Advertisement

Sektörümüz açısından heyecanlı ve bir o kadar da zor geçen bir yılı geride bırakıyoruz. 2023 yılına veda ederken neler yaşadık ve gelecek yıl neler yaşayacağız konularına odaklanmak istiyorum.

2023’e damga vuran en önemli gelişme, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de FinTek’lere yapılan yatırımların gerilemesi oldu. Son açıklanan verilere göre, Türkiye’de üçüncü çeyrekteki yatırım miktarı, bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 47 oranında düştü. 32 milyon dolarlık yatırım, son 13 çeyrektir gördüğümüz en düşük seviye.

Dünya ekonomilerinin yüksek enflasyon ve faiz artışları yaşaması, yatırımcıları farklı enstrümanlara yönlendirdi. Haliyle girişimleri destekleme iştahında düşüş yaşandı. Aslında bu beklediğimiz bir gelişmeydi, zira sektörün biraz sakinleşmesi, iç işleyişine odaklanması ve ‘normalleşmesi’ gerekiyordu. Bir başka deyimle ‘anlamlı büyüme’ dönemine girmiş olduk.

2023 yine, başta Avrupa olmak üzere birçok bölge ve ülkede regülasyon yılı oldu. Bildiğiniz üzere 2022 yılında getirilen uzaktan müşteri edinimi, açık bankacılık uygulamaları, şirketlerin bu regülasyonlara uygun olarak ürün ve hizmetleri üretmeye odaklanmalarını sağladı. Ayrıca Avrupa Birliği’nin PSD3 düzenlemeleri de Avrupa’da faaliyet gösteren ya da bu yönde planları olan şirketlerin içlerine dönüp regülasyonları, kendi sistemlerine uyarlamalarını gerektirdi.

Bu yıl sektöre damgasını vuran bir başka gelişme ise, B2C’ye odaklanan birçok FinTek’in, B2B’nin potansiyelini fark etmesi oldu. Anımsayacaksınız, 2022 yılının son yazılarından birini bu konuya ayırmıştım. Dijital dönüşüm hayatın ortasında, bireysel tüketiciler dijitalleşiyor ama asıl dönüşüm şirketler tarafında yaşanıyor ve yaşanmaya da devam edecek. Bu trendin 2024’te de sürmesini bekliyorum.

Alternatif ödeme çözümleri, kişi ve şirketlerin ilk tercihi olacak

Yenilikçilik ve adaptasyonun ön plana çıktığı bir yıl olan 2023’te yatırım açısından, sektörde belirgin bir şekilde blokzincir, yapay zekâ ve büyük veri gibi teknolojilerin entegrasyonuna yönelik artan bir ilgi ve yatırım gördük. Kasım ayında Lizbon’da düzenlenen Web Summit etkinliğine katılan 70 bine yakın kişinin ve bini aşkın şirketin odak noktası yapay zekâydı.

Büyümenin yaşandığı diğer alanlar ise dijital bankacılık, ödeme sistemleri ve alternatif finansman alanları oldu. Ayrıca pandemi sonrası dönemde müşteri davranışlarında meydana gelen değişimler, FinTek şirketlerinin hizmet modellerini daha da kişiselleştirmesine yol açtı.

2024 yılında da bu ‘anlamlı büyümenin’ sürmesini bekliyorum. Sektörümüzü artan global entegrasyon, dijitalleşme ve müşteri odaklı çözümlerin geliştirilmesi trendleri bekliyor. Ayrıca yapay zekâ ve makine öğrenimi teknolojilerinin daha etkin kullanımı, kişiselleştirilmiş finansal hizmetlerin sunulması alanında önemli bir rol oynayacak.

Alternatif finansman kaynakları en çok ilgi gören çözümler arasında yer alacak. Bankaların klasik finansman modellerinden faydalanamayan kesimler için, geliştirilen çözümlere ilginin artacağını düşünüyorum.

63,8 milyon kişi açık bankacılık müşterisi olabilir

Açık bankacılık uygulamalarına özel bir bölüm açmak gerektiğini düşünüyorum. Bankaların verilerini diğer banka ve finans kuruluşlarıyla paylaşmalarına imkân tanıyan açık bankacılık, dijital arayüzlerin müşteri ihtiyaçlarına göre yeniden yapılandırılmasını sağladı. Statista’nın tahminlerine göre, 2024’te Avrupa’da 63,8 milyon kişi açık bankacılık kullanıcısı haline gelebilir. Dijitalleşme konusunda Avrupa’nın çok ilerisinde olan Türkiye finans sisteminde, açık bankacılık uygulamaları 2024 yılında daha geniş kitlelere ulaşacak.

Yapay zekânın yanı sıra blokzincir de bu yıl olduğu gibi, 2024’te de ‘yıldız’ olacak. Dünya Ekonomik Forumu, küresel blokzincir pazarının 2030 yılına kadar 1,43 trilyon dolara ulaşmasını bekliyor. Bu pazarı da güvenlik, para transferi, merkez bankalarının kullanıma sunacağı ulusal coin’ler belirleyecek.

Regülasyonlar için kamu ile eşgüdüm şart

Son olarak sektörümüze gelecek yıla ilişkin olarak şu öneride bulunmak istiyorum:
Regülasyonlar konusunda, FinTek sektörünün sürdürülebilir büyümesi ve müşteri güvenliğinin sağlanması adına, düzenleyici otoritelerle proaktif bir iş birliği içinde olmak gerekiyor. Özellikle kripto para ve blokzincir teknolojilerinin düzenlenmesi, bu alandaki yenilikçilik ile güvenlik ve şeffaflık arasında dengenin sağlanması açısından kritik öneme sahip.

Sektörün gelişimi için, finansal teknolojilerin erişilebilirliğini artıracak ve yenilikçiliği teşvik edecek düzenlemelerin hayata geçirilmesi büyük önem taşıyor. Ayrıca veri koruma ve siber güvenlik standartlarına yönelik net ve kapsamlı düzenlemeler, sektörün sağlıklı bir şekilde büyümesini destekleyecektir.