Advertisement
HABERLER ABONE OL

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye'de ekonomi sistem olarak oturmuştur. Yılbaşı itibarıyla (dolarda) 10 liradan falan bahsediyorlardı. Ama şimdi nerelere geldi? Şu anda bulunduğumuz noktalara geldi. Bu da yerli yerine oturacak. Özellikle TL'nin yerli yerine oturacağına inanıyorum. Dövizin de aynı şekilde yerini bulacağını, altının da aynı şekilde bulacağına inanıyorum. Bunlar gelip geçici şeyler. Bu dalgalanmalar her zaman olur." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde kıldığı cuma namazının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Erdoğan, Türkiye'nin Libya'ya zevk için gitmediğini belirterek, "Libya'da Libyalı kardeşlerimiz özellikle Türkiye'yi bu yaptığımız anlaşmayla beraber davet ettiler ve orada da bizim kendi askerimiz var, aynı şekilde yine orada dost, bizimle beraber kardeşlerimiz var. Şu anda orada da bu mücadele sürüyor ve bu mücadeleyi de onurlu bir şekilde sürdürüyoruz, sürdüreceğiz." diye konuştu.

Türkiye'nin terörle mücadelesine ilişkin bilgi veren Erdoğan, bu konuda son yıllarda yapılan savunma sanayi yatırımlarına dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Türkiye'de 17 yıl önce terörle verilen mücadeleyi bir düşünün. Bu terörle mücadelede 17-18 yıl önce neredeydik, bugün terörle mücadele 17-18 yıl öncesine göre neredeyiz? Terörle mücadele ücretsiz yapılmıyor. Ciddi manada harcamalarımız oluyor mu? Oluyor. Savunma sanayiinde terörle mücadeleye yönelik çok ciddi harcamalar yaptık mı? Yaptık. Bakın bizim savunma sanayiinde düşünün yerli millide yüzde 20'yken, şimdi bunu yüzde 70'lere çıkardık. Bunları hepsi de belli bir maliyeti getiriyor. Bu maliyetle beraber Türkiye şu anda sadece bölgede değil, dünyada farklı bir yerde. İnsansız hava araçlarıyla, silahlı insansız hava araçlarıyla gerek içerde gerek Suriye'nin ve Irak'ın kuzeyinde gerek Barış Pınarı Harekatı'nda çok ciddi mücadeleler veriyoruz."

Ekonomideki durum

Ekonomideki durumu da değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ekonomide söylenenlerin hepsi bir tarafa. Benim Hazine ve Maliye Bakanımla ilgili sosyal medyada yaptıkları karalamalar, bunların hepsi, bunlar yetişemedikleri üzüme koruk diyor. Sen ülkeye bak ülkeye, ülke nerede. Türkiye nerede, Batı nerede, dünya nerede... Şu anda 150'ye yakın ülkeye koronavirüs salgınıyla ilgili maskeden tuluma, ilaçlara varıncaya kadar her şeyi gönderiyoruz. Bunlar bedelsiz olmuyor, bir şeyle oluyor. Bunları görmüyor musunuz? Türkiye bunları yapıyor. Böyle bir dönemde biz Çam Sakura Hastanesi'ni bitirdik. 45 günde gerek Murat Dilmener Hastanesini gerek Pakize Öz Hastanesini bitirdik. Bunlar neyle oluyor? Bu, Türkiye'nin gücünü gösteriyor. Türkiye'nin gücü olmasa siz bu kadar kısa zamanda bu hastaneleri yapabilir misiniz? Bunları da yaptık bitirdik. Biz gücümüzü nereden alıyoruz? Milletimizden alıyoruz. Bu millete bunlar layıktır, yapacağız ve milletimiz biz birilerine muhtaç etmeyeceğiz." şeklinde konuştu.

Bahçeli'nin Akşener'e çağrısı

Muharrem İnce’nin parti kurma çalışması iddiasına ilişkin bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Bu tür şeylere yabancı değiliz tabii. Bizim içimizden de birileri ayrıldı, gittiler partilerini kurdular. Tabii bu parti kuruluşları nereye varır bilemem. Sayın Muharrem Bey'le ilgili olarak o da onun en doğal, en tabii hakkıdır. Eski bir siyasetçidir, yani yeni değildir. Eski bir siyasetçi olarak da o da onun doğal hakkıdır."

Bahçeli'nin Akşener'e çağrısı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e "Evine dön" çağrısını şöyle değerlendirdi:

"Sayın Bahçeli'nin daveti ise doğrusu benim yadırgadığım bir davet değildir. O da olabilecek en makul çizgide bir davettir. Temenni ederim ki birlik beraberliğin tesisine yönelik inşallah bir adım olabilir. Çünkü dağınıklıkta bir şey yok. Ne kadar birlik beraberlik artarsa, hele de böyle HDP'yle, terör örgütleriyle el ele olmak, milli ve yerli olarak düşündüğümüz İYİ Parti'ye hiç uygun da düşmeyebilir. Böyle bir sıkıntının olması hasebiyle zaten böyle bir davet de gerçekleşmiştir diye düşünüyorum. Ülke genelinde de bir bütünleşmenin gereği bana göre önemlidir."

"Takipçisiyiz, takip edeceğiz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'li petrol şirketinin, Suriye petrol sahaları konusunda terör örgütü YPG/PKK'yle yaptığı anlaşmaya ilişkin soruya, şu karşılığı verdi:

"Bu tabii yeni bir şey değil. Böyle bir felaketi Sayın Trump'a da söyledim, 'Bu terör örgütlerine buradan böyle kaynak aktarımı yapmanız bizim bölgemizde ciddi sıkıntılara neden olabilir ve bu terör örgütünün ekonomik kaynakları nereden geliyor diye düşünüldüğünde işte kaynak belli, siz bunlara kalkıp Deyrizor'daki petrol kaynaklarından aktarıyorsunuz, bunları güç sahibi yapıyorsunuz.' Onlar da bunu nereye satıyor, o da enteresan. Böyle bir durum söz konusu. Kendileri de gerekli talimatı vereceklerini filan söylemişlerdi, ama şu ana kadar gelen bu konuda olumlu bir gelişme yok. Takipçisiyiz, takip edeceğiz."

Dolardaki dalgalanmalar

Konuşması sırasında doların 7,34 lira seviyesinden 7,14 lira seviyesine kadar düşmesine ilişkin soru üzerine Erdoğan, şunları ifade etti:

"Ben bunun yerli yerine oturacağı inancındayım. Bu konularda rahat olun. Türkiye'de ekonomi sistem olarak oturmuştur. Türkiye'de sistem bu denli oturduğu için bazı zamanda tırmanışlar, bazen inişler... Yılbaşı itibarıyla (dolarda) 10 liradan falan bahsediyorlardı. Ama şimdi nerelere geldi? Şu anda bulunduğumuz noktalara geldi. Bu da yerli yerine oturacak. Bütün mesele şu anda koronavirüs meselesi tabii önemli. Bir taraftan şu anda Beyrut'taki gelişmeler ortada. Bunları aşmak suretiyle ben özellikle TL'nin yerli yerine oturacağına inanıyorum. Dövizin de aynı şekilde yerini bulacağını, altının da aynı şekilde bulacağına inanıyorum. Bunlar gelip geçici şeyler. Bu dalgalanmalar her zaman olur. Bunu görmemiz lazım. Dün Merkez Bankası ile Bankalar Birliğinin yaptığı toplantılar hepsi bunlara yönelik atılan adımlardır. Düzelecek."

"Ne olur, maske, mesafe ve temizlik... Buna dikkat edelim"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kovid-19 salgını kapsamında yeni tedbirler alınıp alınmayacağına yönelik soru üzerine, bütün kısıtlamaların Bilim Kurulu'nun aldığı kararlara bağlı olduğunu vurgulayarak, halka şu mesajları verdi:

"Ne olur, şu maske, mesafe ve temizlik... Buna dikkat edelim. Buna kendimiz için dikkat edeceğiz. Buna dikkat edelim ki Allah göstermesin bir sıkıntı yaşamayalım. Dün itibarıyla malum vefat 14 ama mesele tabii vaka sayısının düşmesi bunu başarmamız lazım. Çalışıyoruz, daha çok çalışacağız ama sizlerin de bize yardımcı olmanız lazım ki bir an önce bu vaka sayısının düşmesi, vefat sayısının düşmesini hep beraber başaralım, sağlayalım."

Konuşmasının ardından Ayasofya Meydanı'nda bekleyen vatandaşlara seslenen Erdoğan, "Sevgili vatandaşlarım, Ayasofya'nın önünde böyle bir güzel cuma gününde sizleri en kalbi duygularla selamlıyorum. Cumanız mübarek olsun. Geleceğiniz aydınlık olsun. Sizlerden ricam şu, koronavirüs belası olduğu yerde ne olur maskeye, mesafeye, hijyen koşullarına ve temizliğe dikkat edin. Bu kendimiz için. Buna dikkat edersek, evelallah bu işin çok ama çok az hasarla atlatırız. Buna dikkat etmemiz lazım. Bunda anlaştık mı? Ve birliğimizi, beraberliğimizi asla bozmayalım. Tamam mı? Evet, sabrettik, sabrettik ve men sabera, zafera, Allah bize Ayasofya'nın kapılarını hamd olsun açtı. Çok teşekkür ediyor, sizleri Allah'a emanet ediyorum." dedi.

Erdoğan'ın seslenişi üzerine vatandaşlar da kendisini alkışlayarak uğurladı.

AA