Japonya'da ücret anlaşmaları BoJ'un politika değişikliğine yol açabilir
Şimdiye kadar diğer gelişmiş ekonomilerinden farklı koşullar altında faaliyet gösteren Japonya ekonomisinde "30 yıllık ücret durgunluğu" döneminin sona ermesiyle normalleşme yolunda önemli adımların atılması bekleniyor.
Japonya'nın en büyük işçi örgütü Japon Ticaret Birliği Konfederasyonu (Rengo) işverenlerle bu yılki ücret müzakerelerinin ilk turunun ortalama yüzde 5,28 ile sonuçlandığını açıkladı. Bu oran 33 yılın en yüksek seviyesi oldu.
Daha küçük şirketler arasındaki zamlar da ortalama yüzde 4,42 olurken, bazı büyük şirketler ise çalışanlarına talepten daha yüksek seviyede zam yapacaklarını açıkladı.
Japon çelik şirketi Nippon Steel çalışanlarına yüzde 14,2'nin üzerinde zam teklif ederken, Japon otomobil üreticileri çalışanlar için enflasyonu dengelemek amacıyla yüzde 5'ten fazla zam önerdi.
Japonya'nın en büyük otomobil üreticisi Toyota, işçilerin taleplerini tamamen kabul ederek, 1999'dan bu yana en büyük ücret artışını teklif etti.
Şirket, sendikanın aylık 28,440 yen (194 dolar ) kadar ücret artışı ve rekor ikramiye ödemesi taleplerini kabul etti. Ülkenin bir diğer otomobil üreticisi Nissan da sendikanın aylık ücretlere ortalama 18,000 yen zam talebini olumlu karşıladı.
Hizmet sektöründeki Japan Airlines ise çalışanlarına 1992'den bu yana en yüksek taban maaş artışı olan ortalama yüzde 6'lık bir zam yapacağını açıkladı.
Japonya'nın kültürel olarak yüksek ücretten ziyade iş güvenliğine odaklanması, genellikle ülkedeki uzun süredir durgun ücretlerin ana sebebi gösteriliyor.
Ortalama ücret artışının bu yıl yüzde 4'ü aşması bekleniyor
Rengo'ya bağlı 5 bin 272 sendikaya göre 2023 ilkbaharında görülen ortalama ücret artışı yüzde 3,58 oranındaydı.
Analistler, çok sayıda büyük firmanın güçlü ücret artışları teklif etmesiyle bu yıl ortalamanın yüzde 4'ün üzerinde olmasının beklendiğini belirtti.
Japon yatırım bankası Nomura'nın tahminlere göre büyük Japon şirketlerinin çalışanlarını ortalama yüzde 5,1'lik bir ücret artışı bekleyebilir.
Son yılların en yüksek ücret artışları BoJ'un sıfır faiz politikasından uzaklaşmasının yolunu açıyor
Ülkede "shunto" (ilkbahar ücret savaşı) olarak adlandırılan yıllık ücret müzakereleri bu ay sona eriyor ve gelişmeler Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) aşırı gevşek para politikasını etkileyebilecek bir faktör olabileceğinden politika yapıcılar tarafından yakından izleniyor.
BoJ uzun süredir reel ücretleri artırma hedefi güderken Japonya'nın muhafazakar hükümetleri ücretlerin fiyatlardan daha hızlı arttığı pozitif bir enflasyon döngüsünü harekete geçirmek ve böylece iç talebi canlandırmak istiyor.
Ülkede reel ücretler art arda 22 aydır düşerken, Japon ekonomisine yön veren yetkililer, keskin ücret artışlarının hane halkı harcamalarını artırmasını ve daha istikrarlı bir ekonomik büyümeye yol açmasını bekliyor.
Japonya'da çalışan gelirleri uluslararası karşılaştırmalarda giderek daha da geride kalırken, ülkede son yılların en yüksek ücret artışlarının BoJ'un sıfır faiz politikasından uzaklaşmasının yolunu da açtığı belirtiliyor.
BoJ'un gelecek haftaki toplantısı piyasaların odağında
Büyük Japon şirketlerinin 2023'ün üzerinde ücret artışları açıklaması, ücret eğilimlerinin olumlu seyretmesiyle BoJ'a temel politika değişikliğini yapma konusunda hareket alanı sağlayacağı yönündeki beklentileri artırıyor.
19 Mart'ta temel faiz oranına karar verecek olan BoJ güçlü ücret artışını yıllardır uygulanan sıfır faiz politikasından düzenli bir şekilde uzaklaşmak için önemli bir ön koşul olarak görüyor.
Analistler, enflasyonun bir yıldan uzun bir süredir merkez bankasının yüzde 2 hedefinin üzerinde seyretmesi ve sürdürülebilir ücret artışı beklentilerinin artması nedeniyle bankanın artık faiz oranlarında bir dönüşe doğru ilerleyebileceğini belirtiyor.
Bu arada, Japonya'nın geçen yıl ortalama yüzde 3,2 manşet enflasyonu ocakta yüzde 2,2'ye geriledi.
Öte yandan, Japonya'nın en büyük iki ajansından biri olan Jiji Press, BoJ'un gelecek haftaki para politikası toplantısında negatif faiz oranlarını sona erdirmek için son düzenlemeleri yaptığını bildirdi.
Japonya'dan faiz en son 2007'de artırılmıştı
BoJ 2016 yılından bu yana getiri eğrisi kontrolü olarak adlandırılan uygulamayı yürütüyor. Politika faizini değiştirmeyerek yüzde eksi 0,1'de, 10 yıllık Japon devlet tahvili getirisini de sıfır civarında sınırlıyor.
BoJ Başkanı Kazuo Ueda, bu yılki ücret anlaşmalarının sonucunun faiz oranlarında geri dönüş yolunda belirleyici bir kriter olduğunu açıklamıştı.
Japonya Başbakanı Kişida Fumio da şirketleri ücretleri artırma çağırısı yaparak bunun Japonya'nın yıllardır süren deflasyonun üstesinden gelmesine yardımcı olacağını belirtmişti.
BOJ, geçen yılın sonundan bu yana negatif faizleri sona erdirmek için zemin hazırlarken, Japon hükümet yetkilileri martta negatif faizden çıkışa giderek daha sıcak bakması da dikkati çekiyor.
Japonya'da bugüne kadar yapılan son faiz artışı 2007 yılına dayanıyor. Diğer önde gelen sanayileşmiş ülkelerin aksine Japonya uzun süredir enflasyondaki artışın yavaşlaması anlamına gelen dezenflasyonla mücadele ediyor.
Ücret artışları, Kovid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ardından ortaya çıkan fiyat artışlarıyla geldi
Sendikalar ve şirketler arasındaki ücretler konusunda fikir değişikliğindeki bir faktör de Kovid-19 salgını ve Rusya'nın Ukrayna'daki savaşının başlamasının ardından Japonya'yı deflasyondan enflasyona iten fiyat artışı oldu.
Giderek hızlanan nüfus düşüşü nedeniyle iş gücü sıkıntısı da öne çıktı. Japonya'da iş gücü halihazırda her yıl 600 bin kişiden fazla azalırken, bu sayı giderek artıyor.
Küresel faiz artırımı dalgasından bugüne kadar kaçınan BoJ'un faiz oranlarındaki olası geri dönüşü, ülkede 2007'den bu yana yapılacak ilk faiz artırımı olma özelliği taşıyacak.
BOJ'un negatif faizlerden çıkışı sadece şirketleri ve hane halklarını değil, aynı zamanda küresel para akışını da etkilemesi bekleniyor.