiye’ye dair organik tarım verilerine de hem rapor hem de Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2019 yılı istatistikleri üzerinden bakalım.

Türkiye’de 33 bin hektarı doğal toplama alanı, 505 bin hektarı da yetiştiricilik yapılan alan olmak üzere toplam 545 bin hektarı aşkın alanda organik tarım yapılıyor.

Ancak burada dikkatimizi çeken şey küresel manada son 1 yılda organik tarım alanları yüzde 1.6 artarken, Türkiye’de yüzde 13 daralması...

Zira 2018’de Türkiye’nin toplam organik tarım yapılan arazi büyüklüğü 626 bin hektar idi.

Türkiye’deki toplam tarım arazilerinin yüzde 1.4’ünde organik tarım yapılıyor.

Türkiye’de organik tarım alanlarındaki daralmaya paralel olarak organik üretim yapan üretici sayısında da gerileme var.

2018’de organik tarım yapan üretici sayısı 79 bin 563 iken 2019’da yüzde 6.3 azalarak 74 bin 545’e geriledi.

Türkiye’de organik yetiştirilen tarım ürünü sayısı ise 213.

Yukarıda değindiğimiz üzere Türkiye'de yıllık kişi başı organik gıda harcamasının 1.2 dolar olduğundan yola çıkarak, ülkemizdeki organik tarım ve gıda üretiminin neredeyse yüzde 90'ının ihracat odaklı yapıldığını söylemek yanlış olmaz.

ORGANİK PAZARDA GÖRÜNÜM POZİTİF

Tüm bu veriler gösteriyor ki küresel ölçekte organik ürün üretimi, üretici sayısı ve ekonomisi artmaya devam ediyor.

Talep, arzda belirleyici bir rol oynadığı için organik tarım arazileri de önemli ölçüde artıyor.

Aslına bakarsanız Türkiye gibi küçük ölçekli ve parçalı arazilerin yaygın olduğu ülkelerde, maliyet ve fiyat arasında sıkışan ve dezavantajlı bir konumda olan çiftçiler açısından organik tarım bir alternatif çıkış yolu olarak düşünülebilir ve üzerine politika geliştirilebilir.

Ama gelin görün ki dünyada organik üretime ilgi artarken ve organik ürün talebi hızla yükselirken, biz bu alandaki tarım desteklemelerini bırakın artırmayı ya azaltıyor ya da kesiyoruz.

Dünyadaki gelişmeleri iyi okumak ve analiz etmek gerekiyor.

Buradan, önümüzdeki döneme dair beslenme trendleri ve tüketici tercihleri açısından çıkarılacak çok önemli sonuçlar var.

Artık tüketiciler bilinçlendikçe ve alım gücü arttıkça üretilen ürünün sağlıklı ve güvenilir olup olmadığını sorgulamanın ötesinde çevre dostu ve adil üretim, izlenebilirlik, denetlenebilirlik gibi kavramlara daha çok önem veriyor.

Projeksiyonlar, organik ürün pazarının önümüzdeki dönemde de pozitif şekilde büyümeye devam edeceğini gösteriyor.

Bakalım Türkiye olarak durumu doğru analiz edip, doğru aksiyonlar alabilecek miyiz?

İrfan Donat - Bloomberg HT Tarım Editörü

idonat@bloomberght.com