Advertisement

Hazine, Kasım 2020’de ihraç ettiği 2030 vadeli tahvili en son geçen yılın Ağustos ayında yeniden ihraç etmişti.

O zamandan bu yana özellikle Kasım-Aralık döneminde yaşanan kur hareketliliğinin arttığı dönemde Hazine uzun vadeli sabit kuponlu ihraçlar yerine daha ziyade başta TÜFE endeksli olmak üzere değişken faizli tahvil ihraçlarına ağırlık verdi.

Uzun bir aranın ardından Mayıs ayı borçlanma programında kendine yer bulan yeni 10 yıllık ihraçta ihale öncesi talep ve ihalede yapılan satış görece sınırlı kalsa da piyasanın yeniden işlerlik kazanması adına olumlu.

10 yıllık tahvil en uzun vadeli risksiz getiriyi de temsil ettiği için başta hisse senetleri olmak üzere varlık fiyatlamalarında kullanılmakta.

TCMB tarafından son aylarda yapılan doğrudan alım ihaleleri ile 2030 vadeli tahvil tarafında borç yükü azaltılırken, özellikle yabancı yatırımcıların mevcut enflasyon ve kur volatilitesi artışı ile birlikte sabit kuponlu ihraçlara olan düşük ilgisinin devam ettiğini görüyoruz.

Global risk iştahının artan resesyon kaygıları ve parasal sıkılaşma beklentileri ile düşük seyrettiği ve yatırımcıların gelişmekte olan ülke tahvillerinde pozisyon azalttığı bir ortamda son gelen yabancı yatırım banka raporları TÜFE endeksli tahvilleri ön plana çıkarmakta.