Advertisement

Son günlerde kurdaki yükselişi ve artan oynaklığı kontrol etmeye ilişkin Türk Lirası özendirilmeye devam ediliyor. Bunların içerisinde ihalelerin TL ile yapılmasından tutun da devlet varlıklarını TL’ye çevirmeye kadar bir çok adım atılıyor.

En çok tartışılan konu ise dış ticaretin Türk Lirası cinsinden yapılma imkanı..

Önce cari durumu inceleyelim; aşağıdaki grafikte de görüldüğü üzere  Türkiye bu yıl 117 milyar dolarlık ihracat yaptı. Bu ihracatın 6 milyara yakın bölümü TL karşılığında yapıldı. Ocak-Ekim 2016'da ithalat işlemlerinin de 11 milyarlık kısmı TL ile yapıldı. TL ile yapılan ithalat 10 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3.01 artış gösterdi ve TİM verilerine göre 2016 yılının ilk 10 ayında 182 ülke veya bölgeye TL ile ihracat yapıldı.

Aslında uzun süredir Rusya, Çin ile yaptığı ikili anlaşmalarda bu konu ile ilgili adımlar atıyor. Bizim tarafta hükümetten yükselen sesler ise “Çin, Rusya ve İran'a yerel para ile alışveriş yapalım” yönünde.  TİM Başkanı Büyükekşi  de konu ile ilgili “Özellikle Türk parasıyla ticaret konusunda devamlı olarak çalışma yürütüyoruz. İran ve Rusya ile yerel para cinsinden yapılan ticaretin artırılması konusunda çalışmalar devam ediyor. Bu sene yerel para ile ticaret yüzde 7’ye çıktı.“  açıklamalarında bulundu. Bununla birlikte TCMB'nin diğer ülke merkez bankaları ile SWAP anlaşmaları yapması ve bu anlaşmaların dış ticaret açığının finansmanında ülkeye çok ciddi avantajlar sağlayacağı savunuluyor.

Mevcut ihracat faaliyetlerimizde Rusya, İran, G. Kore gibi ülkelerle TL ile ticaret ön plana çıkıyor ve İran’dan da bunun arttırılması ile ilgili ilk tepki olumlu. Fakat İran’a zaten hali hazırda cari fazla verdiğimiz için,bu taraftaki TL ticareti çok kritik öneme sahip olmayacaktır. Ürün bazında bakıldığında  ise ihracatta TL ile en yüksek ticaret hacmi elektrik-elektronik, kimyevi maddeler, hazır giyim ve mobilya tarafında görülüyor. Ülke bazında da TL ihracata bakıldığında Almanya, ABD, İspanya, İngiltere ve Fransa TL ihracatımız karşılığında TL geri ödemesi aldığımız ülkeler olarak dikkat çekiyor.

Dış ticaret anlaşmaları TL’nin dünya para birimleri arasında kullanılırlığın artırılması ve ülke içerisinde dövize bağımlılığın azaltılması açısından önem taşıyor. Ancak ABD Doları, Euro, Japon Yeni gibi uluslararası ticarette kullanılan para birimleri arasında TL’nin şuan yeterince konvertbl olmamasından ötürü yerini alması için henüz erken olabilir. Bu nedenle kısa vadede TL’nin dış ticarette kullanımının artırılması için

  • TL’nin değerinin, ticarette hedeflenen ülke para birimleri karşısında sabitlenmesi (örn. TL/Ruble’nin 2016 ortalaması olan 20 seviyesinde sabitlenmesi)
  • TL ticareti yapılacak ülkelerle, kur riskinin kimin tarafından ve nasıl alınacağının belirlenmesi
  • Dolar ve/veya Euro yerine TL ile ticaret yapılacak ülke bankaları ve merkez bankaları arasından gerekli adımların atılması (swap anlaşmaları gibi)
  • Hedeflenen ülkeler arasında İran gibi dış ticaret fazlası verdiklerimiz yerine yüksek dış ticaret açığı verdiğimiz Rusya, Almanya ve Çin gibi ülkelerle Türk Lirası cinsinden ticaretimizi artırmaya yönelik çalışmalarda bulunmak faydalı olabilir.