Advertisement

Daha önceki yazılarımda dünyada son yıllarda en fazla yatırım yapılan sektörlerin başında teknoloji ve FinTech şirketlerinin geldiğine vurgu yapmıştım. Bu trendin 2022 yılında da bir önceki yıla göre düşüş göstermesene rağmen sürdüğünü görüyoruz. Ancak bir farkla! Türkiye, 2022’nin ilk yarısında FinTech merkezi olarak gördüğümüz ve bu alandaki sermayenin önemli bir kısmını elinde bulunduran ülkeler arasında pozitif bir şekilde ayrılıyor.

Startups.watch tarafından yapılan araştırmayı incelediğimizde yılın ilk yarısında dünyada toplam 7 bin 600 girişimin finanse edildiğini, 129 şirketin unicorn’a dönüştüğünü görüyoruz. Rakamlar ilk başta tatmin edici görünse de dünya ekonomisi ve uluslararası siyasetin yarattığı sorunlar nedeniyle global yatırımlarda son 5 yılın en büyük düşüşü yaşandı. Yatırım miktarı da 258 milyar dolarla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 daha aşağıda…

Yılın ilk yarısında Türkiye’nin performansını mercek altına aldığımızda dünyadaki genel düşüşe karşın ciddi bir büyüme görüyoruz. 2022 yılının ilk yarısında 157 girişim, 561 yatırımcıdan 1,4 milyar dolar yatırım aldı. Yatırım alan FinTech sayısının 23’e ulaşması da sektörümüz açısından sevindirici bir durum. Yüzümüzü güldüren bir diğer veri ise 2022’de yatırım alan 157 girişimin içinden 3 unicorn çıkması. Getir, Dream Games ve Insider, bugün artık ‘unicorn’ sınıfına giren şirketlerimiz unvanını taşıyor. Spyke Games, 55 milyon dolarlık tohum yatırımı alarak rekor kırarken, FinTech girişimi Param, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) öncülüğünde gerçekleşen yatırım turunda 200 milyon doların üzerinde değerleme ile yatırım aldı. E-ticaret markaları için yatırım ve birleştirme şirketi RubiBrands ise 23 milyon dolar yatırım aldı.

En çok ilgiyi FinTech ve oyun şirketleri görüyor

Türkiye ilk yarıyılda aldığı yatırımlarla son yılların gözde ülkeleri olan Hollanda, Estonya, Avusturya’nın üzerinde yer aldı. Aynı başarıyı Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde de gösterdik. İstanbul ise Avrupa’da Londra, Paris, Berlin’in ardından en çok yatırım yapılan dördüncü şehir oldu.

FinTech dünyasında son dönemde büyük bir hareketlilik yaşanıyor. Son bir yıldır çıkan yönetmelikler nedeniyle var olan şirketlere yatırım da yapılıyor, yeni şirketler de kuruluyor. FinTech’lerin dışında ilgi gören bir diğer kategori ise oyun sektörü… Türkiye’de ilk yarıda 13 oyun girişimi toplamda 333 milyon dolar yatırım aldı. Bu oranla geçen yılın toplamının üzerine çıkılmış oldu. Oyun alanındaki yatırımları baz aldığımızda Türkiye; İngiltere, Norveç, Finlandiya ve İsveç gibi ülkeleri geride bırakarak birincilik koltuğuna oturdu.

Yatırım trendi devam edecek

Haziran 2022 tarihli TRAI Girişimler Haritası da geleceğe dönük önemli mesajlar veriyor. Örneğin görüntü işleme alanında 73, öngörü ve veri analitiği 44, arama asistanı ve arama motoru 5, doğal dil işleme 20, chat botlar ve diyalogsal yapay zeka 23, makine öğrenmesi 46, optimizasyon 12, otonom araçlar 14, robotik süreç otomasyonu (RPA) 10, akıllı platformlar 5 ve nesnelerin interneti 7 olmak üzere toplamda 259 girişim yer aldı. Beklenti, veri analizine dönük girişimlerin ön plana çıkacağı yönünde. Ayrıca kolay ve avantajlı bankacılık hizmetleri de FinTech sektörüne olan ilgiyi canlı tutacak.

Her platformda Türkiye’nin girişimci ruhuna, ayakları yere basan bir FinTech sektörüne sahip olduğumuzu vurguluyorum. Bugüne kadar özellikle yatırım alma konusunda rakiplerimizin gerisinde kaldık ancak potansiyelimizin herkes tarafından görülmeye başlandığını düşünüyorum. Hem yılın kalan bölümünde hem de gelecek yıllarda FinTech sektörüne duyulan ilgi devam edecek. Girişimci arkadaşlarıma bu noktada bir tavsiyede bulunmak isterim. Son zamanlarda döviz kurları nedeniyle fiyat açısından yabancılar için cazip hale gelen şirketlerine yatırım alırken, ortak alırken ya da şirketlerini satarken çok titiz davranmaları. İşlerini daha da büyütecekleri tekliflere öncelik vermeleri, kısa vadede cazip görünen tekliflerden ziyade orta ve uzun vadede şirketlerinin değerini daha da artıracak opsiyonları tercih etmeleri… ‘Kan, ter ve gözyaşı’ ile kurup düzlüğe çıkan değerleri şirketlerini yok pahasına elden çıkarmamalarıdır…