Yeni Ekonomi Programı açıklandı. Rakamsal bazda bakarsak, çizilen makro ekonomik hedefler ve sunulan genel rakamsal çerçeve gerçekçi ve tutarlı. Bu anlamda piyasalar tatmin olmuşa benziyor. Piyasanın ilk beklentisi farkındalığın olup olmadığını anlamak idi. Sunulan rakamlar “farkındalık”ın olduğunu net şekilde ortaya koyuyor. Olumlu.

Lakin, bu hedeflere ulaşmak için uygulanacak eylemlerin  bir kısmı dokümanda yer alsa da, aksiyon planlarına dair detaylar piyasayı tatmin edecek kadar net değil. Sıklıkla geçtiğimiz dönemlerde eylem planları görmüştük, bunların uygulaması gerçekleşemedi. Dolayısıyla asıl takip edeceğimiz konu uygulamanın ne şekilde ilerleyeceği ve denetimin ne sıklıkla yapılacağı olacak.

Makro Çerçeve dışında piyasanın yakından takip ettiği konu ise mali sektör, bankalar ve özel sektör bilanço tahribatına dair halihazırda süren çalışmalar. Bu konunun detayı ve kamu tarafından dizayn edilecek sistemin (SPV vs) hem şekline, hem şeffaflığına hem de bu işlemlerin finansmanının hangi kanaldan sağlanacağına bakacağız. Bu süreç henüz netleşip kamu ile paylaşılmış değil.

Yeni Ekonomi Programındaki makro rakamları değerlendirirsek;

Büyüme, dengelenme süreci ile orantılı bir büyüme patikası görüyoruz. Bu anlamda rasyonel. Her ne kadar ben 2018’in ikinci yarısı ve 2019 açısından büyüme tarafında daha şiddetli ve zor bir tablo öngürüyor olsam da, programda sunulan genel makro çerçeve diğer rakamlarla beraber tutarlı. 2019’da %4/5 büyüme gibi gerçek dışı rakamlar görmüyor olmamız olumlu. 2019 yılında özellikle büyümenin alt kalemi olan yatırımlarda yıllık %3.2’lik daralma beklentisi de, bütçe tarafında yapılması planlanan tasarruflarla orantılı. Net ihracatın hem bu yıl hem de 2019’da 1.5 puan büyümeye katkı yapacağına dair hesap da yine rasyonel. Piyasa büyüme beklentisi 2019 için %2 civarı idi. Bu açıdan da piyasa öngörüleri ile örtüşen bir rakam.

Enflasyon tarafındaki projeksiyonlar tamamen piyasadaki tahminlerle aynı doğrultuda. Sunulan programda, tüm makro göstergelere baktığımızda yaptığımız hesaplara en yakın seyreden tahminin enflasyon olduğunu söyleyebiliriz. Bu yıl %21’e yakın 2019’da da %16 civarı bir projeksiyon var. Tek haneye 2020’de erişiyoruz. Yine beklentilere paralel bir rakam. 2021’e gelirsek, 2021 kolonunun tamamı bir miktar temenni rakamları gibi durmakta. %6’lık bir enflasyona erişmek için çok sıkı politkalar/tedbirler ve mikroreformlar yapmanız gerekir. Ama tabi,  a la turca,  2021’e de zaten daha çok var.

Bütçe kısmı, Hedefler sıkı bir bütçe politikasına işaret ediyor. Bu aşamada daha yüksek faiz dışı fazla gerekirdi şeklinde, kendi içinde iktisadi açıdan haklı eleştiriler de olabilir ama piyasa buna çok takılmayacaktır. 60 mlr TL’lik tasarruf planlanıyor. Alt detaylar:

-31 mlr TL harcama tasarruf

-14 mlr TL yatırımlar

-10 mlr TL teşvikler

-2 mlr TL sosyal güvenlik

-3 mlr TL diğer

60 mlr TL’lik tasarruf hedefi oldukça iddialı. Gerçekleşirse elbette çok olumlu. Hangi harcama kalemleri, bir takım detaylar var lakin kalem kalem sunulmuş olsa, hangi yatırımlar hangi teşvikler, detay görebiliyor olsak daha sağlıklı olurdu elbette. Hedefler var lakin “hangi aksiyon ile hangi vadede ne miktarda” bu sorunun cevabı bir miktar eksik. Keza hangi yatırımlardan vazgeçilecek o da net değil. Vergi tarafında dokumanda yer alan adımlar gerekli, hem IMF’nin konsultasyonlarda sıklıkla sunduğu hem de daha önceki OVP’lerde gördüğümüz lakin bir türlü adım atılamamış olan eylemler. Dolayısıyla ekonomik programa girmesinden ziyade uygulanması mühim.

Cari açık, haliyle ekonomik yavaşlama ile beraber azalıyor olacak. Piyasanın son tahminleri 2018 için 40-45 mlr usd, 2019 için de 20-25 mlr usd’ye kadar gerilemişti. 2018 için %4’e yakın büyüme beklerken programda 36 mlr usd cari açık öngörüsü bir miktar soru işareti. Muhtemelen 40 mlr usd civarı bir rakam ve daha düşük bir 2018 büyümesi göreceğiz. Bunların dışında tasarruflarınızı arttırdığınızda ve büyümeniz belirgin yavaşladığında ardından cari açık da oldukça düşük rakamlara geriler. Asıl sorunumuz %5 civarı bir potansiyel büyümede ne kadar sürdürülebilir cari açık verdiğimiz. Bu da zaten bugünün konusu değil.

Yazının başında da bahsettiğim üzere, bundan sonra hem uygulamalar bakacağız hem de bügünkü yeni ekonomik planda da yerini bulan konuyu takip edeceğiz.

 “...Bankaların güncel mali yapılarını ve aktif kalitelerini tespit etmek için mali bünye değerlendirme çalışmaları yapılacaktır.  Bu çalışmaların sonuçlarına göre gerektiğinde bankacılık sektörünün mali yapısını güçlendirecek ve böylece reel sektörün uygun maliyetlerle krediye erişimini ve mevcut kredilerinin yeniden yapılandırılmasını temin edecek, dünya örneklerine ve ülkemizin geçmiş tecrübelerine dayanan kapsamlı bir politika seti devreye sokulacaktır.”

 

Advertisement