Advertisement
HABERLER ABONE OL

BURAK KARAGÖZ

Olası yeni afetlerde iletişim aksaklıkları yaşanmaması adına Kahramanmaraş merkezli depremlerde GSM şirketlerinin yaptığı hatalar tartışılmaya devam ediyor.

Konu, Türkiye'deki GSM şirketlerin üst düzey yöneticilerinin katılmama kararı aldığı dünyanın en büyük mobil iletişim kongresi GSMA Barcelona'da da gündeme geldi.

Kongreye katılan yerli ve yabancı uzmanlar Türkiye'de GSM şirketlerinin tepki çeken performansını Bloomberg HT'ye değerlendirdi.

Uzmanlar tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de baz istasyonlarının çoğunlukla binaların üzerine yapılmak zorunda olduğunu belirtti. Şehirlerin içinde direklerin üzerine monte edilen kullanımların teknik ve mimari açıdan onay alamadığını belirten uzmanlar kulelere monte edilen baz istasyonlarının nüfusun yoğun olmadığı bölgelerde kullanıldığına dikkat çekti.

"Baz istasyonu yerleştirilecek binalar yeteri kadar araştırılmadı"

Uzmanlar baz istasyonlarının konulması gereken binaların planlamasının yaklaşık 1-2 ay sürdüğünü, inceleme sonucunda insan yoğunluğunun fazla olduğu yerlerin seçildiğini belirtti. Bu yerlerin tercihinde mobil trafiğin yoğun olduğu AVM, stadyum gibi yapıların öne çıktığı, baz istasyonlarının daha verimli çalışması için uzaklık ayarlarının iyi yapılması gerektiği ifade edildi.

Uzmanlar genelde bu süreci GSM şirketlerinin görevlendirdiği satış-kiralama ekiplerinin yürüttüğünü, bir nevi 'ikna ekibi' olan bu ekiplerin bina sahiplerine ya da yöneticilerine başvurup belli bir ücret karşılığında istasyonların montajını organize ettiğini söyledi.

Türkiye'de GSM şirketlerinin tam da bu süreçte yeteri kadar etkin bir araştırma yapmamasının iletişim aksaklıklarına zemin hazırladığını belirten uzmanlar deprem sonrasındaki çabaların da yeterli olmadığını belirtti.

"Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay'da baz istasyonlarının dörtte üçü kullanılmaz hale geldi"

GSM şirketlerinin performansını değerlendiren uzmanlar şirketlerin her ne kadar baz istasyonunu iskanı, mülkiyeti olmayan yapı ya da arazilere kurmasa da baz istasyonlarının kurulduğu binaların depreme dayanıklı olup olmadığını yeteri kadar sorgulamadığını belirtti.

Uzmanlara göre deprem kuşağında yer alan Türkiye’de daha önce yaşanan yıkıcı onca depreme rağmen en büyük hata buradan kaynaklandı.

Depremlerin olduğu anlarda depreme dayanıksız binaların çöktüğüne ya da ağır hasar aldığına vurgu yapan uzmanlar bu yüzden bu binaların üzerindeki baz istasyonlarını da çalışamaz hale geldiğini ifade etti.

Uzmanlara göre, özellikle Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay'da baz istasyonlarının dörtte üçünün kullanılamaz hale geldi, diğer şehirlerde ise hasar yüzde 5 ile 20 arasında kaldı.

"Turkcell'in açıklaması beklentiyi yükseltti ama sonuç alınamadı"

Sistemi ve iletişimi ayakta tutan yüzde 25’lik çalışır haldeki baz istasyonlarında ise elektrik kesintisinin yaşanmasından ötürü devreye giren jeneratörlerin yakıtlarının 5-6 saat yeteceği hesaplandığında ve yoğun bir telefon trafiği de eklenince sistem ve iletişim durma noktasına geldi ve servis verilemedi.

Turkcell’in konuyu hızlı çözme noktasında yaptığı açıklamalarla beklenti yükseldi fakat istenen sonuç vaktinde alınamayınca insanlar tepki gösterdi

Uzmanlara göre şirketler sistemi önceki haline getirme konusunda çaba gösterseler de istenilen performansı yakalayamadı.