Advertisement

Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Paris Moda Haftası'nda düzenlenen Arzu Kaprol defilesine giderken İstanbul Fashion Week İcra Kurulu Başkanı Cem Kaprol'e, İstanbul Moda Haftası'nın Paris'te Arzu Kaprol'un defile yapmasına katkısı olup olmadığını sordum. Kaprol, "Tabii ki oldu" dedi. Sonradan öğrendim ki İstanbul Moda Haftası'nda tanıştıkları Freelance Pr danışmanı Alexandra Smith sayesinde defileyi ABD basınından Vanity Fair, Elle, New York Times takip etmiş. Paris Moda Haftası'nı düzenleyen Moda Federasyonu Başkanı Didiere Grambach ile de İstanbul'da tanışmışlar. Jean Paul Gaultier'nin eski CEO'su Jean Paul Pottard ile de İstanbul Moda Haftası'nda defile kulisinde tanıştıklarını anlatan Arzu Kaprol, "Pottard Kulis'te koleksiyonu 1.5 saat inceledikten sonra kendisini tanıttı ve Paris'te defile yapmalısınız dedi" diye anlattı. Paris Moda Haftası, New York, Milano ve Londra Moda Haftaları ile kıyaslandığında bir modacı için resmi programda defile yapmanın en zor olduğu moda haftası. Cem Kaprol'den öğrendiğime göre Paris Moda Haftası'nda bir defilenin maliyeti 150-450 bin Euro arası değişiyormuş. Arzu Kaprol'un defilesi de tam bu aralıkta bir maliyete gerçekleşmiş. Kaprol'un "Geleceğin Arkeolojisi" adlı koleksiyonunu tanıttığı defilede ilk kez bir Türk modacısına bu kadar sayıda Türk firmasının sponsor olması dikkat çekiciydi. Arzu Kaprol defile ile dünya basınında 'izlenmesi gereken modacılar' listesine girdi. Paris Moda Federasyonu Başkanı Grambach'tan Paris'te resmi programda defile izni çıkmadan önce Grambach, Arzu Kaprol'un stratejik ortaklarını sormuş. Cem Kaprol, "Sürdürülebilirlik Paris Moda Haftası'nda yer almak isteyen modacı için çok önemli bunun için de kuvvetli ortaklar gerekiyor. Altınyıldız Grubu bizim yurtiçi üretim ve satış haklarımıza sahip. Zorlu Grubu ile de ev tekstilinde ortaklığımız var "diye özetledi.

'KAYAN EKSENDE YER EDİNECEĞİZ'
Defilenin son kısmında Ece Sükan, Sinem Güven, Demet Şener Kutluay'ın başını çektiği modeller 'koza'larla final yürüyüşü yaptılar. En son kozayı Jessica Stam taşıyordu. Işıkların kapanması, bu özel koza ile Stam'in yürümesi, işte sürpriz buydu! Arzu Kaprol, "3 boyutlu kıyafet bilen kişi tarafından üretilmesi gerekiyor. Bence bu anlamda Türkiye çok avantajlı Türk moda endüstrisinin avantajını Fransızlara göstermek de iyi oldu" dedi. Defile sonrası kulise koşan bütün editörler detaylı malzeme ve deri kullanımına hayran kaldılar. Arzu Kaprol'un, 'Yönetim Katı' çekimine giymem için seçtiği elbiseye hayran kalan bir moda televizyonu ben sizin gibi televizyon için çekim yapıyorum dememe rağmen benimle röportaj yaptı. Defileden diğer ilginç bir detay ise müziğin Arzu Kaprol'un eşi Cem Kaprol tarafından tasarlanmış ve Thierry Dreyfuss tarafından aranje edilmiş olmasıydı. Deri Tanıtım Grubu'nun sponsorluğuna değmiş doğrusu çünkü Arzu Kaprol'un dediği gibi deri koleksiyonun en özellikli materyali' idi. Defile sonrası Cem Kaprol ve Deri Tanıtım Grubu Başkan Vekili Ali Murat Kızıltaş'tan dinlediğime göre Çin pazarı hem Türk dericisi, tasarımcısı ve perakendecisi için risk değil fırsat oluşturuyor. Eksen modada da Doğu'ya kayıyor. Cem Kaprol, Arzu Kaprol'un defilesine olan ilgiyi göstererek "Biz kayan eksende bir yer edineceğiz" dedi. "Yakın ve Uzakdoğu Türk dericisinin de hedef alanında" diyen DTG Başkan Vekili Ali Murat Kızıltaş, "Türk dericileri artık tasarıma ağırlık verip ABD, Rusya, İtalya, Çin ve Japonya pazarlarına mal satmayı hedefliyor. Mart sonu 39 Türk deri firmasının Çin'deki deri fuarına ciddi bir çıkartma planladığını söyleyen Kızıltaş, ilk defa böyle bir rakama ulaştıklarını söyledi. Çin pazarı Türk deri sektörü için nasıl bir potansiyel arz ediyor neden Türk perakendecileri Hüsnü Özyeğin'in Çin'de inşa ettiği AVM'ye akın ediyor soruma Kızıltaş, "Ayakkabı, deri konfeksiyonu için ilk bakışta tehlike gibi duruyor ama Türkiye'den katma değerli tasarımlı ürüne Çin'de talep çok. Şu anda Çin tüm dünyadan ciddi anlamda işlenmiş deriyi toplamaya çalışıyor. Bu da bizim tabakhanelerimiz için çok ciddi bir hedef pazar haline geliyor" dedi. DTG Yönetim Kurulu Üyesi Ruken Mızraklı'dan duyduğuma göre özellikle lüks segmentte kürk ve deri de tasarımlı ürünlerde Çin'den talep büyükmüş. Deri Tanıtım Grubu da Türk derisinin prestijini yükselterek dünya pazarındaki payını artırmak için çalışıyor ve bu nedenle bu amaca hizmet vereceğine inandıkları projelere destek olmayı düşünüyorlar. İçinde deri olması yeterli, harcayacak bütçeleri de var proje sahiplerine duyurulur.