Advertisement

 

Tarımda yaşanan sorunlar ve daralma, sektörün bağlantılı olduğu diğer alanlarda da domino etkisi yaratıyor.

Tarım alet ve makineleri sektörü bunlardan bir tanesi.

Girdi maliyeti artan, sattığı üründen para kazanamayan çiftçilerin gündeminde işletmelerini büyütme, yenileme ya da yeni yatırım planı yok. 

Mevcut durumda herkes ayakta kalma ve mevcudu koruma mücadelesi veriyor.

Haliyle de başta traktör olmak üzere tarım alet ve makine üretimi ve satışlarında önemli düşüşler yaşanıyor.

Bundan yaklaşık 6 ay önce Türk Tarım Alet ve Makineleri İmalatçıları Birliği (TARMAKBİR) Başkanı Şenol Önal ile sektörün mevcut durumunu ortaya koyduğumuz bir yayın yapmıştık.

Şenol Bey de özetle şunu söylemişti. "Tarım makine ve ekipmanları sektöründe ciddi daralma başladı. Şirketler kendilerini koruma adına küçülmeye gidiyor. Mevcut şartlarda sektörde 18 bin olan istihdam sayısının aşağı doğru gitmesi bekleniyor."

6 ay aradan sonra bugün de Tarım-Analiz programına konuk olan TARMAKBİR Genel Sekreteri Selami İleri, hem güncel verileri paylaştı hem de sektörün yarına dair beklenti ve öngörülerini dile getirdi.

Bildiğiniz üzere 2017 yılında 72 bini aşan traktör üretimi, 2018’de yüzde 33,8 azalarak 47 bin 689’a geriledi.

Bu yılın ilk 4 ayındaki trend de çok farklı değil.

Ocak-Nisan 2019’daki traktör üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 61,6 azaldı.

“TRAKTÖR VE EKİPMAN SEKTÖRÜ ÇOK CİDDİ BİR KRİZDE”

Bu yılın ilk yarısı sektör açısından kötü geçiyor.

Peki yılın geri kalanına dair beklenti ne yönde?

TARMAKBİR Genel Sekreteri Selami İleri, pek de umutlu olmadığını dile getirerek şu öngörüsünü paylaşıyor: “2019 yılının tamamı için traktör üretiminin 25 bin civarında olacağını düşünüyorum. Kötüleşirse 20 bine de iner, biraz iyi olursa 30 bini zorlar ya da geçebilir.”

Yani özetle traktör üretiminde 2018 verilerine göre yüzde 48’e varan bir azalma beklentisi hakim.

Türkiye’deki genel gidişata paralel olarak sektörün geçen yılın ikinci yarısından itibaren zor bir döneme girdiğinin altını çizen İleri, “Tarım sektöründe yaşanan çok ciddi bir daralma var. Bu daralmanın neticesi olarak da çiftçimizin alım gücü düşünce ilk başta kısacağı konular yatırım malları oluyor. Neticede görece olarak traktör pahalı bir ürün. Dolayısıyla hem traktör hem de ekipman sektörü çok ciddi bir krizde. Açıkçası bunu nasıl aşacağımızı da bilemiyoruz, bekliyoruz” diyor.

“TÜRKİYE’NİN 1 YILLIK TRAKTÖR STOKU VAR”

Selami İleri’ye kapasite kullanım oranını sorduğumda tek cümle ile şu yanıtı veriyor: “Şu anda hiç üretim yapılmasa dahi Türkiye’nin 1 yıllık traktör stoku fabrikalarda ya da bayilerde hazır bekliyor.”

İleri, alet ve ekipman tarafında da durumun farklı olmadığını belirtiyor.

Traktör pazarındaki sıkıntının istihdama da olumsuz yansıdığını kaydeden İleri, istihdam tarafında da daralma yaşandığını ifade etti.

Traktör satışlarının yüzde 90’ının banka kredileriyle gerçekleştirildiğini hatırlatan İleri, “Bugünkü ortamda bankalar isteksiz olduğu için çiftçinin bu krediye ulaşması çok zor. Ekipman satışlarında ise banka kredilerinin payı yüzde 10 civarında. Tarım Kredi, Pankobirlik gibi satış kanallarının payı yüzde 5’ler seviyesinde. Dolayısıyla ekipman sektörünün yüzde 80-85’ini ekipman firmaları ve bayiler finanse ediyor. Ama artık ortada para yok ve onlar da finanse edemiyor” diyor.

“SEKTÖR TIKANMIŞ VAZİYETTE”

Sektörün ana girdilerinin başında, hammadde olarak yurtdışından gelen demir-çelik var, dolayısıyla burada da kur etkisi söz konusu.

Kurdaki hareket ithal girdi fiyatlarını da olumsuz etkiliyor.

Bununla beraber bir diğer sorun da demir çelik ürünlerinde vadenin kalkması.

Girdileri peşin alıp, ürünü vadeli satmak noktasında da finans sorunu ortaya çıkıyor.

Selami İleri, “Makine sektöründe vergi sonrası net kâr yüzde 6-7 civarında. Bu kâr marjıyla nasıl üretim yapacaksınız? Nasıl Ar-Ge yapacaksınız? Bir yandan da çiftçiyi nasıl finanse edeceksiniz? Bu, yapılabilir bir şey değil. Şuan resmen sektör tıkanmış vaziyette” diyor.

“ÖNÜMÜZÜ GÖREMİYORUZ”

Bu konuya özellikle dikkat çekmek istedik.

Zira tarımdaki sorunlar ve daralma sektörün tüm paydaşlarını doğrudan ya da dolaylı etkiliyor.

Kırsalda kan kaybı devam ediyor.

Üretim şartları her geçen gün zorlaşıyor, maliyetler artıyor, istikrarsız bir piyasa söz konusu.

Kırsaldaki çiftçi ile sanayici aynı şeyi söylüyor: “Önümüzü göremiyoruz.”

NOT: TARMAKBİR’in elektrikli traktör ile ilgili görüşleri de var. Onu da bir başka yazıda paylaşacağız.

İrfan Donat

Bloomberg HT Tarım Editörü

idonat@bloomberght.com