Advertisement

Şanghay'dan gözlemlerimiz devam ediyor. Dünya piyasaları Yunanistan'ın temerrüde düşmeyeceği inancı ile nefes almaya çalışırken, Şanghay'da gündem hep aynı. İkili anlaşmalar ve yeni stratejik sektörlerde ilk olabilme çabası.

Başbakan Wen Jiabao, Avrupa turunda asıl varmak istediği noktaya dün uğradı. Angela Merkel ile buluşan Jiabao, 15 milyar dolarlık anlaşma yaptı. Bu anlaşma çercevesinde Çin, Almanya'dan yeni Airbus A320 uçakları alacak. Karşılığında Volkswagen ile Çin'li partneri FAW elektrikli araba üretimi için yeni fabrika kurma konusunda anlaştılar.

Bu anlaşmaların sonunda Çin'le Almanya arasındaki ticaret hacmi 2015 yılı sonunda şu anki seviyenin iki katına çıkarak 285 milyar dolara yükselecek.

Almanya, Çin pazarını en iyi kullanan ülke. Şanghay'da her yer lüks Alman arabaları ile dolu. Şanghay ile Pekin arasında yapımı biten ve bu hafta kullanıma açılacak olan  1200 km uzunluğundaki hatta saate 350 km hızla gidecek trenler çalışacak. Daha önce 10 saate alınan yol, hızlı tren ile 4 saate düşecek. Bu proje büyük oranda Çin'in kendi imalatı; ancak yüksek teknoloji konusunda yine Almanların etkisi görülüyor.

Şu an itibari ile Avrupa'nın bir numaralı ticaret partneri Çin. Toplam ticaret hacmi 350 milyar dolar ve yarısı Almanya-Çin arasında. Yani Çin'de aslan payı Almanların.

Bunun dışında Şanghay'da en göze çarpan, lüks tüketim markaları. Özellikle mücevher, moda ve teknoloji konusunda Çinliler para harcarken çok bonkörler. Apple, ABD dışındaki en büyük satış mağazasını Şanghay'da açmış; keza Louis Vuitton, Cartier gibi markaların Çin'deki gelirleri kendi ülkelerindeki gelirlerle yarışıyor. Sadece Çin içerisindeki lüks tüketim mallarına harcanan para 14 milyar dolar.

Anlaşılacağı gibi, eğer yüksek teknoloji içeren ya da dünya çapında bilinen, özellikle de lüks tüketime girecek ürünleriniz varsa Çin sizin için büyük bir pazar.

Peki 14 milyar dolar ithalat, buna karşılık 2 milyar dolar ihracat yapan Türkiye bu süreçten nasıl etkilenecek?

Onun cevabı da yarın.