Advertisement

Merkez Bankası kasım ayında alınan önlemler sonucu çıkan sıcak para miktarına ilişkin olarak bir açıklama yaparak, yurtdışındaki yerleşiklerin portföy hareketlerinin detayını bir tablo ile kamuoyuna açıkladı.
Tablonun en önemli özelliği para piyasasının hacimli işlemlerinden birisini oluşturan, oynaklığı yüksek ve bilanço dışında takip edilen swap işlemlerini içermesiydi.

NET SICAK PARA ÇIKIŞI 6.3 MİLYAR DOLAR
Bu tabloya göre 12 Kasım ile 4 Mart tarihleri arasındaki hisse senedi, hazine tahvilleri, swap ve benzeri işlemlerdeki hareketler sonunda net 6.3 milyar dolarlık bir döviz çıkışı olduğu görülüyor.
Bu dönemde yabancı yatırımcıların hisse senedinden 1.9 milyar dolarlık çıkışı olurken, 7.2 milyar dolarlık tahvil alımları olmuş. Swaplar ise 11.5 milyar dolar azalmış.
Swap'ların karmaşık ve değişik yönleri olan işlemleri içerdiğine kuşku yok. Dolayısıyla yapılan açıklamada bazı noktaların tekrar aydınlatılmasına gerek bulunduğu kanısındayım.
Bunları sıralayayım:
■ Swap ve benzeri bilanço işlemleri çeşitli saikler ile yapılıyor. Bizim bankalar dışarıdaki bankalara döviz yatırıp kısa vadeli TL alıyorlar. Ya da tersini yapıyorlar. Açıklanan swap işlemlerinin ne kadarı bu çeşit hareketleri yansıtıyor bilemiyoruz.
■ Ayrıca Türk bankalarının swap işlemlerinin tamamı da kısa vadeli değil. 7 yıla uzanan vade ile alınan TL'leri var. Swapların tutarının azalması orta ve uzun vadeli olanların geri ödenmesinden kaynaklanabilir.
■ Geri giden paralar başka şekillerde tekrar sisteme dönebilirler. İsmi swap olamaz ama niteliği aynıdır.
■ Bunun dışında yabancı işlemcilerin (trader) TL'yi "short'lama" ya da "long'lama" işlemlerinin bu tabloda yer alıp almadığı konusunda da fikrimiz yok.

SICAK PARAYI TANIMLAMAK ZOR
Dolayısıyla bu kadar bilinmeyen arasında "yabancı para net pozisyonunda 11.5 milyar dolarlık bilanço dışı işlemler azaldı, dolayısıyla bu kadar sıcak para gitti" sonucuna varmamız zor.
Bunun da ötesinde elimizde bulunan Kasım 2010-Ocak 2011 ayları arasındaki döneme ilişkin ödemeler dengesi verileri arasında yer alan "Net Hata ve Noksan" kalemi 5.8 milyar dolarlık döviz girişine işaret etmekte. Bunu kısa vadeli sermaye hareketi olarak nitelendirmek gerekir.
Ayrıca aynı dönemde bankaların kısa vadeli mevduatlarında gözlenen 1.8 milyar dolarlık net artış da dikkate alındığında, giren sıcak paranın çıkandan daha fazla olduğu da ortaya çıkmaktadır.
Bir son not da şu: Hazine tahvillerine yatırılan paraların vade sonunu bekleyeceklerini ya da hisse senetlerini alanların bunları uzun süre ellerinde tutacaklarını varsaymak hatalıdır. Her an paraya çevirebilirler.
O zaman da bu tür yatırımların bir bölümünü kısa vadeli saymak gerekir.