Advertisement

14 Mart Tıp Bayramı günü tüm sağlıkçılar yürüdü, seslerini duyurmaya çabaladı. Hekimlerin ekseriyeti, eğitimleri ile işlerine yaraşır ücret, insanca çalışma koşulları ve sağlıklı toplum istiyorlar. İşte o doktorlardan biri olan Bülent Top, bakın konuyu ne güzel dile getirmiş

Ali Bey, AB ülkelerinden daha insanca, daha sosyal, daha eşitlikçi, daha nitelikli bir sağlık sistemi hedefimiz olmalı. Avrupa ülkelerinde doktorlar toplumsal bir işbölümü içinde ücret alıyorlar. Hastayla para alışverişleri yok ve bu ülkelerin pek çoğunda doktorların hastane dışında muayenehane çalıştırmaları veya bir başka yerde çalışmaları yasak.

'TAM GÜN DEĞİL, TAM ÜCRET TALEP EDİLİYOR'
AB ülkelerinin kamu hastanelerinde görev yapan uzman hekimler, yaşadıkları ülkedeki asgari ücretin kaç katı maaş alıyorlar bakılsın, tüm ülkelerin oran ortalaması alınsın; ülkemizde kamuda çalışan uzman hekimlere AB ortalaması 3 katıysa 6 katını verelim; 4 katıysa 8 katını verelim. Ülkelerin kamu çalışanlarına ödedikleri paraların reel değeri, o paranın o ülkedeki satın alma gücüyle ilgilidir. O yüzden bu oranların aşırı yükselmesi, ülke içi toplumsal adalete ters düşer. Şu an ülkemizde döner sermaye ile birlikte asgari ücretin 10 katını ve fazlasını alan pek çok uzman hekim var. Kalitesiz ve kötü sağlık hizmetinin gerekçesi, "Aldığımız para az" olamaz, bu akla, ahlaka ve bilime aykırıdır.

TAM GÜNÜ İSTEMEK GERİDE KALDI
1930'lu yıllarda çıkan 1219 Sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun, hekimlere meslek ve sanatlarını serbest olarak uygulama hakkı tanımış, özel muayenehanesi dışında hekime evinde de hasta bakabilme hakkını vermiştir. Kamuda çalışan hekimlere muayenehane açma hakkının koşulları 2368 Sayılı Kanun ile belirlenmiştir. Ancak Türkiye 1930'lu yılların, 1960'lı yılların, hatta 1980'li yılların Türkiye'si değildir. Tam gün uygulamasına karşı durmak, eski kadük hali savunmak ve statükodan yana olmaktır. Kamuda çalışan hekimlerin özel muayenehane açmalarının ya da eşanlı olarak başka bir kurumda çalışmalarının engellenmesi sosyal devletin bir gereğidir. Aynı zamanda bu etik bir sorundur. "Bıçak parası" diye adlandırdığımız uygulamanın yaşama olanağı bulduğu sistem bu çoğul çalışma sistemidir. Bu durum, adalet dağıtması gereken hâkimin mesai saati dışında özel bürosunda hak arayan insanlardan para alması gibi bir şeydir.

Sevk zinciri ile gerçek hastalar gelebilmeli
Bülent Top'un hastanelerin işleyişi konusundaki görüşleri şöyle: "Döner sermaye yerine daha insanca bir ücret politikası uygulanmalıdır. Uzman olmuş bir doktorun kamu kurumunda hizmet verirken günde en fazla 20 hasta bakması gerekir. Bu rakam, 10 ile 20 arasında gezinebilir. Hasta olmayan insanlarla gerçek hastaları ayırt edebilmek gerekir. Bunun için 2. basamak hastanelere insanların elini kolunu sallayarak gelmeleri önlenmelidir, ancak ve ancak 1. basamaktan sevkle gerçek hastalar hastanelere gelmelidir."

Bülent Top
bulenttopl @hotmail.com