Advertisement

 

Hatırlarsanız geçen yıl tarım alanında faaliyet gösteren bilgi ve teknoloji şirketi Doktar tarafından Türkiye’de tarım sektöründeki mevcut tablonun daha net ve doğru şekilde anlaşılmasına yardımcı olacak önemli bir anket çalışması yapılmıştı.

İlk kez bu köşede yer verdiğimiz anket sonuçları kamuoyunda oldukça ses getirmişti.

Doktar, çiftçi anketini geleneksel hale getirerek bu yıl ikincisini gerçekleştirdi.

Biz de geçen yıl olduğu gibi bu yılın sonuçlarını sizlerle paylaşalım istedik.

Kırsaldaki üreticilerin profil ve gelirinifinans ve bankacılık konusundaki uygulamalarını, ürün satışında gerçekleştirdikleri aktiviteleri ortaya koyan anket çalışması, çiftçilerin teknik yeterlilikleriniyaşama ve teknolojiye karşı bakışını ve tarım markaları ile ilişkilerine yönelik önemli ipuçları veriyor.

O yüzden “Çiftçinin Nabzı Araştırması” tarımla doğrudan ya da dolaylı ilişkisi olan tüm kamu kurumları ve özel sektör için yol haritası niteliğinde ciddi bulgulara sahip.

Lafı fazla uzatmadan, 81 il, 644 ilçede 3 bin 100 üretici ile yapılan görüşme sonucu ortaya çıkan ankette gözümüze çarpan ilginç veri ve bilgileri sizlerle paylaşalım.

Anketin içeriği 6 başlıktan oluşuyor.

İlk başlık “Ekim Alanı” ile ilgili.

Bu bölümde çiftçilere, “Arazi sizin mi, kiralık mı? Ekim alanınız geçen seneye göre arttı mı, azaldı mı? Son 5 senede arazi sattınız mı?" soruları yöneltilmiş.

Anket sonuçlarına göre çiftçilerin yüzde 60’ı kendi arazisinde ekim yapıyor. Kiralık arazide ekim yapan çiftçilerin oranı yüzde 10 iken hem kendi arazisi hem de krialık arazide ekim yapan çiftçi oranı yüzde 29.

Çiftçilerin yüzde 29’u ekim alanlarının azaldığını söylerken, yüzde 12’si arttığını dile getiriyor. Üreticilerin yüzde 59’u da ekim alanlarının değişmediğini dile getiriyor.

Burada dikkat çeken nokta küçük çiftçilerin ekim alanları azalırken, büyük çiftçilerin ekim alanının artıyor olması.

Küçük çiftçilerde ekim alanı yüzde 30 azalırken, büyük çiftçilerde bu oran yüzde 23 ile sınırlı kalıyor. Ekim alanı artan küçük çiftçi oranı ise yüzde 9 ile sınırlı kalırken, büyük çiftçilerde bu oran yüzde 21 düzeyinde.

Bölgesel bazda bakıldığında ise en çok GAP bölgesindeki çiftçilerin ekim alanlarını azalttığı görülüyor.

Üreticilerin yüzde 15’i son 5 yıl içerisinde arazi sattığını dile getiriyor. Ama asıl dikkat çeken nokta söz konusu çiftçilerin  yüzde 67’sinin maddi sıkıntılarından dolayı arazilerini satmak zorunda kalması.

ÇİFTÇİLERİN %61’İ “GELİRİM AZALDI” DİYOR

Anketin ikinci içeriği olan “Gelir Değişimi ve Yatırımlar” kısmında ise çiftçilere “2018’de kazancınız 2017’ye göre arttı mı, azaldı mı?” diye sorulmuş.

Çiftçilerin yüzde 61’i, 2018’deki gelir durumlarının 2017’ye göre azaldığını söylemiş. Aynı soruya “Gelirim arttı” cevabını veren çiftçi oranı sadece yüzde 19.

Bir diğer soru “Gelirinizi nasıl yükseltmeyi planlıyorsunuz?” şeklinde. Çiftçilerin yaklaşık yüzde 60’ı gelirini nasıl artıracağı hakkında net bir fikir sahibi değil.

Çiftçilerin yüzde 6’sı gelirini hayvancılık yaparak artıracağını düşünürken, yüzde 5’i yeni ürün ekerek, yüzde 4’ü bakım koşullarını iyileştirerek gelirlerini artıracağını düşünüyor.

 

Ankette çiftçilere sorulan bir başka soru şu: “Geçen yıl tarlanıza yatırım yaptınız mı?

Tüm sektörlerdeki üreticilerin yüzde 67’si geçtiğimiz sene içerisinde tarlasına yatırım yapmamış.

Tarlaya yatırım yapan çiftçilerin yüzde 14’ü traktör/ekipman yatırımı yaparken, yüzde 9’u sulama sistemi aldığını ya da yenilediğini dile getirmiş.

Fidan diktim diyenlerin oranı yüzde 3’te kalırken, tarla/bahçe aldım diyenlerin oranı yüzde 2.

 

ÇİFTÇİLERİN %45’İ “TARIMDAN PARA KAZANILMAZ” DİYOR

Çiftçilere ankette “Çiftçilik ile iyi para kazanılabilir mi?” sorusu da yöneltilmiş.  

Üreticilerin yüzde 45’i tarım ile para kazanılamayacağını düşünüyor.

Çiftçilikten para kazanılamayacağını düşünenlerin oranı GAP Bölgesinde yüzde 53 seviyesine çıkarken, Trakya’da yüzde 56 düzeyinde.

Anket sonuçlarına göre büyük üreticiler diğer gruplara göre çiftçilikten para kazanılabileceğini daha fazla düşünüyor.

 

ÇİFTÇİLERİN %53’Ü DÜZENLİ MALİYET HESABI YAPMIYOR

Anketin üçüncü içeriği olan “Finans ve Bankacılık Davranışları” kısmında ise çiftçilere sorulan ilk soru, “Harcamalarınızı kalem kalem not alıyor musunuz?” şeklinde.

Anketin sonucuna göre çiftçilerin yarısından fazlası (Yüzde 53) düzenli bir maliyet hesabı yapmıyor.

Geçen yılki anketin sonucuna göre bu alanda kısmi bir gelişme olduğunu da not etmekte fayda var. Zira geçen yıl maliyet hesabı yapmayan çiftçilerin oranı yüzde 56 seviyesindeydi.

Özellikle tahıl grubundaki çiftçilerde maliyet hesabı yapma oranı yüzde 53’ten yüzde 60’a çıkmış durumda.

Maliyet hesabını en fazla yapan bölgelerin başında yüzde 58 ile Doğu Anadolu geliyor. Ardından yüzde 57 oranla Çukurova geliyor. Ancak tekrar genel ortalamaya bakarsak çiftçinin finansal okuryazarlık kısmında zayıf olduğu net şekilde ortada.

 

ÇİFTÇİLERİN %41'İ ÖDEDİĞİ FAİZİN ORANINI BİLMİYOR

Çiftçilere, “Malı alırken vade sonu ödeyeceğiniz vade farkını biliyor musunuz?” diye sorulmuş.

Çiftçilerin yüzde 41’i ödediği vade farkını bilmiyor.

Ancak geçen yılki anket sonuçlarına göre burada da olumlu bir gelişme söz konusu zira, geçen yıl vade farkını bilmeyenlerin oranı yüzde 48 seviyesindeydi.

Bir diğer soru, “Banka işlemlerinizi nerelerden yapıyorsunuz?” şeklinde.

Bu soruya yanıt veren çiftçilerin yüzde 73’ü banka işlemlerini şubelerden gerçekleştirdiklerini dile getiriyor. Üreticilerin banka işlemlerinde ATM kullanım oranı yüzde 21, internet bankacılığı kullanımı ise yüzde 11 düzeyinde.

Mobil bankacılık kullanan çiftçi oranı yüzde 7 seviyesindeyken, banka ile çalışmayan çiftçi oranı da yüzde 17 düzeyinde. 

ÇİFTÇİLERİN %68’İ LİSANSLI DEPOCULUKTAN HABERDAR DEĞİL

Çiftçi anketinin bir diğer sorusu da “Lisanslı depoculuk duydunuz mu, kullanıyor musunuz?” şeklinde.

Çiftçilerin yüzde 68’i lisanslı depoculuğu hiç duymadığını dile getirirken, lisanslı depoculuğu kullanan çiftçi oranı da sadece yüzde 2.

Ancak 2019 yılında, bir önceki yıla göre lisanslı depoculuğun bilinme ve kullanılma oranında da artış söz konusu ve bu artış en çok tahıl sektöründe gerçekleşmiş. 2018 anketinde lisanslı depoculuğu duymadığını söyleyen çiftçi oranı yüzde 77, lisanslı depoculuğu kullanan üretici oranı da yüzde 1 seviyesindeydi.

ÇİFTÇİLERİN %80’İ YÜKSEK GİRDİ MALİYETLERİNDEN ŞİKÂYETÇİ

Anket çalışmasının dördüncü içeriği de “Çiftçinin Problemleri ve Yetiştiricilik Alışkanlıkları” başlığını taşıyor.

Çiftçilere sorulan “En önemli 3 sorununuz nedir?” sorusuna yanıt yüzde 80 oranında “girdi maliyetlerinin yüksek olması” şeklinde geldi.

ÇİFTÇİNİN EKİM KARARINDA DESTEKLEMELERİN ETKİSİ %1

Ne ekeceğinize neye göre karar veriyorsunuz?” sorusuna yanıt veren çiftçilerin yaklaşık yüzde 40’ı “her sene aynı ekerim” cevabını verirken, yüzde 22’si “aile kararı” ile ekilecek ürüne karar verdiğini söylüyor.

Ekeceği ürüne “münavebe” ile karar verdiğini söyleyen çiftçi oranı yüzde 16 seviyesindeyken, “piyasa fiyatı” cevabı verenlerin oranı yüzde 15 oldu. Buradaki en çarpıcı ve dikkat çeken yanıt ise çiftçilerin ekeceği ürüne karar vermesinde “desteklemeler” sadece yüzde 1 etki oranına sahip.

Aslında bu oran da destekleme politikalarının tekrar gözden geçirilmesi açısından önemli bir bulgu niteliğinde.

 

Anket sonuçlarına göre üreticilerin yaklaşık yüzde 60’ı düzenli olarak bir ziraat mühendisi ile çalışmıyor.

Çiftçilerin yüzde 51’i bir kooperatife üye olmadığını ifade ederken, kooperatif üyesi çiftçilerin yaklaşık yüzde 60’ı, üyesi oldukları kooperatiflerin kendilerine faydalı olduğunu düşünüyor.

ÇİFTÇİNİN GELECEĞE BAKIŞI KARAMSAR

Peki çiftçilerin “geleceğe bakışı” nasıl?

Bu da anketin bir diğer içerik başlığı.

Ankette çiftçilere, “İklim değişikliğinin etkisini hissediyor musunuz?” sorusu sorulmuş ve üreticilerin yaklaşık yüzde 80’i iklim değişikliğinin etkilerini hissettiklerini söylüyor.

Anketin belki de en can alıcı sorularından bir tanesi şu: “Sizden sonra işi kim devralacak?

Bu soruya, tüm sektörlerdeki çiftçilerin yüzde 41’i “Kimse devam etmez” cevabını verirken, “çocuklar devam eder” cevabını verenlerin oranı yüzde 37.

Çiftçilerin yüzde 19’u ise bu soruya “belli değil” yanıtını veriyor.

 

ÇİFTÇİLERİN %70’İ DEVLETİN TARIM POLİTİKALARINDAN MEMNUN DEĞİL

Bir diğer önemli soru şu: “Devletin tarım politikalarından memnun musunuz?

Üreticilerin yüzde 70’i devletin tarım politikalarından memnun olmadığını belirtiyor. Memnun olanların oranı sadece yüzde 19 seviyesinde.

Büyük çiftçilerin devletin tarım politikalarından memnuniyetsizliği ortalamanın 10 puan üzerine çıkarak yüzde 80 seviyesine ulaşıyor.

Bu sorunun daha çarpıcı bir sonucu ise 2019 yılında devletin tarım politikalarından memnun olmayanların oranının 2018 yılına göre artmış olması. 2018’deki memnuniyetsizlik oranı yüzde 59 seviyesindeydi.

Anketin son içerik başlığı da “Teknoloji ve Medya Alışkanlıkarı” başlığını taşıyor.

“Akıllı telefon kullanıyor musunuz?” sorusuna üreticilerin yüzde 66’ı ‘evet’ cevabı veriyor.

Üreticilerin yüzde 73’ü herhangi bir internet kanalından ziraat ile ilgili herhangi bir kaynağı takip etmiyor.

Çiftçilerin ziraat konusunda en çok takip ettiği sosyal medya kanalının başında ise yüzde 13 ile Facebook grupları geliyor. Banka uygulamasını kullanan çiftçi oranı ise yüzde 2 seviyesinde.

Özetle, Doktar'ın çiftçi anketini değerlendirirken karşımıza yine gelir adaletsizliği, yüksek maliyet sorunu, finansal okuryazarlık, eğitim, planlama, pazarlama ve örgütlenme tarafındaki eksikliklerimiz çıkıyor.

Geçen yılki anketin sonucunda göremedik ama umarız bu yılki anketin sonucu kamu tarafından iyi analiz edilerek yeni dönemdeki tarım politikalarının ve kırsal kalkınma stratejilerinin şekillenmesine katkıda bulunur.

NOT: Anketin detaylarını bugün saat 12:30'da Bloomberg HT ekranlarında Doktar Kurucu Ortağı Selim Uçer ile birlikte Tarım-Analiz programında değerlendireceğiz. 

İrfan Donat

Bloomberg HT Tarım Editörü

idonat@bloomberght.com