Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Türkiye Çocuk Araştırması yayımlandı

Türkiye Çocuk Araştırması yayımlandı

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2022 Türkiye Çocuk Araştırması'na göre anneleri tarafından ekmek veya makarna gibi tahıl içeren yiyecekleri her gün tükettiği belirtilen 6 aylık ve daha yukarı yaştaki çocukların oranı yüzde 62,4 iken et, tavuk veya balığı her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı yüzde 12,7 oldu.

Giriş: 22 Mart 2023, Çarşamba 10:37
Güncelleme: 22 Mart 2023, Çarşamba 11:08

Türkiye'de 0-17 yaş grubundaki çocukların yaşam koşullarına ilişkin yapılan araştırma çocukların beslenmelerine yönelik dikkat çekici veriler sundu.

TÜİK'in 0-17 yaş grubundaki 14 bin 705 çocuk ile ilgili derlediği bilgilerle oluşturulan araştırmaya göre, anneleri/temel bakım verenleri tarafından peynir ve yoğurt gibi hayvan sütünden yapılan yiyecekleri her gün tükettiği belirtilen 6 aylık ve daha yukarı yaştaki çocukların oranı yüzde 57,8 oldu.

Anneleri tarafından ekmek veya makarna gibi tahıl içeren yiyecekleri her gün tükettiği belirtilen 6 aylık ve daha yukarı yaştaki çocukların oranı yüzde 62,4 iken meyveyi her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı yüzde 50,5, sebzeyi her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı yüzde 33,0, et, tavuk veya balığı her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı yüzde 12,7 ve fasulye, nohut, mercimek gibi kuru baklagilleri her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı yüzde 10,9 oldu.

Şeker veya çikolata gibi tatlıları her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı yüzde 32,6, cips ve kraker gibi atıştırmalıkları her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı yüzde 21,4, kola veya şeker içeren diğer alkolsüz içecekleri her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı ise yüzde 15,1 oldu.

Kendine ait odası olan çocukların oranı yüzde 34 oldu

Kendine ait odası olan çocukların oranı yüzde 34 iken kendine ait odası olmayan çocuklar arasında, uyumak için kullandığı odayı bir hanehalkı üyesi ile paylaşanların oranı yüzde 29,4, iki veya daha fazla hanehalkı üyesi ile paylaşanların oranı ise yüzde 36,6 oldu.

Kendine ait odası olan çocukların oranı yaş grubuna göre incelendiğinde, yaş ilerledikçe kendine ait odası olan çocukların oranının arttığı görüldü. Bu oran 0-1 yaş grubunda yüzde 23,4 iken 15-17 yaş grubunda yüzde 45,3 oldu.

Araştırmaya göre, kendine ait odası olan çocukların oranı annenin/temel bakım verenin eğitim durumuna ve hanenin gelir durumuna göre incelendiğinde, annenin/temel bakım verenin eğitim düzeyi arttıkça ve hanenin geliri yükseldikçe kendine ait odası olan çocukların oranının arttığı görüldü.

Günde en az bir defa diş fırçalayan 3-17 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 66,5 oldu

Anneleri/temel bakım verenleri tarafından günde en az bir defa diş fırçaladığı belirtilen 3-17 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 66,5 oldu.

Diş fırçalama oranları cinsiyete göre incelendiğinde, kız çocukların erkek çocuklara göre daha fazla diş fırçalama oranına sahip olduğu görüldü. Günde bir defa diş fırçaladığı belirtilen 3-17 yaş grubundaki kız çocukların oranı yüzde 36,7 iken erkek çocukların oranı yüzde 34,1 oldu. Günde bir defadan fazla diş fırçaladığı belirtilen 3-17 yaş grubundaki kız çocukların oranı yüzde 36,7 iken erkek çocukların oranı yüzde 26,0 oldu.

Diş fırçalama oranları yaş gruplarına göre incelendiğinde, yaş ilerledikçe diş fırçalayan çocukların oranının arttığı görüldü. Günde bir defadan fazla diş fırçaladığı belirtilen 3-5 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 21,3 iken 13-17 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 39,3 oldu.

Son 12 ayda sinema ve/veya tiyatroya giden 6-17 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 39,1

Anneleri/temel bakım verenleri tarafından son 12 ayda sinema ve/veya tiyatroya gittiği belirtilen 6-17 yaş grubundaki çocukların oranının yüzde 39,1 olduğu görüldü.

Anneleri/temel bakım verenleri tarafından son 12 ayda sinema ve/veya tiyatroya gitmediği belirtilen 6-17 yaş grubundaki çocukların yüzde 40,1'inin aileleri tarafından maddi olarak bu etkinliğin karşılanamadığı, yüzde 24,3'ünün yaşadığı yerin yakınında sinemanın/tiyatronun olmadığı, yüzde 21,0'ının sinema veya tiyatroya ilgi duymadığı, yüzde 6,2'sinin ailesinin zamanı olmadığı için götürmediği, yüzde 5,2'sinin pandemi ile ilgili durumlar nedeniyle, yüzde 2,8'inin ailesinin izin vermediği için gidemediği görüldü.